Hatay kardesligi -  
 
	
 
	
	
	 
	 
	
	Derken... sehrin ote basindan  kosarak bir adam geldi ve onlara dedi ki   N olur ey kavmim! Gelin siz bu resûllere uyun! Sizden bir ucret istemeyen o kimselere tâbi olun; onlar dogru yoldadirlar.  (Yasin Suresi / 20-21) 
Sehir Antakya... Halkini elcilere iman etmeye cagiran ise Habib el Neccar... Tefsirlerde Hz. Isa’nin elcileri olarak gecen Yuhanna ve Pavlus’a iman ettigi icin Roma halki tarafindan oldurulen Habib el Neccar  kadim Antakya’nin merkezinde kendi adi verilen caminin avlusunda Yuhanna  Pavlus ve ucuncu elci Sem’unu’s Safa ile birlikte  Kur’an-i Kerim’de mujdelendigi uzere bir cennet bahcesinde yasiyor. 
Habib el Neccar  Hatay denkleminin kilit ismi; Sunni  Alevi ve Ortodoks Araplarin  Yahudilerin ve Turklerin binlerce yildir ayni topraklarda yasama pratigini aciklayan ve sehri bu haliyle Kudus’e yaklastiran simge...
25 Eylul’de baslayip ay sonuna kadar devam edecek  1. Hatay Medeniyetler Bulusmasi da sehir halkinin binlerce yil once kesfettigi kardesce yasama formulunu dunyaya duyurma amaci tasiyor. Basbakan Tayyip Erdogan’in destegi ve sehirdeki uc semavî dine mensup temsilcilerin aylardir suren calismasiyla hazirlanan program   Musluman hosgorusu’ nun baris ortamina etkisini de gozler onune sermeyi hedefliyor. 
Hatay butunuyle bir semboller sehri; Anadolu’da  dostluk  kardeslik  hosgoru  baris  diyalog  mozaik” kelimelerinin belki en fazla sarf edildigi  ilk basta karmasik yapisiyla urkuten; ama  isaret levhalarini takip edenleri labirentin icinden cikaran surprizlere acik bir sehir. Istanbul’un kozmopolit yapisina âsina olanlarin bile kayitsiz kalamayacagi cokkulturlu yapisiyla diger Anadolu sehirlerinden ayriliyor. Hangi sehirde Hiristiyan  Musevi ve Musluman cocuklar ayni okulun siralarini paylasiyor ki! Istanbul’daki azinlik okullari Hatay icin tanidik degil. Ne de olsa Hatay’in Hiristiyanlari ve Yahudileri binlerce yildir ayni topraklarda yasamis oz  hakiki  has Hataylilar... Farkli dinlere mensup butun cocuklar ayni devlet okulunda okuyor ve ileride   Bir gun  Mihayil ile...” diye baslayan hos anilara sahip olmak icin ayni haylazliklara imza atiyorlar. Musluman kuyumcu  Ortodoks komsusuna sesleniyor:  Ben cumaya gidiyorum  gozun dukkânda olsun.” Komsuluk carsi-pazarla sinirli degil. Eski Antakya’da bitisik avlularda yasayanlar yeni sehirde apartman komsulugu yapiyor. Tatile giden Hiristiyan’in ev anahtari  Musluman komsusunda. Sel olur  yangin olur  evde cicekler kurur Allah muhafaza... Koyler uzaksa  tutun tarlalari ve zeytin bahceleri yakin. Sehirde bayramlarin ardi arkasi kesilmiyor; Ramazan  Kurban  Paskalya  Pesah...
Ortodoks Kilisesi’nin bekcisi Hanna Coban  kilise avlusunda esi  kizi ve gecerken ugramis birkac aile dostuyla aksam kahvesi iciyor. Aile Tokacli Koyu’nden. Hatay Altunozu’nun Arap asilli Hiristiyan koyu  yillardir buyuk sehirlere kilise bakicisi gonderiyor. Aksam karanliginda  caddeden biri daha sesleniyor. Hanna  komsu koylusu Ali Balcioglu’nu  ehlen ve sehlen’lerle karsiliyor. Aralarinda Arapca akip giden bir  bizim koylu’ muhabbeti... Ikisi de Arap asilli  biri Hiristiyan digeri Musluman... Kendisini uzun yillar Arap olarak tanimlayan ve baba tarafindan Gurcu  anne tarafindan Turk oldugunu ogrenince zihni karisan Ali Balcioglu   Ben Osmanli torunuyum.” diyerek kendini rahatlatmis.
