29 Ekim 2009
10 Ekim de Ermeni-Turk iliskilerini normallestirmeye yönelik protokoller imzalandı, 14 Ekim’de ise çok beklenen, birçok tartısmalara, yorumlara, kimi guçler tarafından da siyasi menfaatlere zemin olusturan Dunya Futbol Eleme Karsılasamaları Turkiye-Ermenistan rövans karsılasması Bursa’da yapıldı. Turkiye ve Ermenistan’ın kendi alt gruplarından çıkamıyacakları için, spor anlamında az ilgi uyandırmaktaydı. Siyasi anlamda tabii ki önemi vardı ve özellikle Turkiye için ciddi önemi vardı. Sportif önemi vurgulamak ve Turkiye’de gerçeklestirilen organizasyon çalısamlarını yakından görmek uzere UEFA Bsk. Michel Platini Bursa’yı ziyaret etmisti. Turkiye için komsularıyla sıfır problem’ siyasetine sadık, misafirperver ve Avrupa standartlarına uygun, bir ulke olarak görunmek önemliydi. Ancak Turkiye’nin Dısisleri bakanının ifade ettigi gibi, Ermenistan da bu siyaset içinde yer almaktaydı. Turkiye hemen hemen tum dogrudan komsularıyla iliskilerini duzeltmeyi basarmıs ve sadece Ermenistan kalmıstı. Bursa’daki karsılasma, kendi iyi niyetini kanıtlamak iyi bir fırsattı. Turk yönetim çevreleri, karsılasmadan birkaç ğun önce Bursa’ya gelen Ermenistan Futbol Milli Takımı ve Ermeni heyetinin sıkı bir guvenlik altında olmaları, Bursa ve Bursa’lıların misafirperverliğini göstermek için herseyi yaptılar. Bursalılar da kendi paylarına misafirperverlik ve Ermeni konuklara yönelik saygıyı gösterme fırsatına sahip oldular. Maçtan bır kaç gun önce gelen Ermeni gazeteciler Bursa Valisi sahabettin Harputten çok memnun kaldı. Özellikle Bursa Emniyeti çalısanları Levent Akbuga, Abdullah Bozdemir ve diğerlerini, ki sadece Ermeni heyetinin guvenliğini değil, aynı zamanda Ermeni heyetinin karsılastığı farklı problemlerin asılmasında da yardım ettiler. Böylece onlar Turk polisinin onurunu yuksekte tuttular ve örnek bir polis portresi çizdiler.
Dunya’da kabul edildiği ve Turk yöneticilerin belirttiği gibi, futbol karsılasması sadece sportif bir etkinlik ve dostane bir ortamda gerçeklesmeli. Ancak Turkiye ve Azerbaycan’daki bazı guçler öyle dusunmuyordu. Sanki karsılasmadan gunler evvel Ermenistan’a karsı ciddi savas islemlerine hazırlanıyorlardı. Onlar Ermenistan devlet baskanının Bursa ziyaretine karsı, Ermeni karsıtı çağrılar esliğinde bir imza kampanyası duzenlediler. Bilindiği gibi bu etkinliklerde, Azerbaycan’lı kuruluslar aktif rol oynadılar. Ermeni karsıt bu sözde koalisyon, 15 bin Azerbaycan bayrağı basılması dusuncesini ortaya çıkardı. Azerbaycan-Turkiye’deki belli guçler, Bursa’da temelsiz ve suni bayrak krizi ortaya çıkarmayı basardılar. Turkiye basbakanı Recep Tayyip Erdoğan, maçın baslaması öncesinde, Azerbaycan bayraklarının yasaklanmadığını açıklamıs, Bursa valisi de aynı sekilde, karsılasmaya istenilen bayrakla girilebileceğini belirtmisti. FIFA’nın son anda sahaya Azerbaycan bayrağı sokulmasını yasaklamasına rağmen, yaklasık 300 Azerbaycan bayrağı stadyumda bulunmaktyadı. Bursa Stadyumu’nda azerbaycan bayraklarının varlığını, Baku’de bulunduğu esnada, Turkiye Dısisleri