Lozan i kutsallastirmak yerine gelecegi planlamaliyiz - Haber Arşivi 2001-2011
25 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Ցրօն / Ժամ : Երկրատես

Haber Arşivi 2001-2011 :

01 Ağustos 2005  

Lozan i kutsallastirmak yerine gelecegi planlamaliyiz -

Lozan i kutsallastirmak yerine gelecegi planlamaliyiz

Anlasmasi nin 82. yili bu sene oncekilerden farkli ve abartili bir heyecana sahne oldu. Gelenege gore siradanlasmis kutlamalari genis kapsamli bir faaliyete donusturmek icin yuvarlak rakamlar tercih edilirdi; 82 yuvarlak bir sayi degil ama kutlamalara sanki 100. yilmis gibi ozel bir anlam katildi ve torenleri onemli gostermek icin bu defa anlasmanin imzalandigi Lousanne sehri tercih edildi. Bana gore Lozan Anlasmasi’nin bu derece sasaa ile gundeme getirilme arzusu devletin burokratik kademelerinde varligi bâriz sekilde hissedilen bir kompleksten kaynaklaniyor. Buna Turkiye’de resmî ideolojinin temel tezlerinin mesrulugundan emin olmak icin tezlerini yuksek sesle sikca tekrarlama ihtiyaci icinde bulunmasini da ilave etmeliyiz. Turkiye’yi disardan takib eden bir gozlemci biz Turklerin devletin kurulus surecini esaslarini ve temel felsefesini bu kadar sik araliklarla gundemde tutmamizi anlamakta gucluk cekecektir. Ogrencilerin cogu hayata atildiktan yillar sonra bile okuldaki kritik imtihanlarla ilgili kâbuslar gorur ve okulu hâlâ bitiremedikleri sikintisiyla uyanirlar. Devletin kurulusuyla ilgili meseleleri bu kadar tartisma ve ululama ihtiyaci gostermemiz ogrencilerin imtihan kâbusunu andirir bir tesir yapiyor olmali ki bu davranisi saglikli bulmuyorum. Bunun baslica sebebi Osmanli Devleti’nin cokertilmesinden sonra bizim Millî Mucadele diye adlandirdigimiz donemle ilgili bir resmî tarih tezi olusturmamiz ve bu teze aykiri dusen olgulari gormezden gelerek bastirma egilimini en dogru tutum gibi kabullenmemizdir. Bu yuzdendir ki resmî teze uymayan tarihî olgular bize sanki Turkiye Cumhuriyeti’nin varlik sebebini tehdit edecekmis gibi gorunuyor. Birinci Dunya Harbi’nin en muhim siyasi sonucu o meshur Sark Meselesi’nin galipler tarafindan nihayet halledilmis olmasidir. Savas Osmanli devletinin yikilmasi topraklarinin muhim olcude isgal edilerek yerine yirmi civarinda yeni devlet kurulmasi saltanat ve hilafet kurumlarinin tarihe gomulmesi ve Sark dunyasinin ana eksenini ve ana fikrini kaybetmesi ile sonuclandi. Batili ulkelerin Osmanli varligini tasfiye etmek icin hazirladiklari Sevr plani hicbir zaman uygulamaya konulamadi cunku bu plan evvelemirde ulkesi parcalanan ve bolusulen Turklerin yeniden bir ordu teskil edip direneceklerini hesaba katmadigi gibi Onasya’da denizle baglantisi kesilmis zayif bir Turk hukumeti ongoruyor ve ayrica Ermenistan ve Kurdistan gibi tarihte hicbir zaman guclu hukumet kuramamis iki yeni ve problemli devletin kurulmasina imkân taniyordu. Nufuz bolgelerine parcalanmis uzerinde Yunanistan Italya Fransa gibi devletlerin isgal hukumetleri kurmalarina imkân tanindigi halde Turk ve Musluman nufusun kendi ulkesinde azinlik durumuna getirilmis bir Onasya’nin Ingiltere’nin bolge hakimiyeti acisindan elverisli bir kompozisyon teskil etmedigi kisa zamanda anlasildi. Sevr’i ebediyyen tarihin coplugune gomen faktorlerden biridir bu. Digeri ise dagitilmis Osmanli ordusunun en mumtaz pasalarinin bir araya