Ortodoks Araplarla bir seher duasinda
Hatay’da farkli din ve mezheplere mensup insanlarin ayni masanin etrafinda toplanmasi icin merasime gerek yok. Ne mizansen var ne yapaylik... Ertesi sabah kilisede mutad seher dualarindan biri yapiliyor. Kilisede cemaat yerine uc-bes merakli ziyaretci var. Inanmis Ortodokslar yaz tatilinde ve pederlere gore henuz  sezon’ acilmadi; ama kucuk bir sitemleri de yok degil:  Gelen hos geldi  gelmeyene Allah selamet versin.” Boyle olunca da tutsuyle kutsananlar Musluman konuklar oluyor. Arapca okuduklari metinlerle butun âlemin selameti ve esenligi icin dua eden Peder Dimitri Dogum ve Peder Jan Delluller  Tekke ve Zaviyeler Kanunu’na ters dusmek istemeyen butun imamlarin yaptigi gibi kostumlerini cikarip avlu icindeki ofislerine geciyor.
1900 yilindan beri faaliyette olan kilise  dunya Ortodokslari icin de onemli; cunku Antakya  Ortodokslarin dunya genelinde sayisi 13’e yukselen patrikhane merkezlerinden biri. Sam’da yasayan patrik   Antakya ve tum Dogu’nun patrigi” olarak aniliyor. Peder Dimitri  Ortodoks cemaatin Turkiye icindeki dinî sinirlarini soyle ciziyor; Mersin  Adana  Antakya  Urfa ve Diyarbakir. Mersin sehir merkezindeki Ortodoks kilisesi Sam’in himayesinde; fakat Silifke’de bugun artik olmayan kilise Istanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi’ne bagli. Kurallara gore Fener Rum Patrigi Mersin’e  Antakya Patrigi ise Silifke’ye karisamiyor. Antakya Patrikhanesi’ne bagli 17 tane metropolitan kent var. Suriye  Lubnan  New York ve bazi Latin Amerika ulkelerinde  direkt Sam’a bagli metropolitlerin yaninda Fener Rum Patrikhanesi’ne bagli metropolitler de var. Peder Dimitri   Aramizda kesinlikle bir rekabet yok. Onlar Yunan  biz Arap asilli Ortodokslarin ihtiyacini karsiliyoruz.” diyor. Hatay’daki Arap Ortodokslarin nufusu  Katoliklere ve Yahudilere kiyasla daha kalabalik.  Biz  2000 yildir bu topraklarda yasiyoruz.” diyor Peder Dimitri:  Buraya sonradan  baska bir yerden getirilmedik. Dedemizin dedesi ve onun da dedesi buradaydi.” Bugun  Antakya merkezinde 300 Ortodoks aile  baska bir deyisle yaklasik 1200 kisi yasiyor.
AK Partili baskana Hiristiyan vekil
Arap Ortodokslarin cogunlukta oldugu Altunozu Ilcesi’ndeki Musluman-Hiristiyan iliskileri Antakya’ya gore daha ic ice  daha senli-benli... Ilce  onceleri koy olan uc mahalleden olusuyor. Hiristiyanlar Sarilar Mahallesi’nde  Muslumanlar Fatikli’de yasiyor. Disaridan gelen memurlarla gelisen Yenisehir Mahallesi ise Hiristiyanlarin ve Muslumanlarin ortak mekâni. Altunozu Belediye Baskani izne ciktiginda yerine papazin oglu Mitri Bahcecioglu vekâlet ediyor. Ilcede hatta kendi mahallesinde bile  Metin’ diye bilinen Mitri   Gittikce medenilesiyoruz.” diyor.  Dedelerimizin sozune baksaydik simdi ne Cavit abi baskan olurdu ne de ben encumen. Sarilar Mahallesi’nin yuzde 75’i AK Parti’yi destekledi.”
Sarilar Mahallesi yazlari bombos. Evlerde yasli-kari kocalar  Almanya’dan ve Avrupa’nin degisik sehirlerinden tatile gelen cocuklarini yeni ugurlamislar. Muhtar Zeynu Daglioglu   Yeni nesil birbirini surukleyip goturuyor. 370 hane burada varsa 1200 hane Avrupa’da vardir; ama gidenler burada villalar yaptiriyor. Hepsinin icinde geri donme arzusu var.” diyor. Antakyali Hiristiyanlar da tipki Museviler gibi   goc’ konusunda cok hassaslar. Gidislerinin kacisla bir ilgisi olmadigini  gecim derdinden yollara dustuklerini ve asil vatanlarinin burasi oldugunu israrla vurguluyorlar. Gecmiste yasanmis birkac vaka bu hassasiyeti anlasilir kiliyor.
