14 Haziran 2010
Penguen yazarı Üstündağ, Ermeni çizer Paçacı'nın Kürtleri "Zarolar" adıyla çizdiği karikatürleriyle igili sunumunda "1980'lerde Kürtleri çizmek zordu. Sansür vardı ama dergi içinden de baskı geliyordu. Sarkis karikatürlerindekilerin Kürt olduğunu açıkça söylemenin zor olduğunu dile getirmişti" dedi.
İstanbul - BİA Haber Merkezi12 Haziran 2010, Cumartesi Penguen dergisi yazarlarından Metin Üstündağ, Ermeni karikatürist Sarkis Paçacı'nın Kürt karakterleri "Zarolar"ı anlattı.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesinde Hrant Dink anısına düzenlenen "Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye'de Kültürel Etkileşimler Sempozyumu"nun ilk gün konuşmacılarından Üstündağ, Paçacı çizimlerinin de eşzamanlı olarak gösterildiği bir sunum yaptı.
Üstündağ, Sarkis'in adına "Zaro" dediği Kürtleri çizdiği karikatürlere ilişkin şunları anlattı:
"Sarkis, Kürtlerle ilgili çizimlerinde Yılmaz Güney'in filmlerinden çok etkileniyor ve karakterleri konuştururken de uyduruk bir dil kullanıyor. Aslında 1980'leri düşündüğümüzde Kürtlerle ilgili çizmek o dönem için gayet sert."
Üstündağ, Sarkis'in karakterlerinin konu alındığı dağda yaşayan insanların kendisine hiç de yabancı olmadığını belirterek, şunları söyledi:
"Benim ailem de Dersim'den Erzincan'a geliyor. Benim yaşadığım köy de eski bir Ermeni köyüydü. Sarkis'in 'Zaro'ları dağlarda yaşar. Bizim köyümüzde de dağda yaşayan insanlar vardı. Hatta çocuk felci geçirdiğimde iki yılda bir hastaneye giderdik ve böyle dağdaki evlere uğrardık. Çok misafirsever insanlardı. Onlarda konaklardık. Ben de hastaneye gitmek yerine dağda kalmak isterdim. Dağda kalanların aralarında Kürtler de Ermeniler de vardı. Bir de Türk vardı. O da ailesine kızıp dağa çıkmıştı. Sarkis bu aksi, yalnız yaşayan ve 'diğer arkadaşlar' dediğimiz insanları 6 yıl boyunca karikatürlerinde çizdi."
Paçacı'nın "absürd mizah denilen, yöresel yerine evrensel bir çizimi" olduğunu belirten Üstündağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sarkis, insanın doğayla ve zamanla olan didişmesini anlatır. Zarolar için 'Karıştırıcı kürdan milleti' diyor. O dönem Turgut Özal'ın, Tansu Çiller'in, Süleyman Demirel'in ve Mesut Yılmaz'ın dönemleriydi. Sansür vardı ama dergi içinden de baskı geliyordu. 'Ne güzel ekmeğimize bakıyoruz' diyorlardı. Ama Sarkis'in çizimlerine dışarıdan değil yine dergi içinden 'Dikkatli olsak' gibi uyarılar gelirdi. Belki de dışarıdan kimsenin tepki göstermemesinin nedeni anlamamalarıydı."
Türkiye'de yeterince Ermeni ya da Kürt karikatürcü isim sayamadıklarını belirten Üstündağ, "Sarkis, Ermeni olduğu halde 1980'lerde Kürtlerle ilgili çizmesi ilginçti. Çizimleri için 'Çizimlerimdekiler Kürt'tü ama bunu açık bir şekilde söylemek çok zordu' demişti" diye konuştu ve devam etti:
"Deli dergisinde 'Reşo' adını kullanıyorduk. 'Zaro' ismi de 130 yıl yaşayan bir adamın adıymış. Sarkis de oradan uyduruyor. Bu Zaro, çok uzun yaşayabildiği için Türkiye'nin gururlarından biri olmuş, hatta Amerika'ya gönderilmiş biri. Bu yüzden de kimse kıllanmamış olabilir. Sarkis'in 'Bizim oraların insanları, oranın insanı sağlam olur' gibi söz etmesi de yaşadığı bir özdeşleşmeden ileri gelir