bakanı Ahmet Davutoğlu da teyid etti. Bursa’da Ermeni heyetinin kaldığı otel karsısındaki kuaför dukkanında Azerbaycan bayrağı asılıydı ve hiçbir Turk polisinin bunun kaldırılması için ısrar etmediğini de vurgulamak gerekir. Fakat butun bunlar Azerbaycan için azdı. Sanki Azerbaycan Ermenistan’a karsı savas istiyordu. Ve savasın olmadığını görunce Turkiye karsıtı histeri basladı. Azerbaycan buyuk abisi Turkiye’yi, kendi menfaatlerini dikkate almamakla suçladı. Azerbaycan Turkiye’nin, yıllardır uluslararası baskı ve elestirilere tabi kaldığı, Azerbaycan uğruna 1993 yılından bu yana Ermenistan’ı ablukaya aldığını sanki unutmustu. Azerbaycan, Turkiye’nin uzun yıllar ve her fırsatta Azerbaycan’ın menfaatlerini temsil ettiğini sanki unutmustu. Azerbaycan, aralarında uluslararası farklı teskilatlarda Azerbaycan tarafının sunduğu her Ermeni karsıtı belgeyi destekleyen Turkiye’nin zaten uzun yıllardır Karabağ sorununu Azerbaycan menfaatine çözmeyi denediğini sanki unutmustu. Ve butun bunlardan sonra Azerbaycan buyuk abisine su yanıtı verdi: Bursa’daki karsılasamanın baslaması öncesinde baku’de Turkiye cumhurbaskanı, basbakanı ve dısisleri bakanının resimlerini yaktılar. Her fırsatta Azerbaycan’ın menfaatlerini önemseyen insanların resimlerini yaktılar. Bursa’daki karsılasma sonrasında, 1918 yılında Baku’nun kurtarılması için mucadelede sehit dusmus Turklerin anısına ithafen Turk sehitliğinden Turk bayraklarını kaldırdılar.
Turkiye’de Azerbaycan yönetiminin bu adımlarını algılayamıyorlardı. Davutoğlu ise benzeri acı gerçekliğe inanmıyarak, bayrakların onarım amacıyla kaldırıldığını ve yerine konacaklarını hemen açıklamıstı. Ancak bunu Baku Turk elçiliğine ait Diyanet İsleri binası önunden Turk bayrağının kaldırılması takip etti. Ve daha sonra ise bayrakların yururlukteki Azerbaycan yasası gereği kaldırıldığı ortaya çıktı; Davutoğlu benzeri bir yasanın Turkiye’de de olduğunu, ancak bunun Azerbaycan bayrağıyla ilgili olmadığını ve aynı sekilde Baku’de de Turk bayraklarının yabancı bayrağı olarak kabul edilmemesi arzusunu ifade etti. Turkiye basbakanı Recep Tayyip Erdoğan için bayrakların kaldırılması nahos bir surprizdi. Erdoğan Ermeni-Turk iliskilerinin normallesmesinden her bahsettiğinde, Azerbaycan menfaatlerini anıyor ve Azerbaycan menfaatlerinin bundan zarar görmeyeceğini tekrar ediyordu. Baku’de kaldırılan Turk bayraklarıyla ilgili olarak Turkiye basbakanı Recep Tayyip Edoğan Umut ediyorum Azerbaycan’da, Baku’nun kurtulusu için sehit olmus Turk askerlerine ithaf olmus alandan, Turk bayrağının kaldırılmasının ne anlama geldiğini anlıyorlardır. Azerbaycan halkının bununla ilgileneceğini zannediyorum’ diye vurgulamıstı. Azerbaycan’da, meydana gelen Turkiye karsıtı kampanyaya karsı çıkan guçler oldu. Ancak bunların protesto gösterileri, Azerbaycan polisi tarafından hızla dağıtıldı. Bursa’daki karsılasma, Azerbaycan’ın bölgede barısın tesisine yönelik yapıcı olmayan tutumuyla ve kendisine yönelik bu kadar çok sey yapmıs buyuk abi Turkiye’ye muamelesiyle de tarihe geçti.