Ermeni diasporası, Ermenistan hukumetinin Turkiye ile olan ve iki ulke arasındaki iliskileri onarıp neredeyse yuzyıllık husumeti sonlandırması beklenen tarihi anlasmayı imzalamadan önce tepki göstermeye baslamıstı.
Yurtdısında yasayan insanlar, daima anavatanlarında yasayanlardan daha vatansever durur. Bu kisiler genellikle her turlu uzlasma fikrine karsıdır, uç duruslara ve muhalif sloganlara saplanıp kalır. Kendi vatanseverlik tutkularını gözler önune sermek için anavatanlarında yasayan hemsehrileriyle tartısma çıkarır, onları yeterince savasçı ruha sahip olmamakla suçlarlar.

Neden kendi memleketinde ikamet etmeyen insanlar daha milliyetçi ve vatansever durur?

Ana sebep, risk ya da korkunun olmaması... Guvende hisseden insan, katı bir milliyetçi durus edinmekte daha rahattır.
Kıbrıs basınında yer alan en vatansever makalelerin, Yunanistan da, Britanya’da ve ABD’de yasayan Rumlar tarafından yazılmıs olması tesaduf degil. Atina’da, Londra’da ya da Melbourne’da yasayan birinin vatanseveri oynamak için hiçbir endisesi yoktur, çunku riske ettigi bir sey yoktur...

Ermenistan konusunda da göruyoruz ki, Turkiye ile olan anlasmaya en fanatik tepkiler ABD’den geliyor. Bu Ermeniler, kendilerini yoldas yurttaslarından daha vatansever hissediyorlar ve imzalanan protokolleri kuçuk dusurucu paçavralar olarak tanımlama luksune sahipler.

Kıbrıs’ta, Meclis Baskanı Marios Garoyian’ı ruhani lider olarak alan Ermeniler, anlasmalardan önce, Ermenistan Cumhurbaskanı’nı vatan hainliğiyle suçlayarak, kendi ultravatansever topluluğunu kurdu. Komik olan su ki, birkaç ay önce Garoiyan, Ermenistan parlamentosunda Turkiye karsıtı atesli bir konusma yapmıs, milletvekillerine vatanseverlik değerleri hakkında bir ders vermisti. Ancak öyle görunuyor ki onun numarasını Ermenistan’da anladılar ve ihtiraslı vatansever göruslerini görmezden geldiler...