04 Ekim 2012
Van`ın, Yukarı Bakraçlı köyünde bulunan ve "Yedi Kilise" (Varaka Surp Hac Vank) olarak anılan kilisenin ve kilisenin içinde bulunduğu köyün dedesinden miras yoluyla sahibi olduğu ortaya çıkan Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, İstanbul`da protesto edildi. Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP) İstanbul İl Örgütü tarafından Habertürk gazetesi önünde yapılmak istenen basın toplantısı, Altaylı`nın `güvenlik` görevlilerince engellenmek istendi. Habertürk binasının girişinde toplanan protestocular, güvenlikçilerin toplu müdahalesine rağmen açıklamalarını yine gazete önünde gerçekleştirdi. Habertürk yakınında bulunan direnişteki Bedaş (Boğaziçi Elektrik Dağıtım Aş.) işçileri de eyleme destek vermek üzere topluca gösteriye katıldı. "Bu miras soykırım ödülü", "Gasp edilen kiliseler, Ermeni köyleri sahiplerine geri verilsin", "Bir şahsın nasıl ve niçin kilisesi olur?" ve "Hepimiz Hrant`ız hepimiz Ermeniyiz" yazılı dövizlerin taşındığı eylemde, DSİP İstanbul İl Örgütü`nce yapılan açıklamada; "Ekranlarda `Soykırım vardır diyenin yüzüne tükürürüm` dediği bilinen, Ermeni soykırımının inkârına yönelik kampanyanın ateşli savunucularından biri olan Fatih Altaylı’nın dedesinin, Ermenilerin yaşadığı bir köyün soykırımdan sonra `sahibi` olduğu ortaya çıktı. Fatih Altaylı’ya soruyoruz: Bir şahıs, niçin ve nasıl bir kilisenin sahibi olmuştur? Dedesinin `sahibi` olduğu köyde 1915’ten önce kimler yaşamaktaydı? Şimdi neredeler?" dendi. Nuran Yüce tarafından yapılan DSİP İstanbul İl örgütü açıklamasında şu görüşlere yer verildi:..... [» Kilise sahibi Fatih Altaylı`ya Ermenilerden tepki...]
"Van`ın Yukarı Bakraçlı Köyü`ndeki tarihi Yedi Kilise (Varak Surp Haç manastırı) restore edilmek istenirken, İl Kültür Müdürlüğü, çalışmaların başlayabilmesi için Van Tapu Kadastro Müdürlüğü’ne başvurarak kilisenin kimin olduğunu sordu. Hüsamettin Altaylı’nın mülkü olarak görünen kilisenin varisinin Habertürk gazetesi genel yayın yönetmeni Fatih Altaylı olduğu ortaya çıktı.
Fatih Altaylı, kendisine ulaşıldığında, kilisenin kendisinin olduğunu doğruladı. Hatta bütün köyün kendilerine ait olduğunu söyledi. Hiçbir şeyden haberi olmadığını belirterek, `Ne gerekiyorsa izin veririz. Satın diyorlarsa satarız. Yani ne istiyorlarsa onu yaparız. Kilise orda duruyor, ben ne yapacağım kiliseyi?` dedi.
Ekranlarda `Soykırım vardır diyenin yüzüne tükürürüm` dediği bilinen, Ermeni soykırımının inkârına yönelik kampanyanın ateşli savunucularından biri olan Fatih Altaylı’nın dedesinin, Ermenilerin yaşadığı bir köyün soykırımdan sonra `sahibi` olduğu ortaya çıktı.
Fatih Altaylı’ya soruyoruz: Bir şahıs, niçin ve nasıl bir kilisenin sahibi olmuştur? Dedesinin `sahibi` olduğu köyde 1915’ten önce kimler yaşamaktaydı? Şimdi neredeler?
İsmini, arkasındaki Erek Dağı’nın Ermenicesi olan Varak’tan alan manastır, bölgedeki manastırlar içerisinde en ünlülerinden biriydi. 19. yüzyılda burada yoğun bir faaliyet yürütülüyordu. Hatta Anadolu tarihinin ilk süreli yayınlarından biri, manastırın patriği Mıgırdıç Hırimyan tarafından çıkartılıyordu.
Manastırda, başka kopyası bulunmayan 350 el yazması kitabın da olduğu bir kütüphanenin, ikonaların, şamdanların, haçların, tabloların bulunduğu biliniyor.
» Fatih Altaylı’ya soruyoruz: Bu kültürel değerler nerede? Dedesi bunları hiç görmüş müdür?
Üstelik Varak Manastırı, 1915 soykırımından sonra el konan binlerce Ermeni mülkünden yalnızca bir tanesi. Yalnızca Van bölgesinde 300 kadar, toplamda 2 binden fazla kilisenin şu an kimlerde olduğu biliniyor mu? Yalnızca bir “sorun” olduğunda araştırılan bu mülkler, şahıslara, hazineye veya belediyelere ait çıkıyor.
2005 yılında, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün eski dildeki Osmanlı tapularının Türkçeleştirilerek bilgisayar ortamına aktarılması talebi karşısında, Genelkurmay Başkanlığı “gizli” ibareli bir yazıyla yanıt vererek, bunu yapmanın “asılsız Ermeni iddialarına” kaynak oluşturabileceğini söylemişti.
» Devlete soruyoruz: Hiçbir caminin şahıs mülkü olmadığını biliyoruz. Ermeni toplumunun kiliselerinde nasıl insanlar ikamet edebiliyor, sorulduğunda bu kiliselere fiyat biçebiliyorlar. Bu kiliseler nasıl onların oldu?
Hani bu kiliselerin ilk sahibi? Yukarı Bakraçlı köyünde yaşayanlara ne oldu?
Soykırımı inkâr eden ve soykırıma uğratılan köylerden birinin varisi çıkan Fatih Altaylı’dan Yedi Kilise’yi geri vermesini talep ediyoruz. Tapu kayıtlarının açılmasını, 1915’ten sonra el konulan Ermeni mallarının iadesini istiyoruz."
Kilise sahibi Fatih Altaylı`ya Ermenilerden tepki...
[Sesonline]