16 Aralık 2010
Ermenistan Azerbaycan`ın Karabağ bölgesini işgal ederek orada uluslararası hukuka aykırı bir yapı kurmuş olsa da, son 16 yılda bu yapının “bağımsızlığını” tanıyamamıştır.
Değişik dönemlerde Ermenistan`da Karabağ`ın “bağımsızlığının” tanınması gerektiği gündeme gelmiş olsa da şuana kadar tanıma Ermenistan tarafından gerçekleşememiştir. Ermenistan`ın birinci Cumhurbaşkanı Levon Ter-Petrosyan`a göre, Ermenistan Karabağ`ın “ bağımsızlığını” tanımış olursa, bu Ermenistan`ın işgalci devlet konumuna düşmesine neden olur. Bu sebepten Petrosyan Karabağ meselesinde, Ermenistan`ın bir taraf olmaması gerektiğini savunuyordu. Petrosyan`dan sonra Ermenistan`da iktidara gelen Karabağ klanı da, Ermenistan`ın Karabağ`ın “bağımsızlığını” tanımasını sağlayamadı.
Ermenistan Parlamentosu’nda görüş ayrılığı
AGİT`in Kazakistan`ın Başkenti Astana`da yapılan Ziversi’nden, Karabağ konusunda Ermenistan ve Azerbaycan`ı memnun eden kararların alınmaması bölgede gerginliği artırmaktadır. Astana Zirvesi’nde, işgal altındaki topraklarını kurtarmak için beklediği kararın alınmaması, Azerbaycan`da savaş seçeneğini tekrar gündeme getirdi. Azerbaycan Milli Meclis Başkan Yardımcısı Ziyafet Asgerov`un, …Topraklarımızı geri alma hukukunu kendimizde bulunduruyoruz. Azerbaycan kendi haklarını koruyabilmesi için her türlü imkana sahip ve bunu önümüzdeki aylarda göreceğiz. Sarkisyan’la oturup sohbet edecek zamanımız yok, açıklaması savaş yaklaşıyor yorumlarına neden olmaktadır. Daha önce, Azerbaycan savaşı başlatırsa Karabağ meselenin kökten çözümü için işgali genişletiriz tehdidini savuran Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ise uluslararası tepkiler nedeniyle bu defasında, Azerbaycan yeni bir askeri girişim başlatırsa, Ermenistan'ın Karabağ Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını tanıma seçeneğini kullanır açıklamasını yaptı.
Sarkisyan`ın bu açıklamasına paralel olarak, Ermenistan Parlamentosu da Ermenistan`ın muhalefette olan Miras Partisi tarafından 5 Ekim`de parlementonun gündemine getirdiği, Karabağ`ın bağımsızlığının Ermenistan tarafından tanınması, yasa tasarısı görüşülüyordu. 131 milletvekilinin sadece 13`nün desteklediği bu yasa tasarısı kabul edilmedi. Özellikle iktidar ortağı olan üç parti –Cumhuriyet Parti, Çiçeklenen Ermenistan Partisi ve Orinats Yerikri- yasa tasarısna karşı çıktılar. Onarın yasaya karşı çıkma sebepleri bu tasarının Karabağ`da barış görüşmelerine zarar vereceği ve cephede gerginliği artıracağı noktasındadır. Ermeni Devrimci Federasyon`u (Taşnaksütun) da yasa tasarısına karşı çıksa da aslında Ermenistan`ın savaş başlamadan önce Karabağ`ın “bağımsızlığını” tanımasından yanadır. Ermenistan Parlamentosu Dış ilişkiler komitesi Başkanı Devrimci Federasyon üyesi Armen Rustamyan`a göre, Azerbaycan hazır olur olmaz savaşa başlayacaktır. Savaş başladığı zaman Karabağ`ın bağımsızlığını tanımamız geç olur. Biz Karabağ`ın bağımsızlığını tanıyarak Ermenistan`ın Karabağ`ın garantörü olduğunu göstermeli ve bu şekilde savaşı önlemeliyiz.
