​Beş kuşak boyunca yapı inşa ettiler - Gündem
23 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Ծմակ / Ժամ : Ծայգն

Gündem :

22 Haziran 2021  

​Beş kuşak boyunca yapı inşa ettiler -

​Beş kuşak boyunca yapı inşa ettiler ​Beş kuşak boyunca yapı inşa ettiler

İster mimar ister yapımcı olsun beş kuşak çok sayıda yapı inşa eden bir başka aileye rastlamak mümkün değildir. Balyan Ailesi bir Osmanlı Ailesi’dir. Yaptıkları yapılar için kendilerine minnet borçluyuz, onlar da bu imkânı veren topluma çok şey borçlu

Arşivde bulunan çizimler arasında Nigoğos Balyan, Sarkis Balyan ve Hagop Balyan tarafından hazırlanan büyük ebatlı sulu boya Çırağan Sarayı cephe önerileri dikkat çekmektedir. Nigoğos Bey’in ölüm tarihi (1858) göz önüne alındığında; en az 12 yıllık bir süreyi kapsayan bu çok sayıdaki öneriden sarayın yapımında oldukça sıkıntı yaşandığı, çoğunlukla Sultan Abdülaziz döneminde yapımına başlandığı ileri sürülse de Sultan Abdülmecid (1839-1861) döneminde burada bir saray yapımına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Abdülaziz’den eskizler
Bu arada Sultan Abdülaziz’in çizim paftalarına kırmızı kalemle eskizler yaptığı, malzeme önerilerinde bulunduğu, mimari üslubu belirlediği, Sarkis Balyan’ın çoğunlukla bu eskizleri geliştirerek projelendirmekle yetindiği anlaşılmaktadır (s. 125). Çırağan Sarayı cephe önerilerinin yanı sıra kıyı boyunca uzanan Feriye Sarayları ile Kabataş Karakolu vaziyet planı ile Antoine Perpignani’nin çizdiği Ağalar Dairesi, Harem Dairesi ve Ana Yapı vaziyet planı ile birleştirildiğinde Çırağan Sarayı bütününün ilk yapım sırasındaki planına erişmek mümkün olmaktadır. Çırağan Sarayı’nın yanı sıra Sarkis Balyan’ın Yıldız Sarayı Büyük Mabeyn Dairesi’nin 1894-1896 tarihli genişletme projesi muhtemelen Balyan Ailesi’nin son girişimlerinden biri olmalı (s. 180-185).

Taşlık Aziziye Camii
Balyan Arşivi’nin en önemli bölümü hiç şüphesiz Aziziye Camii’ne ait olan kısımdır. Alfred de Caston’un “Kesinlikle dünyanın yedi harikasından biri olacak” dediği bu yapı hakkında döneminde çok sayıda yayın yapılacaktır (s. 265). Bir dönem bu kadar önemli görülen ve hakkında çok sayıda yayın yapılan bu yapı hakkında ne yazık ki günümüze kadar birkaç yapım fotoğrafı dışında herhangi bir belgeye ulaşmak mümkün olmamıştır. XVI. yüzyılda yapılan Süleymaniye Camii dışında ilk defa Sultan Abdülaziz tarafından dört minareli bir cami yapımına karar verilir. 5 ve 10 Kasım 1874 tarihli “La Turquie Gazetesi”nde çıkan haberlerde bu caminin payitahtın en büyük camii olacağı coşkuyla ilan edilir (s. 265).

“… Her biri ikişer şerefeli dört minare içerecek ve boyutları, İstanbul’daki camilerin hepsinden daha büyük olacak…”

Taş bloklar kalır
1874 yılı Aralık ayı içinde temeli atılan caminin ek binalarıyla birlikte üç yıl içinde tamamlanması planlanmıştır. Büyüyen ekonomik buhran nedeniyle 1875 yılı Temmuz ayı içinde cami projesinden vazgeçilir ve yapı tatil edilir, ancak bir hafta sonra inşaat tekrar başlar, yaklaşık bir buçuk yıl süren inşaat faaliyeti sırasında istinat duvarlarıyla, büyük taş bloklardan oluşan temeller tamamlanır. Sultan Abdülaziz’in 30 Mayıs 1876 günü tahttan indirilmesine müteakip ise inşaattan tümüyle vazgeçilir. İnşaat için bölgeye getirilen taş blokları uzun bir süre burada kalır ve bölge “Taşlık” olarak günümüze kadar devam edecek yeni bir isme kavuşur.

