22 Mart 2010
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ermenilerle ilgili sözlerinin gerek ulusal, gerekse uluslararası medyada farklı yansıtıldığını söyleyerek medyayı eleştirdi. Erdoğan, "Benim parti yönetimimde Ermeni vatandaşlarım var. Böyle bir yaklaşım içerisinde olan iktidarın bu tür bir yaklaşımı sergilemesi mümkün mü?" diye sordu.
AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nda ulusal radyoların yönetici ve yayıncılarıyla bir araya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, medya tarafından eleştirilme ve kendilerinin de medyayı eleştirmesi konusuna değindi. Erdoğan, "Zaman zaman medya ile aramızda sert tartışmaların yaşanmasını demokrasinin doğal bir tezahürü olarak görüyorum. Her zaman söylüyorum; medyanın nasıl beni eleştirme hakkı varsa bir Başbakan olarak, bir genel başkan olarak, her şeyden öte bir vatandaş olarak aynı şekilde benim de medyayı eleştirme hakkım vardır. Medya nasıl demokrasi içinde görevini yapmaya çalışıyorsa zaman zaman medya karşısında demokrasinin bana verdiği eleştiri hakkımı kullanıyorum. Eleştirinin dozu kaçtığında, hakaret noktasına vardığında ise yine demokrasinin ve hukuk devletinin bir gereği olarak meseleyi yargıya intikal ettiriyorum. Türkiye'de medya, eleştiri hakkı olduğu kadar eleştirilme hakkı olduğunu da görmek, anlamak ve buna göre bir demokratik duruş içerisinde olmak zorundadır." diye konuştu.
Londra'da yaptığı konuşmaya değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son derece güncel bir örneği sizlerle paylaşmak istiyorum; geçtiğimiz hafta Londra'da, Türkiye'de kaçak olarak çalışan Ermenilere ilişkin bir ifadem oldu. Öncelikle şunu belirteyim; bugün başta ABD ve Avrupa Birliği olmak üzere hemen her ülkede kaçak işçi sorunu vardır. Amerika Birleşik Devletleri'nde sınırda kaçak göçmen yakalama timleri vardır. Son derece trajik bir yolculuk yaptıktan sonra sınırı geçenler yakalandığında hiç müsamaha gösterilmeden sınır dışı ediliyorlar. Meksikalı kaçak işçiler geri yollandığında bu ne Amerikan basınında ne de uluslararası basında 'Meksikalılar sınır dışı edildi' veya 'Meksikalılar tehcire tabi tutuldu' diye bir haber yer almaz. Fakat benim Londra'daki ifadelerimden 'kaçak' kelimesi çıkarıldı, ve şu anda uluslararası basında ifadelerim 'Ermenileri sınır dışı ederiz' şeklinde son derece çirkin bir şekilde kullanılıyor. 7,5 yıllık iktidarımız döneminde Ermeni vatandaşlarımıza her zaman iyi niyetle, hiçbir iktidarda olmayan bir yaklaşım sergiledik. Kaldı ki benim partimin yönetiminde Ermeni vatandaşlarım var. Böyle bir yaklaşım içerisinde olan iktidarın bu tür bir yaklaşımı sergilemesi mümkün mü? Ama dert başka. Üzülerek ifade etmeliyim ki böyle milli bir meselede ulusal basınımızdan destek beklerken aynı tavrın burada da olumsuz bir şekilde gösterildiğine şahit oluyoruz.