O benim de anneannem! -
Arkadasım Fethiye Cetin bir kitap yazdı. Metis Yayınları ndan cıkan kitabın adı Anneannem . Cetin İstanbul Barosu avukatlarından azınlıklar uzmanı. Yucel Sayman yonetimindeki baronun Azınlık Komisyonu ndan. Komisyonun duzenledigi sempozyum daha sonra baro yoneticilerinin AB ve Alman vakıflarından kaynak almaları gerekcesiyle mahkemelik olmus Baro yoneticileri casusluk sucundan yargılanıp beraat etmisti. Fethiye en son Helsinki Yurttaslar Dernegi nin Yapı Kredi Kultur Merkezi nde duzenlenen toplantı-sının bas konus-macılarındandı.
O da toplantı da malum kesimlerin saldırısına uğradı. Bu toplantılara devam edeceğimizi duyurmustum ama anlasılıyor ki devamı Yapı Kredi de gelemeyecek. Yoneticileri urkmus!
Toplantıların yeni adresini belirtirim.
Fethiye Cetin kitapta anneannesinin hikâyesini anlatıyor. Kahramanlık siirleri soyleyerek buyutulen Cumhuriyet kızı Fethiye anneannesinin olumune yakın onun kılıc artığı adının da Heranus olduğunu oğreniyor. Fethiye nin kisisel oykusu tum tartısmaların otesinde bu topraklarda yasadığımız trajediyi hepimizin trajedisini dile getiriyor.
Evet kitabı ağlayarak okudum eminim siz de oyle okuyacaksınız.
Kitabı okuyan dostlarımın kitapla ilgili dusuncelerini sizinle paylasmak istedim. Canım Fethiye eline sağlık!
Mehmet Bilal
Hovannes ve İsguhi Gadaryan ın sevgili kızı olarak Palu da mutlu bir cocukluk yasarken bir gun tum erkeklerin bilinmeze goturulduğu coluk cocuk tum kadınların yollara dusurulduğu olum surgunune surgun sırasında cocukların ninelerince suya atılmalarına annelerin cıldırmalarına tanık olan Cermik Jandarma Komutanı onbası Huseyin in sefkatiyle hayatta kalabilen kokenini zorla ardında bırakarak bir an bile sikâyet etmeden yeni bir din ve dille bambaska bir hayatı 95 yıl boyunca bir gun annesine babasına dedesine yakınlarına kavusma hayaliyle yasayan ve yurek yakan hikâyesi torunu tarafından en ufak bir duygusallığa ve suiistimale yer vermeden anlatılan Heranus Gadaryan benim de anneannem
Evrim Alatas
Cocukluğun koridorlarında dolastığımızda dahi değil bez bebekler kanlı nehirlere kulac atarken buluyorsak kendimizi Fethiye Cetin in ve Heranus un dediği gibi O gunler gitsin bir daha gelmesin . Anneannem bir coğrafyanın yazgıda bir halklarının dikenli ozeti. Kitabı okurken eteğinin altına bir erkek cocuk koyup kurtaran buyuk nenemi derelere atılan Ermenileri anlatan dedemin catlak sesini dusundum. Bir Alevi Kurt olan dedemin hem de Heranus un kendi dedemin ve buyuk nenemin yazgısındaki dikenler ne acı ki dort mevsim cıkıp batıyor da kanatıyor hep. Gitsin evet bir daha gelmesin?
Lale Tayla
50 bin mi 100 bin mi yoksa 1 milyon mu?: Ustunde durmayın. Kırım mı? Kıyım mı? Sistematik mi? Kendiliğinden mi?: Bir kenara koyun! Gidip Fethiye Cetin in kitabını alın. Ve nerede olduğunuza bakmazsızın okumaya baslayın (benim mekânım kuafor koltuğu idi). Kitabın sonuna geldiğinizde (bir oturusta bitiyor cunku) aile resimlerinin olduğu albume bakarken ağlamaktan cekinmeyin. Basınızı kitaptan kaldırdığınızda saskınlıkla size bakanlara aldırmayın ve gozunuze birini kestirin (benim kurbanım yan koltukta sacına rofle yaptıran genc bir kadındı) kitabı ona verin.
Anneanneniz icin!
Gaye Boralıoğlu
Gayriresmi tarih vardır ve coğu kez resmi tarihten daha gercektir; ustelik de hissi dir. Gunun birinde gayet sahsi bir dille yazılmıs sahsi bir hikâye mufredat programları genelgeler yonetmelikler hukuk duzenlemeleri dısisleri nezdinde gorusmelerle olusturulan koskoca bir devlet ideolojisini delip gecer ve orada durup sahiplenilmeyi bekler. Anneannem ve onunla dile gelen Ermeni meselesi bu kategoride ele alınmalıdır.
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com