Uluslararası alanda yaşanan gelişmelerin etkisi
Karabağ`ın “bağımsızlığının” tanınması anlamında uluslararası alanda yaşanan bazı gelişmeler Ermenistan için umut kaynağı olsa da yararlı olamadı. 2008`de eski Yugoslavya Federativ Cumhuriyeti`nin parçalarından biri olan Kosova`nın bağımsızlığını ilan etmesi ve onun bağımsızlığının Batılı devletler tarafından tanınması Ermenistan için umut kaynağı oldu. Fakat “stratejik mettefiki” Rusya, Kosova`nın bağımsızlığını tanımadı hatta ciddi şekilde bağımsızlığına karşı çıktı. Bu Ermenistan için en büyük sıkıntı oldu. Ermenistan Karabağ için örnek teşkil edeceğini iddia ettiği Kosova`nın bağımsızlığını tanıyamadı. Hatta Kosova`nın bağımsızlığını tanıyan Batılı devletler, bu durumun Güney Kafkasya sorunları için örnek teşkil edemeyeceğini bildirdi. Sırbistan`ın UAD mahkemesinde Kosova`nın bağımsızlığına karşı açtığı davanın sonuçlarını merakla bekleyen Ermenistan için sonuç yine olumlu olmadı. UAD Sırbistan`ın iddialarını kabul etmese de Kosovan`ın tek taraflı bağımsızlık ilanının halkların kendi kaderini tayin hakkı anlamına gelmediğine karar verdi. Halbuki Ermenistan, UAD`in Kosova`nın bağımsızlığının halkların kendi kaderini tayin hakkına dayandıracağını ve bunun da Karabağ`ın bağımsızlığı için uluslararası hukuk bakımından bir temel teşkil edeceğini düşünüyordu. Çünkü Karabağ meselesinin çözümü konusunda Ermenistan Karabağ halkının (Ermenileri kast etmektedir) halkların kendi kaderinin tayin hakkını kullandığını ve bu nedenle Karabağ`ın bağımsızlığının tanınması gerektiğini bildirmektedir.
Karabağ konusuna etki edebilecek ikinci olay ise Ağustos 2008`de Rusya-Gürcistan Savaşı`ndan sonra Rusya`nın iki ayrılıkçı bölge Abhazya ve Güney Osetya`nın bağımsızlığını tanıması oldu.
Ermenistan`ın stratejik müttefiki, Güney Kafkasya`da ve Karabağ meselesinin çözümünde kritik role sahip Rusya Federasyonu`nun Güney Kafkasya`daki diğer iki ayrılıkçı bölgenin bağımsızlıklarını tanıması Ermenistan için umut verici gelişme idi. Fakat Güney Osetya ve Abhazya`nın bağımsızlıklarını tanıyan Rusya da bunun Karabağ için örnek teşkil edemeyeceğini söyledi. Gürcistan ile yaşanan savaş nedeniyle uluslararası alanda imajı olumsuz etkilenen Rusya, bunu Karabağ konusunda tekrarlayamazdı.
Rusya Güney Osetya ve Abhazya`nın bağımsızlık ilanının Karabağ`a örnek teşkil edemeyeceğini bildirmesinin ötesinde Ermenistan da Güney Osetya ve Abhazya`nın bağımsızlıklarını tanıyamadı. Çünkü savaştan sonra Ermenistan daha önce olmadığı kadar Gürcistan`a muhtaç olmuştu ve bu bölgelerin bağımsızlıklarını tanıyarak bölgede kendini daha fazla yalnızlığa itemezdi. Türkiye ve Azerbaycan`la sınırları kapalı olan Ermenistan dünya ve müttefiki Rusya ile bağlantısını Gürcistan üstünden gerçekleştiriyordu. Oysa savaş ile birlikte Rusya ile Gürcistan arasında sınırlar kapanmış ve Ermenistan`ın Rusya ile karasal bağlantısı kopmuştu. Bu ise Ermenistan`da gıda ve yakıt sıkıntısı yaratmıştı. Rusya ile karasal bağlantısı kopan Ermenistan`ın, Karadeniz üzerinden ticarete ihtiyacı artmıştı. Karadeniz üzerinden Avrupa ile bağlantısını ise yalnız Gürcistan üzerinden devam ettirebilirdi.
Ermenistan`ın Karabağ`ın “bağımsızlığını” tanıma seçeneği hem uluslararası politika hem de hukuk bakımından sınırlıdır. Ermenistan bu tartışmaları gündeme getirmek yoluyla Azerbaycan`ın savaş açıklamalarına cevap vermeye ve kamuoyunu tatmin etmeye yöneliktir. Bugün Azerbaycan`ın Karabağ bölgesinde kurulan de facto “Karabağ Cumhuriyeti” hiç bir devlet tarafından tanınmadığı gibi uluslararası belgelere ve uluslararası hukuka göre, Azerbaycan toprağıdır. BM ve diğer devletler Azerbaycan`ın bağımsızlığını tanırken Karabağ`ı da Azerbaycan toprağı olarak tanımıştır. Dolayısıyla Eremnistan`ın Dağlık Karabağ`ı tanıması Azerbaycan`a karşı saldırı anlamına gelmektedir.