07 Kasım 2011
MÜTAREKE günlerinin acı içinde kıvranan İstanbul`u... Berç Keresteciyan Efendi o yıllarda Osmanlı Bankası`nın müdürü... Mustafa Kemal onu Selanik şubesi müdürlüğünden tanıyor.
Berç Keresteciyan Efendi aynı zamanda Hilal-i Ahmer (Kızılay) Cemiyeti`nin ikinci başkanı.
Casusların cirit attığı o dönemde bir gün Berç Keresteciyan, Mustafa Kemal`in avukatı Sadettin Ferit Bey`e gidip önemli bir bilgi verdi:
‘‘Siz, Paşa Hazretleri`nin hem avukatı, hem zannederim yakın dostusunuz. Paşa hazretlerinin bindiği vapur Boğaz dışında bir İngiliz torpidosu tarafından batırılacak. İkaz ediyorum. Lütfen Paşa Hazretleri`ne iletiniz.’’
Sadettin Ferit Bey bu haberi gecenin geç saati olmasına rağmen Mustafa Kemal`in Şişli`deki evine giderek kendisine iletti.
Mustafa Kemal, Bandırma Vapuru`na biner binmez Kaptan İsmail Hakkı Bey`e ‘‘Mümkün olduğu kadar sahilden gitmemiz mümkün mü acaba?’’ diye sordu.
Kaptan Karadeniz`e ilk kez çıktığını, nerelerin kayalık, nerelerin sığ olduğunu bilmediğini çekine çekine Paşa`ya söyledi.
Bunun Üzerine Mustafa Kemal ‘‘O zaman pusula ile gideriz’’ dedi. Ancak kaptan sıkıla sıkıla geminin pusulasının da bozuk olduğunu söyleyince Paşa hafifçe gülerek şöyle dedi: ‘‘Ziyan yok. Allah büyüktür. Siz yine mümkün olduğu kadar sahili takip ediniz.’’ Kıyı kıyı yol alan Bandırma Vapuru bir kazaya uğramadan Samsun`a vardı.
Mustafa Kemal Anadolu hareketini başlattıktan sonra Berç Keresteciyan Efendi Hilal-i Ahmer Cemiyeti`nin ikinci başkanı olarak Anadolu`ya takalarla sandık sandık ilaç gönderme işini bizzat organize etti.
Anadolu`ya bu yolla sadece ilaç değil, aynı sandıkların içinde Teşkilat-ı Mahsusa`nın (o dönemin MİT`i) sağladığı silahlar da gönderiliyordu. Mustafa Kemal ve arkadaşları savaşı binbir zorlukla sürdürüyor, Ankara`ya doğru ilerleyen Yunan kuvvetlerini durdurmaya çalışıyordu.
Düşmanın önü Sakarya`da kesilmişti. Her iki ordu büyük bir meydan savaşına hazırlanıyordu.
Ancak o sırada büyük bir sıkıntı başgösterdi. Savaş meydanına getirilen topların ateşleme mekanizmaları eksikti ve kullanılamayacak haldeydi. Bu durumda savaşın kazanılması olanaksızdı. Bu mekanizmalar İstanbul`da el altından satılıyordu. Ancak 15 bin lira gerekiyordu. Bu para bir türlü bulunamıyordu. Bunun üzerine Mustafa Kemal, Berç Keresteciyan Efendi`ye bir mektup yazarak paranın teminini rica etti. Berç Keresteciyan, mektubu getirenlere gece yarısı gelip parayı almalarını söyledi.
Kişisel hesabındaki paranın tümünü çekerek mektubu getirenlere verdi.
Topların ateşleme mekanizmaları temin edildi ve Anadolu`ya gönderildi.
Zafer kazanıldıktan sonra Berç Keresteciyan Efendi emekli oldu, Ziraat Bankası`nda uzman olarak çalışmaya başladı. Soyadı Kanunu çıktığı zaman Atatürk hizmetlerini unutmadığı Berç Keresteciyan Efendi`ye ‘‘Türker’’ soyadını verdi. 1934 yılında da onu Afyon`dan milletvekili seçtirerek ilk Ermeni üye olarak parlamentoya girmesini sağladı. Berç Keresteciyan Türker`in milletvekilliği 1942 yılına kadar devam etti.
Daha sonra köşesine çekilen Türker, 1949 yılında hayata gözlerini yumdu.