Sekiz yil once Sarilar Mahallesi’nden Almanya’ya giden biri   Musluman koyler bize saldiriyor.” gerekcesiyle iltica talebinde bulunmus. Olayi yerinde gormek isteyen Alman yetkililer Sarilar’da bambaska bir atmosferle karsilasinca davayi reddetmisler. Soz donup dolasip AB uyeligine gelince  su soru kacinilmaz oluyor:  Avrupa’ya ve Amerika’ya gittiginizde Hiristiyan olmanin avantajini yasiyor musunuz?” Mitri  heyecanla atiliyor   Ben Turk’um. Evet Hiristiyan olabilirim; ama Turk bayraginin altinda yasiyorum. Almanya’ya gittigimde bana Turk gozuyle bakiyorlar. Elcilige vize basvurusu yaptigimizda da herhangi bir kolaylikla karsilasmiyoruz. Hatta bunu denemek isteyen arkadaslar umduklarini bulamadilar. Neticede Turk pasaportu tasiyoruz.” diyor.
Hiristiyan-Musluman koyleri arasindaki sorunlar buyutuluyor
Sarilar’daki evlerin kapilari ardina kadar acik. Husne Yilmazoglu  boyle evlerden birinde yasiyor. Temsili Hz. Isa ve Meryem resimleriyle suslu duvarlarda bir de surpriz var; Gun gazetesinden kesilmis bir Tansu Ciller portresi. Sarisin basbakan butun zarifligiyle evin baskosesine buyur edilmis. Husne’nin kocasi Avad kendisine takilanlara  Tansu’nun yeri ayri  karinin yeri ayri. Biz iktidardan dusenleri yere indirmeyiz.” diyor. Sarilar Mahallesi’nde dogup buyuyen ve hic Turkce bilmeyen Husne  Suriye’de kullanilan halk Arapcasiyla konusuyor. Esi   Eskiden bizim buralarda da kizlarla erkeklerin bir arada okumasi uygun gorulmezdi. Bizim hanim o yuzden Turkce ogrenemedi.” diyor. Yilmazoglu ailesinin bes cocugundan biri Istanbul’da kilise bakicisi. Digerleri ise Sarilar Mahallesi’nin cogu sakini gibi Almanya’da  ekmek davasinda.
Musluman Fatikli ile Hiristiyan Sarilar Mahallesi birbirinden kucuk bir kopruyle ayriliyor; ancak bu dogal sinir  kurtarilmis bolgeler olusturmak yerine iki halki birbirine kaynastirmis. Oyle ki kilisenin can kulesi ve dis kapisinin mimari Fatikli Mahallesi’nin Musluman minare ustasi Mehmet Surmeli. O tarihlerde  ilcede  Nasil olur  bir Musluman  can kulesi yapabilir mi?” tartismasi cikinca  usta cozumu muftuden icazet almakta bulmus. Ayni giriftlik Fatikli Mahallesi’nde de var. Mehmet Usta’nin oglu Yusuf Surmeli   Bizim caminin mimari Iskender Dik adinda Halepli bir Hiristiyan. Babam sadece bu camiinin minaresini degil  Antakya’daki Alevi camiinin minaresini de yapmis.” diyor. Altunozu’ne bagli Altinkaya beldesinde de 1940’li yillarda yapilan camilerin hepsinin mimari Hiristiyan ustalar...
Hiristiyanlarin destegiyle Altunozu’ne belediye baskani secilen Cavit Alkan  ilcenin goc vermesinden  halkin yanlis bir politikayla zeytin agaclarini sokup tutune yonelmesinden sikâyet etmekle beraber en cok  Musluman ve Hiristiyan koyler arasindaki ufak sorunlarin buyutulmesinden yakiniyor.  Karsu Koyu’nden uc-bes kendini bilmez genc  yaklasik iki ay once Hiristiyan bir kiza laf atiyor. Kizin koyundeki delikanlilar bir araya gelip bu gencleri dovuyor. Iki Musluman koy arasinda da olabilecek bu olayin din kavgasiyla ilgisi yok. Oyle olsaydi Altunozu’nde yasayan iki tarafin da ayaklanmasi gerekirdi. Emniyet muduru ve kaymakam vekiliyle ertesi gun Karsu’ya gittigimizde karsi taraftan bir Hiristiyanin dugun yemegi icin koylulere yardim ettigini gorduk.” diyor. Belediye Baskani Alkan’a gore  koylulerin vaka-i adiyeden saydigi bu olay  Avrupa Birligi yoluna cakil tasi koymak isteyenleri sevindirdi. Antakya milletvekili Zuheyr Anber’in meclise soru onergesi vermesi de bu tur olaylarin siyasete malzeme yapilmamasini isteyen yore halkini uzmus. Cavit Alkan  Altunozu’ndeki hosgoru ortamina da farkli bir yorum getiriyor:  Fransizlar isgal sonrasi buradan giderken bazi Hiristiyanlara  Sizi de goturelim.’ demisler. Genclerden biri  yamactaki bir donumluk tarlasini bahane ederek gitmemis. Nicin? Cunku Muslumanlar onlara musamaha gosteriyor. Hosgorunun kaynagi eskiden oldugu gibi yine biziz.”
