Donukler ya da Muslumanlasan Ermeniler - Haber Arşivi 2001-2011
25 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Ցրօն / Ժամ : Հոթապեալ

Haber Arşivi 2001-2011 :

30 Temmuz 2008  

Donukler ya da Muslumanlasan Ermeniler -

Donukler ya da Muslumanlasan Ermeniler

Mehmet Binay in onumuzdeki gunlerde CNN Turk ekranlarinda izleyiciyle bulusacak olan Anadolu’dan Fisiltilar’ adli belgesel filmi Geben bolgesinde Muslumanlasan ve donukler’ olarak anilan Ermenilerin hikâyesini anlatiyor. Onumuzdeki gunlerde CNN Turk ekranlarinda izleyiciyle bulusacak olan Anadolu’dan Fisiltilar’ adli belgesel film 1915 olaylarinda bolgede kalip sessizce Muslumanlasan ve donukler’ olarak anilan Ermenilerin hikâyesini anlatiyor Turkcede daglar arasinda gecit kopru anlamina gelen geben’ sozcugu Ermenice gaban’ sozcugunden turemistir. Ipek Yolu uzerinde bulunan ismiyle musemma Geben koyu binlerce yillik mirasiyla Ermeniler ve Turkler arasinda bir kopru olusturmustur. 1915 olaylarinda bolgede kalan ve sessizce Muslumanlasan Ermenilerin hikâyesi bir fisilti halinde kulaktan kulaga dolasir. Deneyimli belgesel yonetmeni Mehmet Binay bu fisiltilari dinler ve yazar Elias Canetti’nin Gercekten korkak olan kendi hatiralarindan korkandir” sozunu siar edinerek tarihimizin karanliklarina dogru yola cikar. Anadolu’dan Fisiltilar’ belgeseliyle yonetmen Binay satir arasi’ yasayan bir halka dair hatirladiklarimiz ve unuttuklarimizla toplumsal hafizamizi olusturan seyler uzerine fisildiyor sessiz sedasiz usulca… • Anadolu’dan Fisiltilar’ projesi nasil dogdu? 2003 ile 2007 yillari arasinda her kilometresini dolasarak fotografladigim ve goruntuye aldigim Baku-Tiflis-Ceyhan Boru Hatti’nda seyahat ederken Kahramanmaras’a bagli Geben kasabasina yolum dustu. Burada kalkinma kooperatifi kuran genclerle sohbet etme imkâni buldum. Anadolu’ya gerceklestirdigim bunca seyahatin isiginda bu kasabada yasayanlarin baska yerlerde karsilastigim insanlardan farkli oldugunu gormus genclerin yeni fikirlere ve projelere acik olmalarinin yani sira siyasi acidan oldukca liberal goruslere sahip olduklarini tespit etmistim. Bu gencler kasabalarinda gerceklestirilebilecek kalkinma projelerine merakla yaklasiyor girisimci ruhlarini saklamiyorlardi. Nisan 2006’da koye tekrar gittigimde bu gencler bir sozlu tarih calismasi yaparak koylerinin tarihi hakkinda bilgi toplamaya calisiyorlardi. Yapilacak roportajlarda 1915’e degin kasabada ve bu bolgede yasamis olan Ermenilerin kulturune ve Turklerle iliskilerine dair sorular da vardi. Tum bunlar bende unuttugumuz ya da unutmak zorunda kaldigimiz meselelere dair bir seyler ogrenebilme sansimizin oldugu fikrini olusturdu ve bu projeyi belgesellestirmeye karar verdim. Boylece Agustos 2006’da cekimlere basladik. • Bir yerel sozlu tarih calismasini belgesellestirme fikrinin dayanaklarini biraz daha aciklayabilir misiniz? Siyasi veya resmi hicbir amac tasimayan bu sozlu tarih projesinin gunumuz Turkiye’sinde ufak da olsa onemli bir adim olabilecegine inandim. Cunku resmi tarih Turkiye sinirlari disina cikildiginda bizleri cevaplanmasi zor sorularla karsi karsiya birakiyor Turkiye icinde ise tartisilmasi bile gurultu ve kavgalara sebebiyet veren bir ortam yaratiyordu. Resmi tarih Turk tarafinda olsun Ermeni tarafinda olsun siradan insana uzak geliyor kavranmasi guc uluslararasi dengeleri ve 100 yil oncesinin sosyal siyasi ve ekonomik sartlarini gundeme getiriyordu. Olanlari anlamak icin belki de insan hikâyelerinden yola cikmakta fayda vardi. Toroslar’da bir avuc gencin baslattigi bu girisim en azindan o kasabaya iliskin olarak hatirlanan seyleri oldugundan ne daha az ne de daha fazla yani tum acikligiyla gun isigina cikaracakti. Ote yandan sozlu tarih resmi tarihin cogu zaman goz ardi ettigi sosyolojik antropolojik ve iktisadi bircok yerel bilinmeyeni ve yeni olusumlari da bilim adamlarinin onune getirebilirdi. • Filminizde sozlu tarih resmi tarihin soylediklerini tekrarliyor gibi. Yani unuttuklarimiz degil de daha cok hatirladiklarimiz uzerine kuruluyor film. Bu hatirladiklarimiz zaten resmi tarihin hatirlanmasina