Ermeni tasarısı geçmeyecek ama sinirler gerilecek -
24 Nisan yaklaşırken herkes birbirine, -ABD, Türkiye'ye; Türkiye, Ermenistan'a; Ermenistan, Azerbaycan'a "Bana yardım et ki ben de sana yardım edeyim" diyor. ABD, Türkiye'ye, "Ermenistan'la imzaladığın protokolleri Meclis'ten geçir, Ermeni tasarısını engellememi kolaylaştır" diyor. Türkiye, Ermenistan'a "Yukarı Karabağ konusunda bir adım at, protokolleri Meclis'ten geçirmek için işimi kolaylaştır" diyor. Ermenistan ise Azerbaycan'a, "Taviz vereceksem, karşılığında senden taviz isterim" diyor. Azerbaycan ise "Elimde doğalgaz kozu varken Türkiye sınırları açamaz, bu durumda niye taviz vereyim ki" diyor.
ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu'nda yarın oylanması beklenen Ermeni tasarısının geçeceğine kesin gözüyle bakılabilir. ABD yönetiminin şu andaki sessizliği, karar geçtikten sonra bunu Türkiye'ye baskı aracı olarak kullanmak istemesinden kaynaklanıyor.
Genel Kurul'da kalır
Ankara'daki yetkililer, tasarı komisyondan çıkıp genel kurula gelirse burada önünün kesileceği, ABD Başkanı Barack Obama'nın eninde sonunda, tasarıyı durdurmak için devreye gireceği görüşündeler. Bununla birlikte 4 Mart ile 24 Nisan arasında Türkiye'yi çok gerilimli bir dönemin beklediğine de işaret ediyorlar. Washington'ın, Turkiye'nin Ermenistan'la imzaladığı protokolleri Meclis'ten geçirmesini sağlamak için son ana kadar ortamı gereceği anlaşılıyor.
Peki bu süreç içinde, Türk–Ermeni ilişkileri ya da Ermeni–Azeri ilişkilerinde bir açılma söz konusu olabilir mi? Pazarlıklar son ana kadar devam edecektir. Ama mevcut tablo uzlaşmanın zor olacağını gösteriyor.
Bu aşamada Türkiye, Ermenilerin en azından Karabağ'ı çevreleyen beş reyondan çıkmayı taahhüt etmesini istiyor. Erivan ise bu 5 reyon karşılığında, Azerbaycan'dan Karabağ'ın gelecekti statüsüne ilişkin taviz istiyor. Bakü ise bu aşamada tavize yanaşmıyor.
Aslında Türkiye ile Azerbaycan arasında sular durulmuş durumda. Örneğin, uzun zamandan beri anlaşmazlık konusu olan Şahdeniz'in birinci bölümünden alınan doğalgazın yeni fiyatında uzlaşma sağlandı. Eskiden 120 dolarla, dünya ortalamasının çok altında bir fiyat ödeyen Ankara, 260 ile 300 dolar arasında bir fiyatı kabul etti. Ancak Şahdeniz'in ikinci bölümünden alınacak doğalgaz konusunda Azerbaycan ayağını sürümeye devam ediyor. Türkiye–Ermenistan konusu açıklığa kavuşmadan, nihai bir anlaşmaya onay vermek istemiyor.
Sonuçta 24'üne kadar, ortalık gerim gerim gerilecek. Herkes birbirine baskı yapacak, kapalı kapılar arkasında tehditler savrulacak. Bu çerçevede özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 11 Nisan'da ABD'ye yapacağı ziyaret önem taşıyor. Aslında Erdoğan ABD'ye, nükleer güvenlikle ilgili bir zirveye katılmak için gidiyor. Ama Obama'nın ev sahipliği yaptığı zirvede Erdoğan'ın ABD Başkanı ile bir araya gelmemesi beklenemez. İhtimaldir ki Erdoğan Obama'ya, "Tasarı geçerse Afganistan, İran, Irak gibi konularda beni unut; Türk–Ermeni uzlaşmasının devamını da bekleme" diyecek. Tabii üstüne de ekleyecek: "Türk, Ermeni, Azeri kamuoyları çok hassas. 24 Nisan baskısıyla kimse adım atmaz. 24 Nisan'ı kazasız belasız atlatalım. Ondan sonra rahatlamış bir ortamda uzlaşma bulmak daha kolay olur."
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com