Barbara  30 yil once  henuz 20 yasindayken Almanya’dan kalkip Antakya’ya gelmis ve bu sehirden bir daha ayrilmamis.  Katolik kilisesi icin calisacak birine ihtiyac vardi. Kapinin kilitli kalmamasi icin teklifi kabul ettim. O zaman cemaat cok kucuktu. Bugun de 100 kisi ancak vardir.” Barbara  Katolik cemaatiyle degil  inanc turizmiyle ilgili oldugunu ve dinler arasi diyalogun gelismesi icin calistigini vurguluyor. Nitekim Antakya’da kilisenin Italyan papazi degil  Barbara taniniyor. Turkceyi daha duzgun konusuyor ve genclerle birebir iletisime geciyor. Eski Antakya evlerini satin almaktaki niyeti ise koylerden okumak ve dershaneye gitmek icin gelen liseli genclere yurt hazirlamak. Su an restore edilmis uc Antakya evinde aralarinda Muslumanlarin da bulundugu 30 genc bariniyor. Evlerde kalan genclere muzik ve yabanci dil dersi veriliyor. Program oldukca yogun. Pazartesi muzik calismalari  sali aksami baris duasi  carsamba gunu  Catismalara siddetsiz cozum’ toplantisi  persembe gunu  dinler ve oykuler’ baslikli etkinlik...
Genclerin ve yoredeki Katoliklerin katildigi  baris duasi’nin oldukca profesyonel bir calisma oldugunu soylemek gerek. Kilise’de Hz. Isa’nin temsili resimlerine ve Incil’den sozlere bakarak  Ibranice  Turkce  Ingilizce ve Almanca ilahiler okuyan genclerden bazilarinin yuzlerini neden nota kagidiyla kapattigini cikista ogreniyoruz. Cunku onlar Musluman ve her ne kadar Yunus Emre’den ilahiler ve Kur’an’dan ayetlerle toplantiyi renklendirseler de fotograflarinin cekilmesinden pek hosnut degiller. Barbara gereken vurguyu yapiyor:  Biz ayin yapmiyor  dua ediyoruz. Evlerimiz ne siyasi ne mezhebi ne de dinî bir yer  sadece kulturlerin bulusma mekâni. Calismalari da hicbir zaman zorla empoze etmedik.” Barbara  Almanya’dan gelen konugu Christa Huber’in de Islamiyet ve Hiristiyanlik arasinda diyalog calismalari yaptigini soyluyor. Ancak sohbetimiz sonrasinda anliyoruz ki Huber  manastirlara kapanan Katolikleri egiten ve  bos vakti’ni gecirmek uzere methini cok isittigi Antakya’ya gelen siki bir Katolik. Dinler arasindaki hosgoruden anladigi ise Hiristiyanligin mezhepleri arasindaki iletisimi guclendirmek. 
Yahudiler  Kudus’te bulamadigi huzuru Antakya’da buldu
Saul Cenudioglu Antakya’da nufuslari gittikce azalan Yahudilerin temsilcisi. O da binlerce yildir bu topraklarda  bitisik avlularda  din ayrimi gozetmeksizin kardesce yasadiklarini soyleyerek basliyor soze. Musevi Cemaati Vakfi’nin baskanligini yuruten Cenudioglu  dogma buyume Antakyali ve kelimenin tam anlamiyla bir Antakya tutkunu.  Cok yer gezdik biz  cok yer gorduk; ama burada gordugumuz samimiyeti hicbir yerde bulamadik. Herkes Antakya’yi Kudus’e benzetir. Halbuki orada herkes birbirine kuskuyla bakiyor. Dogrusu ben Antakya’daki huzuru Kudus’te goremedim.” diyor. Nitekim bir vakitler  daha iyi hayat sartlarina sahip olmak icin Israil’e giden Yahudiler  Saul Cenudioglu’nu dogrularcasina Antakya’ya donuyor. Ancak Istanbul’a gidisin onu arkasi alinamiyor. Bugun Antakya merkezde  Saray Mahallesi ve vilayetin arka tarafinda hepsi de birbiriyle akraba 23 aile yasiyor. Iskenderun’da ise sadece iki aile kalmis. Gecis torenini bitiren 13 yasindaki yeni yetmelerin tek hedefi agabeyleri ve ablalari gibi Istanbul’a gitmek. Bu yolculuk  okumalari  calismalari ve es bulabilmeleri icin zorunlu.  Biz burada bekci gibiyiz  Hatay mozaiginin bir parcasi eksilmesin dilegiyle yasiyoruz. Ancak ileride ne olur bilemeyiz.” diyen Cenudioglu   Yahudiler ice kapanik bir toplum” yargisina da aciklik getiriyor;  Hahamimiz cok yasli oldugu icin havranin kapisini acamiyoruz. Istanbul’da yetisen yeni haham sene sonuna kadar namazimizi kildirmak icin buraya gelecek. Yoksa semavî bir dinde gizlilik olamaz. Tevrat’in okunmasi icin on kisinin toplanmasi gerekir. Bizim namazimizda secde yoktur; yalnizca Allah’in adi anildiginda egiliriz.”