musaade ettigi seyler degil mi? Roportajlarda birbirleriyle celisen ifadeler vardi dile getirilen bazi anilar yetersizdi cunku birinci nesil taniklar artik yasamiyordu. Ama hatirlamak kadar unutmak da gercege aitti ve belgeselde bunlara da yer vermeye calistim. Ancak bazi hatiralar son derece keskin ve acikti dolayisiyla Ermenilerin 1915’te neden ve nasil bu topraklari terk ettigini birincil kaynaklara dayanarak gozler onune seriyordu. Belgesel sonucunda ortaya cikan anlatilar ve oykulerin bazilari zayif veya onemsiz gorunse de satir aralarini okumayi becerebilenler icin degerli bir kaynak bence. Cunku satir arasi’ yasamak zorunda kalan bir halkin hikâyesi anlatilan. • Bu soylediklerinizi bir yonetmen olarak sadece belgelemekle yetinmenizin surece mudahil olmayisinizin yani hafizalarimizi ve vicdanimizi zorlamayisinizin unuttuklarimizi hatirlatmayisinizin nedeni olarak dusunebilir miyiz? Anadolu’dan Fisiltilar’ belgeselinin sinematografik konseptini gelistirirken kamerayi sadece bir izleyici olarak kullanmak roportajlari gerceklestiren genclerin ve kasabanin yaslilarinin disinda tutmak istiyordum. Yani yonetmen olarak kendimi soru soran arastirmaci’ kimliginden kurtarmaya ve tamamen objektif bir gozlemci rolunde tutmaya kararliydim. Aydinlanmis ya da yari aydinlanmis bir kimlikle durmak istemedim. Benim merak ettigim onlarin neyi hatirladiklari neyi unuttuklari ve unuttuklarini hatirlamaya ne kadar gonullu olduklariydi. Sonucta ortaya cikan 42 dakikalik belgesel kaydedilen goruntu ve seslerin bir anlam sirasi ve butunluguyle bir araya getirildigi bir gorsel hikâyeye donustu. Anadolu’dan Fisiltilar’ dil kan ve dinin ic ice gectigi donukler’in hikâyesi ile nesillerin devamini ifade eden 3 gunluk geleneksel bir Cukurova dugununu bir araya getirdi. • Filmde baskin bir milliyetci ve cinsiyetci soylem var. Donukler’ belki de tum donen’ ya da donmek zorunda’ kalan insanlar gibi donustukleri yerin en muhafazakâr noktasina yakin duruyorlar. … Evet mesala Ermeni bir babaanneden bahsedilirken o kadin” ifadesi kullaniliyor. Oysa arada neredeyse birinci dereceden kan bagi var. Bu anlamda surekli bir oteki’lestirme soz konusu. Bir kulturu sonradan benimseyen ya da benimsemek zorunda kalan insanlarda bu tur refleksler olusuyor. Bu disariya yonelik bir cesit savunma mekanizmasi. Yani bu otekilestirme yalnizca soylem duzeyinde cunku kendilerinin de bir yanlariyla oteki’ olduklarini biliyorlar. Filmde Ben de Turk’um ama bir farkim var” seklinde bir ifade var. Buradaki ama” cok onemli ve zenginlestirici bir sozcuk bence. Ve kisisel tarihlerimizde boyle cok ama”lar var. Bir arkadasimin ailesi ailenin erkek cocuklari 16 yasina geldiginde onlari toplayarak Ermeni donugu’ olduklarini acikliyor ki bu ailede asiri muhafazakâr ulkucu insanlar var. Bu gercekle yuzlesmek zor tabii. Ama ama”larimizla barismamiz gerek. • Filmde Geben’de ataerkil kulturun kendini bir sekilde hissettirdigi goruluyor. Bu konuda neler soyleyeceksiniz? Evet bu kesinlikle dogru. Benim dugun’ motifini kullanmamin sebebi de budur. Dugun’ dramaturjik anlamda onemli bir gorsel malzeme olmasinin yaninda cinsiyet iliskilerini gostermesi acisindan da onemliydi. Evlenecek kizin gâvur koyu’nden aliniyor olmasi ceyiziyle birlikte aslinda anilarini da yaninda goturmesi ve kimligini geride birakmasi… Daha onemlisi filmin dugun sahnesinde meydanda verilen temsil tum Cukurova bolgesinde gorulen bir rituel. Temsilde bir adam bir kadin ve kadinin kizlari yer aliyor. Adam koy koy gezip bu kizlarla evlenecek munasip kocalar arar. Kizlar cilve’leriyle genc erkeklerin gonlunu calar ve bu kizlara gâvurun sipalari’ denir… Aslinda sozcukler tesadufi degil ve pek cok seyi ifsa ediyor. Bu rituel geride kalan Ermeni kadinlara dair ipuclari veriyor. • Anadolu’dan Fisiltilar’ nerelerde gosterilecek? 4 Temmuz Cuma 21.00’de CNN Turk belgesel kusaginda gosterilecek; ardindan Yerevan’da Altin Kayisi Uluslararasi Film Festivali’ne katilacagiz; daha sonra Seul Film Festivali’nde izleyiciyle bulusmayi umuyoruz.




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+