Ermenistan ile unutulan ilişkiler (2) - Haber Arşivi 2001-2011
25 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Ցրօն / Ժամ : Այգ

Haber Arşivi 2001-2011 :

11 Temmuz 2010  

Ermenistan ile unutulan ilişkiler (2) -

Ermenistan ile unutulan ilişkiler (2)

En sonki yazımızda Türkiye’nin, Ermenistan ile ortak sınırlarını açıp diplomatik ilişkiler kurulmasını öngören protokolleri neden hayata geçirmesi gerektiğini yazmıştık. Ancak yaklaşan seçimlerle birlikte hükümetin gündeminde böyle bir şey yok. Kaldı ki hükümet, Ermenistan, Karabağ ve etrafında işgal ettiği topraklardan çekilmediği sürece protokollerin Meclis’ten geçirilemeyeceğini defalarca beyan etmiş durumda. Başka bir ifadeyle, Ermenistan ile normalleşme süreci, sivil toplumun yoğun ve önemli çabalarını bir kenara koyarsak resmi düzeyde fiilen dondurulmuş bulunuyor. Türk basınına da yansıyan “Türkiye ile Ermenistan arasında gizli görüşmeler sürüyor” türündeki haberler hiçbir şekilde gerçeği yansıtmıyor.
Peki bu durumun Türkiye açısından yakın gelecekteki maliyeti ne olabilir?
Birincisi, ABD Temsilciler Meclisi’nde duran meşhur soykırım tasarısının geçme ihtimali güçlenebilir. Zaten Türkiye’nin, Ermenistan ile ilişkilerini düzeltmek istemesinin başlıca sebeplerinin başında bu tasarıyı tarihe gömmek yatıyor. Zira tasarı geçerse, “Türk-Amerikan ilişkilerinde tetikleyeceği kriz, kırılgan olan ilişkileri iyice çökertir” endişesi var. Ayrıca kimi diplomatlarımıza göre tasarı geçerse, diaspora Ermenileri için 1915 öncesinde ailelerinin yaptırdıkları sigorta poliçelerinden doğan tazminat hakları gündeme gelebilir. Aynı savlara göre milyarlarca dolar olarak hesaplanan bu rakamların bir kısmını Türkiye üstlenmek zorunda kalır.
Soykırım tasarısını ele alacak olursak... Birincisi, salt bunu engellemeye yönelik Ermenistan ile ilişkileri düzeltmeye kalkarsak veya Ermenistan’a ortak tarih komisyonu marifetiyle “Soykırım filan olmadı” dedirtmeye kalkarsak, süreç baştan sakat doğar. Soykırım, Ermeniler için tartışılmaz bir gerçek. İstediğimiz kadar komisyon kuralım, aksini ispatlayan yayınlar sipariş edelim, bu böyle.
İkincisi, ABD vatandaşı olan Ermenilerin, oy verdikleri siyasi temsilcilerinden böyle bir talebi varsa bize ne oluyor? Evet, o temsilcilerin çoğu Ermenistan veya Türkiye’nin nerede olduğunu dahi bilmez. Sırf oy avcılığı adına tarih hakkında hükümlerde bulunur. Gayet iğrenç. Ama neticede tasarının herhangi bağlayıcı niteliği yok. Hem eski Dışişleri Bakanımız İlter Türkmen’in Neşe Düzel’e verdiği röportajda belirttiği gibi: “Aslında (tasarı) çıktı da farkında değiliz. 1984’te Amerikan Temsilciler Meclisi’nden pabuç kadar bir karar çıktı. Yeni çıkacak olan kararda söylenecek bütün şeyler 1984 kararında var. Ermeni olayına ‘jenosittir’ deniyor o kararda. O zaman ruhumuz duymamıştı.” Bugün geçse ne olur peki? Bu kısmen, hükümetin ve basının takınacağı tavra bağlı. Büyütmemek bizim elimizde. Ve böylece her yıl ısıtılıp önümüze konulan bu şantajdan kurtulmuş oluruz.
Ermenistan ile normal ilişki kurmamamızın esas maliyeti, geçen yazımda da belirttiğim gibi vicdani. Öte yandan da bölgedeki istikrarsızlık, savaş ihtimalini güçlendiriyor. Yani liderleri her ne kadar aksini iddia etse de statüko, Azerbaycan halkının aleyhine işliyor.
Peki yaklaşan seçimler nedeniyle protokolleri Meclis’ten geçirmeyeceği bariz olan hükümet, Ermenistan ile ilişkileri derin dondurucudan kurtarmak için neler yapabilir? İşte bazı güven artırıcı önlemler:
1. Yılan hikâyesine dönen Ermenistan’ın ihtiyaç fazlası ürettiği elektriği satın almak. Anlaşmaya son nokta konduğu halde Türkiye’den kaynaklanan nedenlerden dolayı bir türlü hayata geçirilemiyor.
2. Kars-Gümrü demiryolu hattının Türkiye’de olan kısmının her an devreye girebilecek şekilde onarılması.
3. Eylül ayında bir kereye mahsus olmak üzere Akdamar kilisesinde yapılması öngörülen ayine Ermenistan Katolikosu Karekin II’nin davet edilip sınırdan geçişine izin verilmesi.
4. Her iki ülkede ticaret ofislerinin açılması.
5. Ani’yi ve civarını gezecek turistler için sınırı geçiş kolaylığı.
Bunun karşılığında Ermenistan neler yapabilir?
1. Çözüm halinde Karabağ ve etrafında işgal ettiği topraklardan çekileceğini en yetkili ağızlardan yeniden beyan edebilir.
2. Aynı şekilde Türkiye’nin mevcut sınırlarını tanıdığını beyan edebilir.
3. Türkiye’yi Nahçıvan üzerinden Azerbaycan’a bağlayan demiryolunu açabilir.





Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+