01 Aralık 2013
Şu ana kadar yaşanan katliamlar nedeniyle yüzbinlerce Hıristiyan`ın kaçmak zorunda kaldığı Suriye’de Hıristiyanlar sadece El Kaide bağlantılı örgütlerin değil, Batı ülkelerinin desteklediği Özgür Suriye Ordusu bağlantılı militanların da tehdidi altında.
(soL-Dış Haberler) Suriye’de yaşayan en eski topluluklardan olan Hıristiyanlar, El Kaide bağlantılı cihatçılar ve kendilerine Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) adını veren silahlı grup eliyle gerçekleşen saldırılar, adam kaçırma vakaları, tecavüzler ve cinayetler yüzünden ülkelerini terk ediyor. Ülkedeki 2 milyon Hıristiyandan neredeyse 500 bini, Türkiye ve Lübnan başta olmak üzere, başka ülkelere kaçtı. Dış destekli militanların çatı örgütü Suriye Ulusal Koalisyonu (SUK), Hıristiyanların korkularını azaltmaya çalışan kimi açıklamar yapsa da katliamlara uğrayan Hıristiyan köylerinin sayısının artması nedeniyle bu açıklamalar pek işe yaramadı.
‘Soykırımdan korkuyoruz’
Ülkelerinden kaçan Hıristiyanlar, ABD gazetesi Daily Beast’te yaptıkları açıklamalarda, Suriye’nin kuzeyinde militanların ellerindeki bölgelerde Hıristiyan toplumuna yönelik zulmün giderek daha kötü bir hal aldığını ve yakında dini bir soykırımın başlamasından korktuklarını dile
getirdi.
Hıristiyanlar, kendilerine yönelik adam kaçırma, tecavüz ve infazların yalnızca El Kaide bağlantılı cihatçı gruplar tarafından değil, ayrıca Batı’nın da desteklediği ÖSO bağlantılı Sünni militanlar tarafından da gerçekleştirildiğini vurguladı. En büyük korkularının Suriye’deki savaşı militanların kazanması olduğunu söyleyen Hıristiyanlar, Saddam Hüseyin’in devrilmesinin ardından komşu Irak’ta yaşanan Hıristiyanlara yönelik katliamları ve Irak’taki Hıristiyan nüfusun yarıdan fazlasının kaçmak zorunda kalışını da hatırlattı.
Sadad’da büyük katliam
Suriye’de yaşanan en büyük katliamlardan biri, geçen ay Humus’a bağlı Hıristiyan Sadad kasabasında yaşandı. Burada El Kaide ve Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) bağlantılı militanlar, 50’ye yakın sivili katletti. Humus Baş Piskoposu Selvanos Butros Elnime, “Sadad’daki tüm evler soyuldu ve mülkler yağmalandı. Kiliseler zarar gördü ve hakarete uğradı, eski kitaplar ve değerli mobilyalar yağmalandı. Okullar, hükümet binaları, belediye binaları yıkıldı” dedi.
Suriye’deki İdlib’e bağlı Hıristiyan köyü Yakubiye’den kaçarak Mardin’e bağlı Midyat’a giden 45 yaşındaki okul müdürü Rahel ise Yakubiye’de yaşananlardan cihatçıların değil, komşu köylerdeki ÖSO militanlarının sorumlu olduğunu belirtti. Rahel, “Bizim köyümüze El Nusra gelmedi, komşu köylerden gelen insanlardı ve ÖSO militanlarıydı” dedi. Hıristiyanların Esad yanlısı olarak görüldüğü için hedef alındığını söyleyen Rahel; ancak kimi infazların ise sadece yağma için yapıldığını, varlıklı Hıristiyanların önce kurşuna dizildiğini, ardından maiklerinin güçlü Sünni ailelerce paylaşıldığını savundu. Rahel, “Eşim çok zor uyuyor, uyuduğunda ise kabuslar görüyor. Geçen hafta bir akrabamızın kaçırıldığını öğrendik” dedi.
Tecavüzden korkup kaçtılar
Yaşarı 5-20 arasında değişen beş kızı olan 40 yaşındaki Oarda Selibe ise “Hıristiyanlar için Suriye’de kalmak çok zor, kadınların başına gelen çok sayıda kötü şey var. Cihatçılar, Hıristiyan kadınları kendi hakları olarak görüyor. Kızlarımı tehlikeye atmak istemedim. Sokaklarda onlara dokunuyorlar ve taciz ediyorlardı. El Nusra üyeleri miydi bilmiyorum ama bazıları Libyalı ve Tunusluydu. Ancak her halükarda teröristlerdi” diye konuştu.
Katoliklerin dini örgütü Caritas’ın yetkilisi Necla Çahda, Lübnan’a gelen Hıristiyan sığınmacıların büyük bir kısmının travma halinde olduğunu söyledi. Çahda, “Birçoğu bizimle gerçekten korkunç öyküler paylaştı” diyerek; kimi Hıristiyanların militanlarca zorla İslama döndürüldüğünü, kiliselerin saldırıya uğradığını, çok sayıda din adamının kaçırıldığını, Hristiyanların evlerini ve çiftliklerini terk etmeye zorlandığını aktardı.
7