Aziziye Camii ile ilgili çok sayıda plan önerisi bulunmaktadır. Bu eskiz ve plan önerilerinin bazılarında iki minare önerildiği görülmektedir. Sarkis Balyan imzalı iç mekân perspektifinde cami planlaması için alışılmadık bir görüntü karşımıza çıkmaktadır. Caminin girişi takip eden orta mekânı, yan mekânlardan alçakta olup, yan mekânlara dört adet basamak ile çıkılmakta, plan önerisinde ise altı adet basamak yer almaktadır (s. 285-287). Erken dönem zaviyeli tip denilen camilere benzer bir anlayışın yeniden gündeme getirilmesinin sebebini anlamak zor. Sarkis Balyan, Nusretiye, Dolmabahçe, Aksaray Valide ve Ortaköy Mecidiye Camii’nden sonra yeni bir plan anlayışını gündeme getirmeye çalışmış olabilir mi?

Maçka Silahhanesi
Simon Balyan tarafından inşa edilen Maçka Silahhanesi (s. 314-319), Sarayburnu Antrepoları’na ait teklif (s. 307-309), Sarkis Balyan’a ait Feshane Fabrika-i Hümâyun Binası’na ait plan ve cephe çizimleri önemli belgeler olarak değerlendirmeye sunulmaktadır.


Balyan Mimarlığı’nın son bulması
Meremetçi Bali Kalfa’dan başlayarak kesintisiz beş kuşak devam eden ve çok sayıda yapı inşa eden ister mimar olsun, isterse yapımcı bir başka aileye rastlamak gerçekten mümkün değildir. XIX. yüzyılın başlarında ortaya çıkan ve Osmanlı İmparatorluğu’nu hedef alan bölücü ve ayrımcı akımlar sonucu yüzyıllardır kendilerini Osmanlı vatandaşı olarak gören topluluklar ayrışmaya başlar ve günümüze kadar devam eden düşmanlıklar içine girerler. Daha sonraları başka devletlerin gayelerine hizmet eden grupların yarattığı karmaşa ortamı bu coğrafyada yaşayan herkese zarar vermiş ve vermektedir.

Topluma borçludurlar
XIX. yüzyıl ortalarında olmayan bir ayrımı, günümüz anlayışıyla değerlendirmek bazı yanılgılara neden olmaktadır. Balyan Ailesi bir Osmanlı Ailesi’dir. Eğer bu kadar sayıda yapı yapmışlarsa bunu mensubu oldukları topluma borçludurlar. İçinde yaşadıkları toplum onları teşvik etmese, düşüncelerinin gerçekleşmesi için ekonomik güç tahsis etmese acaba şimdi isimlerini hatırlayan
olur muydu?

Karşılıklı borçluyuz
Bu nedenle yaptıkları ve günümüze ulaşan yapılar için kendilerine minnet borçluyuz, ancak onlar da bu topraklara ve onlara bu imkânı sağlayan topluma çok şey borçlular. Geçmişi günümüz kavgalarına temel oluşturmak için değil, gerçeğe erişmek için kullanmanın daha doğru olduğuna inanırım. Balyan Arşivi’ni bundan böyle araştırmacıların değerlendirmesi ve üzerinde çalışmaları gerekir. XIX. yüzyıldan günümüze erişen böylesi bir arşivi ve karşılaştırmalı araştırmayı bize kazandıran HAYCAR Derneği’ne ve yoğun emeği için Büke Uras’a teşekkür ederim.





Bu haber milliyet kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı (milliyet) ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(milliyet). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+