Ben Turkiyeli Bir Ermeniyim, Ermenistan Benim Vatanım Degil! - Haber Arşivi 2001-2011
05 Mayıs 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4516 / Ամիս : Ահեկան / Օր : Ահրանք / Ժամ : Արփող

Haber Arşivi 2001-2011 :

30 Ekim 2009  

Ben Turkiyeli Bir Ermeniyim, Ermenistan Benim Vatanım Degil! -

Ben Turkiyeli Bir Ermeniyim, Ermenistan Benim Vatanım Degil!

Dıs siyasette Ermenistan'la imzalanan protokol, iç siyasette demokratik açılımlar tartısılırken Turkiyeli Ermenilerle sınırın açılması, demokratiklesme sureci, Turkiye toplumuna aidiyetleri gibi konularda konustuk. Bugun Bercuhi Berberyan'a kulak veriyoruz.

Ressam ve amatör tiyatrocu Bercuhi Berberyan, Ermenistan gezisini anlattıgı Ermenistan'da bir Turkiyeli kitabıyla zamanla unuttu(ruldu)gumuz bazı soruları yeniden gundeme getiriyor: Turkiye Ermenilerin vatanı neresidir? Turkler ve Ermeniler birbirine ne kadar yakın/uzak? Turkiyelilik olgusunun en guzel betimlemelerinden birini yapan Berberyan'la konustuk

Ermenistan'da bir Turkiyeli adlı kitabın yazarısınız. Bu bir gezi kitabı mı?

Kesinlikle bir gezi kitabı değil. Ermenistan'ı ilk kez gören bir Ermeni'nin duygularını açık yureklilikle anlatma ve etkilendiklerini paylasma çabası diyebiliriz.

Kitabınıza ilham kaynağı olan geziniz öncesi Ermenistan'da hiç bulunmamıstınız. Neden?

Daha önce Ermenistan'da hiç bulunmadım çunku hem imkânım olmadı hem de öyle bir arzu duymadım. Turkiye Ermenilerinin vatanı tabii ki Ermenistan değil. Nereden olsun? Öyle olsaydı, atalarının orada olup sonradan Turkiye'ye göç etmis olmaları gerekirdi. Böyle bir sey söz konusu bile değil. Öyle diyenler tarihi yanlıs bilenler. Turkiye Ermenilerinin vatanı tarihte Ermeni'nin var olusundan beri Turkiye'dir. Hem de Turklerden de önce. Turkler Anadolu'ya geldiklerinde Ermeniler zaten oradaydılar. Ermenistan Ermenilerinin de atalarının bir kısmının köku Anadolu'dadır. Biz buradakiler, eksile eksile yok sayılacak kadar azaldık ama bu, eskiden beri yoktuk demek değil.

Turkiyelilik vurgusu
Turkiyelilik vurgusunu her an hissettiriyorsunuz kitapta. Bu tam olarak ne demek?

Turkiyelilik tam olarak Turkiye'ye ait olmaktır. Ermeniyiz ama Turkiyeliyiz. Vatanımız burası. Daha anlasılır olması için bunu baska bir toprakta örnekleyebiliriz. simdi Fransa'nın bulunduğu toprak parçasının eskiden Ermenilerin vatanı olduğunu farz edin. Ya da Çinlilerin... Sonradan oraya yerlesip devlet kuran milletin o toprağa Fransa adını vermesi eskiden orada yasayanları Fransız mı yapar? Fransalı Ermeni yapar. Fransalı Çinli yapar. Vatanı orasıdır ama Ermenidir. Çinlidir. Ya da baska bir millet... Adı her neyse... Turkiye'deki durum da budur.

Kitabınızda baskın hissedilen bir diğer öğe de, surekli Turkiye ile Ermenistan ile yaptığınız sosyolojik ve kulturel karsılastırmalar, duygulanımlar.. Sizce Turkiyeli ve Ermenistanlılar biribirine ne kadar yakın/ ne kadar uzak?

Ben baska bir ulkeye de gitmis olsaydım, sosyolojik ve kulturel karsılastırmalar yapardım. Herkes yapar. Ayrıca duygulanmalarım tabii ki Ermenilikten. Ve de kendi vatanımda azınlık konumunda olup, dilimi, kulturumu hatta varlığımı surekli baskı altında hissetmemden. Ait olduğum yerde kapalı toplum konumunda yasama zorunluluğumdan. Kendi ulkemde Ermeni sözcuğunun kufur gibi kullanılmasına karsın orada Ben Ermeniyim diye bağırabilme özgurluğu etkiliyor insanı. Turkiyeli ve Ermenistanlıları kıyaslamaya kalkınca ise çok sasırıyor insan. Çunku iki ulke halkı aslında yapı olarak birbirlerine çok benzemekteler. Baska hiçbir 'iki halk' birbirine hem bu kadar yakın hem bu kadar uzak değildir sanırım.

Turkiye-Ermenistan iliskileri denince akla çok zaman Turkiyeli Turkler ve Ermenistanlı Ermeniler geliyor. Peki, Turkiye Ermenilerinin buradaki yeri nedir? Ne gibi önyargılara maruz kalıyorsunuz?

Turkiye Ermenilerinin Turkiye-Ermenistan iliskilerindeki yeri; Turkiye Turklerininkiyle aynı. Ama bunu yalnız biz biliyoruz. Kimse bilmek istemiyor. Sanırım tarihi bilgisizlikten, eğitimsizlikten. 21. yuzyılda hala Siz bu ulkeye nereden geldiniz? sorusuyla karsılasmanın nedeni bilgisizlik değil mi? Önyargılara gelince... Bu durum bizim için çok zorlayıcı ve de aynı zamanda kırıcı... Burada hain Ermeni, orada hain Turk olmak kolay mı? İki ulke halkı birbirine yaklasıp, birbirini tanımaya çalısmadıkça ve de Yok aslında birbirimizden farkımız olgusunu göremedikçe, onlar önyargıdan biz de arada kalmaktan kurtulamayacağız.