Hatay Alevileri Turk oglu Turk’tur
Hatay mozaiginin en renkli parcalarindan biri Arap asilli Aleviler ya da Nusayriler adiyla bilinen topluluk... Alevilerin saygi duydugu eski senatorlerden Zeki Ozkaya  kendileriyle ilgili ezber bozduran aciklamalar yapiyor. Antakya’nin Sesi Gazetesi’nde  mezhepcilik aleyhinde yazilar yazan Ozkaya   Yuce Kur’an’da mezhepcilik yoktur.” diyor. Hâlâ sorun olarak gorulen Sunni-Alevi evlilikleri ise Ozkaya ailesi icin neredeyse siradan bir durum. 
Gelinin ya da damadin Sunni oldugu 28 cifte sahip bu genis sulale kimilerini bir hayli sasirtmis.  Bana soruyorlar  Alevi-Sunni evliliklerinden dogacak cocuk ne olacak diye. Diyorum ki bu cocuklar Alevi ya da Sunni degil Musluman olacak. Cunku Kur’an birlesmemizi ve birbirimize kenetlenmemizi istiyor.” diyor.
Zeki Ozkaya ilginc bir iddiada daha bulunuyor ve Hatay Alevilerinin Arap olmadigini bilakis Anadolu’ya yerlesen ilk Turklerden oldugunu soyluyor:  Abbasi Halifesi Harun Resid’in Turk esinden dogan Mutasim  annesinin sozune uyarak  kendisine Turklerden bir muhafiz birligi kurmak istedi. Mutasim’in birlik kurdugunu ve iyi de para verdigini duyan Horasan Turkleri Irak’a akin etti. Mutasim gelenlerin bir kismini Avasim bolgesine  yani Halep’le Antakya arasina yerlestirdi. Iste simdiki Aleviler bu Turklerdir. Ve Turklerin Anadolu’ya girme tarihi 1071 degil 813’tur.”
Peki Hatay Alevileri icin kullanilan Nusayrilik adi nereden geliyor? Ozkaya biraz da ofkeyle   Arap Alevileri Arabistan’da  burada degil. Ehl-i Beyt’e mensup Muhammed bin Nusayri’den dolayi bize de Nusayri diyorlar; ancak bu bir yakistirmadir hatta hafife almadir.” seklinde cevapliyor.
 Sunnilesiyoruz galiba’ dedim   Tepki topladim’ 
Alevi yerine  Ali’yi sevenler’ ifadesini kullanan Zeki Ozkaya  Sunnilerle aralarinda ufak tefek farkliliklar olduguna inaniyor.  Namazlarimiz ayni; ancak cenaze namazlarinda biz bes tekbir getiririz  Sunniler dort tekbir getirir. Antakya’da Sunnilere uyarak bu farki ortadan kaldirdik. O gunlerde sakayla  Sunnilesiyoruz galiba.’ deyince Alevilerden tepki aldim.” diye anlatiyor yasadiklarini. Hatay Alevileri hem kokenleri hem de yuruttukleri siyasetle Anadolu Alevilerinden ayriliyor. 
Hatay Alevilerinden soz edince Akdeniz kiyisindaki Samandagi’ni atlamak olmaz. 35 bin nufuslu ilcenin yuzde 85’i Alevi  yuzde onbesi Hiristiyan. Ilceye bagli 12 beldenin tamami da yine Alevi. Aslinda Samandagi  hem tarihi  hem tabiati hem de sosyal yapisiyla incelenmesi gereken bir fenomen. Ilk insan iskeletlerinden birinin bulundugu Titus Tuneli  bir muhendislik harikasi; yapiminin yuz yil surdugu soyleniyor. Oysa yeni Samandagi  kostebek yuvasini andiran yollari ve kargacik burgacik apartmanlariyla bir cirkinlik abidesi. Sorun halkin ekonomik yetersizligi degil  imar ve planlama eksikligi. Bir onceki belediye baskani bes yilda sadece iki binaya ruhsat verebilmis.  Dunyanin en verimli arazilerini mahvetmisler.” diyen Samandagi Kaymakami Selim Capar da ruhsat konusunda demokrasinin gucune ve Avrupa Birligi uyum surecine guveniyor.
