03 Aralık 2009
DÜN Hürriyet’te “üniversite dışında devlette görev alacak ilk Ermeni” ile ilgili bir haber vardı. Haberin başlığı “alacak” diyordu ama söz konusu Türk vatandaşının gireceği mülakatı geçip, geçemeyeceği de henüz belli değildi.
Bu tür sınavlarda, mülakatların “istenmeyen tipleri” elemek için kullanıldığını herkes biliyor. Türk vatandaşı azınlık mensuplarının daha önceki tecrübelerinde yakından bilip yaşadıkları bir durum bu!
Sadece bu bile Türkiye’de azınlık haklarının nasıl “korunduğunu” gösteren bir örnek.
Herkes gibi vergisini veren, zamanı geldiğinde askerliğini yapan, seçimlerde oy kullanma hakkına sahip azınlıklara yapılan bu uygulamalar utanç verici.
Türkiye’de Rum, Ermeni, Yahudi olmak başlangıçtan itibaren “ikinci sınıf vatandaş muamelesine tabi olmak” demek!
İşlerini bile Dışişleri Bakanlığı takip ediyor!
Bugüne kadar “devlette” iş bulamamış olmaları Ermenilerin değişik zanaatlara, Rumların yeme-içme işine, Yahudilerin ticarete “genetik olarak daha yatkın olmalarından” değil, bu acımasız ayrımcılıktan kaynaklanıyor.
Dışımızdaki ülkelerde Türklere karşı uygulanan ırkçı ayrımcılıklardan yakınırken, arada bir dönüp aynaya bakmamızda da yarar var!