Ermenistan geziniz size ne kattı? Kitabınız hakkında ne gibi yorumlar alıyorsunuz?

En azından Ermeniler'in geçmiste ne buyuk bir uygarlığa sahip olduklarını gördum. Anadolu'da Ermenilerden kalan her izin silinmeye çalısılmasından bunu bu kadar net görmek mumkun değil. Orada karsılastığım insanlar, yasadığım bire bir iliskiler de bana insanlar arasında sevgi ve hosgöruyle çözulemeyecek hiçbir sorun olamayacağını bir kez daha gösterdi.

Kitabım hakkında aldığım yorumlar değisik. Genel olarak olumlu... Ortak kanı keyifle okunduğu... Hatta Ermenistan'ı çok merak ettim, ilk fırsatta gitmek istiyorum diyenler var. Ama etkilenmeler çesitli. Kimi ağladım, kimi guldum, kimi bozuldum dedi. Açık yurekliliğimden duygulananlar da oldu, açık sözluluğume bozulanlar da. Derinindeki sevgi mesajını alanlar çoğunlukta olmakla birlikte, her bir elestirimin ya da mizahi yaklasımımın satır aralarında açık bir sahiplenme ve koruma duygusu olduğunu fark edemeyenler de oldu. Bana sorarsanız bu gune kadar Ermenistan hakkında bu kadar açık ve önyargısız yazılan ilk kitap bu.

Ortak acılar paylasılmalı; olmayanlar anlamaya çalısılmalı
Kitabınızda hergun Turkiye-Ermenistan sınırını geçerek Turk arkadaslarıyla balık avlamaya giden bir Ermeni adamı anlatıyorsunuz. Sizce Turkiye-Ermenistan sınırı ne anlama geliyor?

Ben kitapta da anlattığım gibi tıpkı buna benzer bir olayı Kusadası ve Samos arasında da yasamıstım. Bu gösteriyor ki sınırlar daima devletler için bir anlam ifade ediyor, halklar için değil. Turkiye Ermenistan arasındaki sınırı bu derece tabulastıranlar da devletler değil mi? Bence sınırların anlamı halklara sorulmalı.

Turk-Ermeni iliskilerindeki sorunlar siyasi, tarihi ve insani bir boyut tasıyor. Sizce iki toplum iliskilerinin tekrar normale dönmesinde atılması gereken ilk adım nedir?

Her turlu iliskideki sorunlar önce insani bir boyut tasımalı. Diğerleri sonradan gelir. Bence ilk adım yurekleri avuçlara almaktır. Sevgiyle uzatılan bir yurek her soruna çaredir. Sonra iletisim baslar. İletisim iliskiye dönusur. İliski ise birbirini tanımayı sağlar. İki toplum birbirini tanımalı. Benzer yanlar fark edilmeli. Ortak acılar paylasılmalı. Ortak olmayanlar anlamaya çalısılmalı. Geçmise takılıp kalmak yanlıs... Yasananlar yasanmıstır. Yok saymakla zaten yok edemezsiniz. Ama isterseniz unutabilirsiniz, barısabilirsiniz... Sindirebilirsiniz. Geçmisi, gunle harmanlayıp geleceğe uzanabilirsiniz.

Son dönemde iki ulke arasında iliskilerin normallesmesine yönelik adımlar atılıyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz? İliskileri tekrar normallesebileceğine inanıyor musunuz?

İki ulke arasındaki iliskilerin normallesmesine yönelik adımlar, geçmisle ilgili ön kosullara dayandırılmamalı. Gunun sartlarına odaklanılmalı. Dunya değisiyor. İnsanlığın genel anlamda bir gelecek endisesi var. El ele verebilmek en doğrusu değil mi? Özellikle birbirine çok yakın olan ulkeler... Ben bir gun bunun olabileceğine inanıyorum... Ama korkarım pek da kısa surede değil.

Kitabınızı bu sureçte nasıl konumlandırıyorsunuz? Kitabınız için çeviri tekliflerine açık mısınız?

Bu surecin basında kitabım kuçuk bir adım sayılabilir. İlk kez bir Ermeni açık yureklilikle her turlu önyargıya karsı çıkarak Ben Turkiyeli bir Ermeniyim, Ermenistan benim vatanım değil diyor. Ama aynı zamanda orada da karsılastığı önyargıya rağmen ne kadar duygulandığını, etkilendiğini ve sevdiğini itiraf ediyor. İki toplumun birbirlerine ne kadar benzediklerini vurguluyor. Açın sınırları, açın yurekleri... Dokunun birbirinize sonrası kendiliğinden gelecektir demek istiyor. Umarım hiç olmazsa bir kıvılcım etkisi olur.

Kitabım için çeviri tekliflerine tabii ki açığım. Kimilerince tepkiyle karsılasacağını bilerek, özellikle ne burayı ne orayı hiç görmeden, bilmeden oturdukları yerden, sırf geçmise takılarak ahkam kesen diaspora Ermenilerinin okumalarını, Turkiyeli bir Ermeni'nin duygularını anlamalarını isterim.(BM/Eu)

* Barıs Mumyakmaz'ın hazırladığı dizide cuma gunu: Bir Elçi İs kopnseyi





Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+