Samandagi’yla ilgili urettigi cevre projelerini hayata gecirerek yilin kaymakami secilen Capar’in en buyuk sikintisi Lubnan’dan dogup Suriye’yi gecerek Samandagi’ndan Akdeniz’e dokulen Asi Nehri’nin beraberinde bu ulkelerin copunu de getirmesi. Ilcenin14 kilometrelik sahilinde uzeri Arapca yazili posetler  pet siseler yuzuyor. Goreve gelir gelmez bir temizlik timi kuran kaymakam  cozumu cop toplama kampanyalari duzenlemekte bulmus:  Vatandaslara  bize ait olmayan bu coplerin gelisini engelleyemeyecegimizi ve onlari toplamak zorunda oldugumuzu soyluyorum. Sahilde  her 600 metrede bir gorevli cop topluyor.” Kaymakam Capar’in uzerinde onemle durdugu konulardan biri de inanc turizmi. Ilceyi tanitan brosurdeki metinler kendisine  fotograflar ise esine ait. Cevlik sahili  Titus Tuneli  St. Simon Manastiri’nin yani sira ilcenin iki meshur koyu var. Turkiye’nin tek Ermeni koyu Vakifli ve uc bin yillik cinar agacinin bulundugu Hidirbey Koyu. Hizir soylencelerinin yaygin oldugu ve etrafi cevrilmis onlarca kaya parcasinin kutsal kabul edildigi bu yorede asirlik cinar agacinin da Hz. Musa’nin asasindan yeserdigine inaniliyor.
Hatay ekonomisi Alevilerin elinde 
Kaymakam Selim Capar  daha once gorev yaptigi ilcelere kiyasla farkli bir yerde calistigini kabul ediyor. Onu en cok sasirtan seylerden biri ilcenin disariya goc vermemesi ve goc almadigi halde nufusunun hizla artmasi. Suriye’nin eski cumhurbaskani Hafiz Esad’in Samandagli oldugunu hatirlatinca kaymakam gulumsuyor:  Bundan tam emin degiliz. Teyzesinin burali oldugu soyleniyor. Ancak yore insanini bu akrabaliktan dolayi zan altinda birakmak dogru olmaz. Uc yildir buradayim  Turkiye Cumhuriyeti’ne yurekten bagli insanlar gordum. Ozellikle son secimlerde hemen her partiye oy cikti.”
Zeki Ozkaya’nin deyimiyle  gunun birinde devlet baba tarafindan fark edilmeyi bekleyen ve bu sureci daha cok calisarak hizlandirmak isteyen’ Aleviler  eski yoksul gunlerini hizla geride birakip sehrin en varliklilari listesinin basina yerlesmis gorunuyor. Bugun Hatay’da iyi yemek arayanlar  Sunnilerin islettigi Sultan Sofrasi gibi bir-iki istisnanin disinda Alevi lokantalarina gidiyor. Disaridan gelen konuklarin agirlandigi Harbiye beldesi ise yine Alevilerin islettigi restoranlar ve eglence mekânlariyla unlu. Hatay ekonomisinin can damari yas sebze-meyve ihracati ve beraberinde buyuyen uluslararasi tasimacilik ve ambalaj sanayi de yine Alevilerin kontrolunde.
Akdeniz Yas Meyve Sebze Ihracatcilari Birligi Yonetim Kurulu Baskani Ali Kavak  Hatay’in en hatiri sayilir zenginlerinden. Antakya’nin yas sebze-meyve ihracatinda birinci  nakliyecilikte ise Istanbul’dan sonra ikinci sirada yer aldigini soyleyen Kavak  sinek vakasindan sonra Rusya’ya giden urunde dusus oldugunu kabul ediyor. Yeni sezonda daha titiz davranan ihracatcilarin bes arac yerine bir arac gondermesi zarar anlamina geliyor; ancak Ali Kavak sorunun siki denetimlerle asilacagini dusunuyor.  Rusya bizim icin ana pazar. Ardindan Almanya  Romanya  Suudi Arabistan ve Ukrayna geliyor. Eskiden birinci kalite ve ikinci kalite mal gonderdigimiz ulkeler vardi  simdi tuketici bilinclendi  kalitesiz urun gondermek sonumuz olur.” diyor. Ihracat ve nakliye ayaklarinin saglam oldugu Hatay’da bir topal ayak var  o da uretim. Baska bir deyisle dunyaya sebze-meyve gonderen Antakya’nin kendine hayri yok. Dortyol ve Erzin ilcelerinde yetisen narenciye ihrac edilecek kalitede degil.  Kendi urettigimiz sebze ve meyveyi ihrac etmeyi basarirsak daha cok para kazanabiliriz.” diyen Ali Kavak  sehrin koklu sektorlerinden ayakkabi ve mobilya imalatciliginin zayif kalmasini ise Hatay’in tesvik kapsamindaki iller arasina alinmamasina bagliyor. O da tipki Zeki Ozkaya gibi  uvey evlat’ muamelesinden sikâyetci.