gelerek isgal altindaki Istanbul’a alternatif bir hukumet kurmalari ve dort yil icinde mevcut imkânlari iyi kullanma basiretini gostererek Sakarya Irmagi’nin ote yakasina kadar Anadolu’da tutunmaya muvaffak olan isgalci Yunan guclerini tepelemesidir. Bu donemde dunya konjonkturunun Millî Mucadele bakimindan gayet elverisli bir durum gosterdigini de belirtmek lazimdir. Millî Mucadele garp cephesinde cereyan etti. Dogu Cephesi Sovyet Rusya’nin ic meselelerine gomulmesi yuzunden erkenden sukûnete kavustu ve Millî Mucadele dogudaki birliklerini batiya kaydirabildigi icin garp cephesindeki milli milis guclerini (kuva-yi millîye) duzenli bir ordu sekline koyabildi. Bu arada Fransiz ve Italyan isgalinin her iki ulkenin ic meselelerinin de baskisiyla 1921’de fiilen sona erdigini hatirlamaliyiz. Millî Mucadele boylece butun yogunlugunu garp cephesindeki Yunan birlikleri uzerine yoneltebildi. Millî Mucadelemiz (dikkat kurtulus savasi bagimsizlik veya istiklal harbi degil!) boyunca biz doguda Ermeniler batida ise Yunanlilardan baska silahli gucle catismaya girmedik. 1921-22 arasinda Ingilizlerin o ana kadar verdigi askerî ve istihbâri destegi cekmesi ile kendisini Bati Anadolu bozkirinda yapayalniz bulan Yunan ordusunu dagittigimizda fiili durum artik berraklasmisti. Mudanya Mutarekesi ile baslayan baris sureci iki defa toplanan Lozan gorusmelerinde karara baglandi. Lozan o gunun dis konjonkturu itibariyle elde edebilecegimiz en iyi sonuclari cerceveler. Yeni Turkiye Cumhuriyeti milletlerarasi hukukun onayladigi ve tanidigi bir hukmi sahsiyet kazanmis ve butun hudutlari milletlerarasi mutabakatla garanti altina alinmistir; ne var ki Lozan Anlasmasi batili ulkeler bakimindan Sark meselesinin tasfiyesi” amacindan bir taviz sayilmaz. Lozan Anlasmasi’nin sonuclarina bu derece abartiyla minnet duyarken o tarihten sonra Turkiye’nin asla buyuk bir uluslararasi aktor sifatina yukselemedigini de hatirlamamiz gerekir. Ozellikle aradan 82 yil gectikten sonra bile geriye donup Lozan’da kutlama yapmak Turkiye’ye bicilen siradan bir bolge aktoru” rolune ne kadar isindigimizi gostermesi bakimindan bana pek anlamli geliyor. Yani Lozan ne her sene buyuk kutlamalarla idraki gereken bir zafer ne de hezimettir. Neticede Lozan Anlasmasi bize mukemmel bir statu saglamis olsaydi o gunden beri Turkiye’yi krizden krize sokan Ege kita sahanligi oniki adalardaki Yunan mevzileri Kibris ve hatta Guneydogu sinirlarimizin cografi ve jeopolitik makuliyet bakimindan hâlâ ikna edici bir hat teskil etmemesi gibi meselelerle ugrasmak zorunda kalmazdik. Lozan bir fiili durumdur ve tenkidde veya ovgude abartiya kacilmadan oylece kabullenilmesi gerekir. Turkiye gelecegine bakmali ve gelecegini planlamakla ugrasmali. Uluslararasi anlasmalar buz ustune yazilmis gibidir; siyasi iklim ve sartlar degistiginde onlar da degisebilir. Ortadogu’da bugun yeni bir fiili durum soz konusudur ve bu fiili durumun Turkiye’yi yakin gelecekte ne gibi bâdirelerle yuzyuze getirebilecegini hesaplayip tedbirini bugunden almak Lozan’i kutsallastirmaktan daha aklî ve yerinde bir tutumdur. Ille de Lozan’a bugunun sartlarinda bir anlam ve yorum vermek gerekiyorsa bu Turkiye icin riza gosterilebilecek asgari statuden baska bir sey olamaz.




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+