21 Kasım 2009
Turk-Amerikan Dernekleri Birligi (ATAA) tarafından Washington daki Turk Evi’nde duzenlenen bir panelin konuklarından Prof. Kemal Çiçek, Turkiye ve Ermenistan arasında bir ortak tarih komisyonu kurulmasının, Ankara’nın tezlerini dunya kamuoyuna açıklamak açısından buyuk bir fırsat olacagını söyledi. Turkiye ve Ermenistan dısisleri bakanları arasında geçen ay İsviçre’de imzalanan protokol, iki ulkenin Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili belgelerini tartısacağı bir tarih komisyonu kurulmasını öngöruyor. Turk Tarih Kurumu Ermeni Masası’ndan arastırmacı Kemal Çiçek, protokol uyarınca bu komisyonun ikili iliskilerin kurulması ve sınırların açılmasından sonra uç ay içinde olusturulmak zorunda olduğunu savundu.
Ortak tarih komisyonunun kurulmasından sonra Ermeniler kendi okudukları belgelerin doğru olmadığını görecek, diyen Prof. Çiçek, Ermenilerin tezinin guçlu olmadığını belirtti. Ermenistan’ın 2005 yılında Viyana’daki Belge Değisimi surecinde sunduğu belgelerin soykırımı değil, tehciri” yani zorunlu göçu kanıtladığını söyleyen Çiçek, Erivan hukumetinin Tehciri ispatlarsak, soykırım yapıldığını ispatlarız,” seklinde bir kanıya sahip olduğunu kaydetti. Prof. Çiçek, Ermenilerde hikayeyi dunyaya tek taraflı kabul ettirdikleri için asırı bir özguven var,” diye konustu.
İttihat ve Terakki kurucularından Talat Pasa’nın 1915’te Dahiliye Nazırlığı yaptığı sırada gönderdiği öne surulen telgrafın Ermeni soykırımı iddialarının en buyuk kanıtlarından biri olarak gösterildiğini hatırlatan Prof. Çiçek, böyle bir telgrafın gerçekte var olmadığını, ortak komisyonun kurulması durumunda Talat Pasa’nın çektiği tum telgrafları Ermeni tarafına sunma sansına sahip olacaklarını belirtti.
Ermeni sorunuyla ilgili çalısmaları bulunan Kemal Çiçek, Turkiye ve Ermenistan arasında kurulacak ortak tarih komisyonunun bir diğer yararının da, Ermenilerin tartısılamaz” dediği soykırım iddialarının tartısılmasına zemin hazırlayacağını sözlerine ekledi.