Su Hatay dosyasi ne menem bir seydir?
Arastirmaci-yazar Mehmet Tekin ise  Hatay’daki hâkim kulturun Arap ve Alevi kulturuymus gibi gosterilmesinden sikâyetci. Hatayli olmadigi halde 23 yildan bu yana bir Hatay kitapligi olusturmak icin calisan Tekin  sehirle ilgili yanlis bilgilerin duzeltilmesini istiyor. Ona gore bugun sehir halkinin bile inandigi en buyuk yalanlardan biri  Fransizlarin isgal doneminde Hatay’i mamur bir sehir haline getirdigi. Tekin   Fransa buraya niye para doksun?” diye soruyor.  Halk ve devlet binalarin da yollarin da parasini kurus kurus odedi. Bugun koylere gidin  hâlâ aglaya aglaya anlatirlar. Parasi olan odedi  olmayan da yol yapiminda olesiye calisti. Hatay Turkiye’ye katilirken  Iskenderun Kislasi  Delegasyon binasi ve bir de telgraf hatti icin Fransa’ya 35 milyon frank odedik.”
Turkiye’nin satin aldigi binalardan biri de eski Suriye-Lubnan bankasi. Binanin 2000 yilinda Protestan kilisesi olarak faaliyete gecmesi sehir halki icin hâlâ bir muamma. Guney Koreli papazindan baskaca cemaati olmayan kilise kocaman bir soru isareti olarak dursa da  gerekce bulmak cok zor degil: Hatay’in su meshur mozaigine kucuk bir renk katmak... Hatay’la ilgili onlarca kitaba imza atan Mehmet Tekin’in zihnini kurcalayan konulardan biri de Avrupa Birligi alt komisyonlarindan birine gonderildigi iddia edilen Hatay dosyasi. Ankara’dan konuyla ilgili bilgi alamayan Tekin   Halki  Hatay dosyasi diye bir dosyanin varligina inandirmak istiyorlar.” diyor;  Gazetecilerin hepsi elinde gizli bir Hatay dosyasiyla bekliyor. Allah etmesin burada bir olay patlak verse hepsi cilt cilt kitap cikartacak. Insallah hevesleri kursaklarinda kalir. Su dosyayi gonderseler de cevabini yazsam diyorum. Devlet ugrasmasin boyle basit seylerle.”
MUFTU TEKLIF ETTI  MEDENIYETLER BULUSTU
Bu yil ilk defa duzenlenen  Uluslararasi Hatay Medeniyetler Bulusmasi’nin fikir babasi il muftusu Mustafa Varli  etkinligi organize eden Evrensel Degerleri Koruma Dernegi’nin de baskani. Hatay Valisi Abdulkadir Sari’nin destegiyle kurulan dernegin Turkiye’de ornegi yok. Kurucu uyeleri arasinda Ortodoks Kilisesi pederi Dimitri Dogum  Musevi Cemaati lideri Saul Cenudioglu ve Alevileri temsilen Zeki Ozkaya’nin bulundugu dernegin amaci  dedelerden kalan hosgoru mirasini genclere devretmek.Genclerin bu tur duygulari onemsemedigini gozlemleyen muftuye gore su an su yuzune cikmis bir huzursuzluk yok; ama 5-10 yil sonra etnik fikir ayriligindan dogacak bir catisma Hatay’i ikinci bir Sivas yaparsa  sehrin buyukleri vicdan azabindan kurtulamaz. Dernek  fahri uye kabul ettigi genclere  hangi din  dil  renk ve goruse mensup olursa olsun  aralarinda ayrim yapmadan insanlarin baris ve hosgoru ortaminda kardesce yasamalari icin calisacaklarina dair bir de and icirmis. 
Evrensel Degerleri Koruma Dernegi daha yerel bir gorev ustlense de butun sehrin aylardir hazirlandigi  1. Medeniyetler Bulusmasi” dunyadaki baris karsiti insanlara Hatay ornegini gostermek gibi iddiali bir amac tasiyor. Papa 16. Benedikt’in dort kardinalini gonderdigi ve yerli-yabanci 600 katilimciyi bir araya getiren bulusma  Almanya  Italya  Ispanya televizyonlari ve El Cezire tarafindan naklen yayinlanacak. Muftu Varli’ya gore  etkinliklerin bir misyonu da  Dunyaya Islam’in baris dini oldugunu bir kez daha anlatmak.” Medeniyetler Bulusmasi icin hazirlanan amblemdeki hilalin  hac ve Davut yildizina gore sonuk kalmasi tepki toplayinca kucuk bir degisiklikle sorun cozulmus. Muftu Varli  her daim gorustukleri Peder Dimitri’ye amblemin en basina yerlestirilen ve diger dinî sembolleri kapsayan kirmizi hilali gosteriyor:  Nasil oldu Dimitricigim?” Dimitri cevapliyor   Sahane vallahi.”
VATIKAN KILISESI  ST. PIYER’I ISTIYOR
CHP’nin kalesini yikarak kendi partisini bile sasirtan Antakya Belediye Baskani Mehmet Yeloglu  Hatay’daki barisin mimarinin Muslumanlar olduguna inaniyor.  Uc semavi dinin mensuplari ve degisik mezhepteki insanlar burada baris icinde yasiyor. Dogru  ama isin aslina bakarsak  karsilikli bir hosgoruden degil  Muslumanlarin diger inanc sahiplerine hosgorusunden soz etmek gerekir. Ziyaretimize gelen Israil Buyukelcisi’ne de Muslumanlarin azinlikta oldugu topraklarda da ayni hosgorunun saglanmasi temennisini ilettik.” diyor. Antakya’yi Hiristiyanlar icin bir hac merkezi haline getiren St. Piyer Kilisesi’nin uzerinde bir Vatikan baskisi oldugunu soyleyen Yeloglu   Vatikan buyukelcisi  uzun zamandan beri St. Piyer’i istiyor bizden. Niyetleri kiliseyi muzelikten kurtararak ibadete acmak. Burada dua edebilirler; ama ibadete acmamiz mumkun degil.” diyor. Yeloglu  29 Haziran’da Hatay’a gelen Suriye Metropololiti’nin de kendisiyle ayni fikirde oldugunu belirtiyor;  Metropolit   Lutfen vermeyin  biz Muslumanlarin egemenligi altindaki topraklarda simdiye kadar ibadetimizi huzurla yaptik.Butun ibadethanelerimizin sahibi Turkiye Cumhuriyeti’dir  oyle de kalmalidir.’ dedi.”
Hatay  Hiristiyan kelimesinin ilk defa kullanildigi St. Piyer kilisesi  Anadolu’nun en eski camii olan Habib Neccar Camii  Dunyanin ikinci buyuk mozaik muzesi  avlusunda portakal agaclari olan tas evleriyle hem inanc hem de kultur turizmine kapi araliyor. Ancak  Baskan Yeloglu  Once tanitim reklamlari mi hazirlamali yoksa sehrin fizikî alt yapisini mi duzeltmeli sorusunun cevabini bulabilmis degil. Havaalani ve bes yildizli otel henuz insaat asamasinda. Sergilenen mozaikleriyle Tunus’taki mozaik muzesinin hemen ardindan gelen Hatay Muzesi’ne ek bina arayislari ise hâlâ suruyor. Yeloglu’nun iddiasina gore  depodaki mozaikler sergilenebildiginde  Hatay mozaik muzesi birinci siraya yerlesmis olacak. Milattan once 700 yilinda gemilerin Antakya’ya kadar ulastigi bir ic su olan nehir  bugun sehre cirkin bir gorunum veriyor. Nehirle ilgili uc asamali bir proje hazirlayan Baskan Yeloglu  Asi Nehri’nde sandallarin yuzecegi gunlerin uzak olmadigini soyluyor. Hatay yabanci gazetecilerin ve misyon seflerinin de ugrak yeri. Baskan Yeloglu  ziyaretcilerin cogu zaman garip sorular yonelttigini soyluyor.  Mesela  Hatay’in 23 Temmuz’da Suriye’den kurtuldugunu saniyorlar. Hatay tarihin hicbir doneminde Suriye’nin olmadi ki.”
Bu arada  Suriye-Turkiye arasindaki olumlu siyasî gelismeler Hatay’da cok daha yogun hissediliyor. Suriye’nin Halep  Laskiye ve Idlip sehir yoneticileriyle cok samimi gorustuklerini soyleyen Yeloglu   Bu sehirler bize en yakin il olan Osmaniye’den bile daha yakin. Suriye akrabalik baglarimiz olan bir ulke. Simdi sinirda yapilacak bir barajla daha da yakinlasacagiz.” diyor. Turkiye’nin yaptiracagi; ancak iki ulkenin ortak kullanacagi barajla ilgili  Bu siniri kabullenmek mi?” diye soran Suriyeli gazeteci  Suriye basbakaninin  Kapanmis yaralari desmeyin.” uyarisiyla karsilasmis. Baskan Yeloglu’na gore  bugune kadar  Hatay bizimdir.” tezini savunan Suriye  gercegi kabullenmekle beraber  acik bir itirafa cesaret edemiyor.  29 Ekim’i Idlip valisiyle kutladik.Turk bayragi gorunumlu pastayi beraber kestik. Buraya bir siniri asarak  vize alarak giriyorlar.” diyor.
	
	 
Bu haber  kaynağından gelmektedir. 
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı ()  ve yazarına ait olup,
 bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com