04 Ekim 2009
İstanbul IMF-Dunya Bankası toplantıları maratonu yasarken, kalkıp Mardin e gunubirligine gidilir mi?
Özel uçakta, rahmetli Sakıp Sabancı’nın esi Turkan hanım, kızı Dilek Sabancı ve yegeni Guler Sabancı konuklarını karsılıyor.
Bir uçak dolusu insan Mardin’e doğru yola koyuluyoruz.
Mardin için 12 bin yıllık tarihe sahip, muze kent denir, var olan haliyle dunya turizminin gözdesi olduğu’ savunulur.
Tas ustune tas koymayınca, durup dururken turistler akın etmiyor.
Açılısına gittiğimiz Sakıp Sabancı Mardin Kent Muzesi ile Dilek Sabancı Sanat Galerisi, Mardin’in zenginliğine zenginlik katmıs, yerli-yabancı turistlere kapı açmıs.
Bu iki alanda yapılanlar sadece, Sabancı Vakfı’nın 7 milyon TL harcamasıyla da sınırlı değil, isin içinde alın teri var. Sakıp Sabancı Muzesi Muduru Nazan Ölçer, muzenin yaratılısında, galeride sergilenen Sakıp Sabancı Muzesi koleksiyonundan eserlerin seçilmesinde mesai harcamıs. Sabancı Vakfı çalısanları gunlerce, aylarca isin basında durmus.
Sakıp Sabancı hayattayken, İstanbul Valisi, Mardinli Muammer Guler kapısını çalıyor. Amacı memleketine bir seyler yaptırtmak’.
ÇEKuL Vakfı Prof. Dr. Metin Sözen ile hayalleri, belki sadece bir okul. Sakıp beyin ömru yetmiyor ama Dilek Sabancı ve Guler Sabancı’nın hamiliğinde is, 1645 metrekarelik restorasyon alanı, 1600 metrekarelik yeniden insa edilen alan ile dev bir sanat merkezi haline dönusuyor.
Mardin’in bir kent muzesi vardı. Ancak o muze sınırlı alanı, sınırlı arkeolojik eserlerin olduğu mutevazı bir muze.
Sakıp Sabancı’nın adını tasıyan muze ise daha kapısında insanı etkiliyor.
19. yuzyılın sonlarında Ermeni asıllı mimar Serkis Elyas Lole’nin askeri kısla olarak yarattığı binanın ana girisi incelikli tas isçiliğiyle dikkat çekiyor. Taç kapıyı çevreleyen kemerde, asma dalı, uzum salkımı motifleri, Mardin tasına islenmesi insanı buyuluyor. Giris kemerinin ustunde 2. Abdulhamit dönemi Osmanlı Tuğrası.
İki katlı bina yerli-yabancı turistlere bölge adına fazlasıyla bilgi veriyor.
Mardin’den ressam çıkar
Sakıp Sabancı Mardin Kent Muzesi ile Dilek Sabancı Sanat Galerisi’ni isin ustadı Raffi Portakal’ın rehberliğinde geziyorum. Muze, etnografik bir muze. Mardin ve çevresindeki halkın gunluk hayatını çok da guzel anlatıyor. Raffi Portakal bazı eserlerin önunde durup, mesela bir seramik vazonun önunde Bak” diyor, Mezopotamya kulturunun urettiği önemli eserlerden biri.”
Sonra bir alt kata iniyoruz, Dilek Sabancı Sanat Galerisi’ne... Açıkçası buyuleniyorum.
Turk resim sanatının önemli imzaları sergileniyor. Sakıp Sabancı Muzesi koleksiyonundan seçilen 47 sanatçının 75 eseri.
Raffi Portakal, Hikmet Onat’ın peyzajında durup kalıyor. Bu eserin Mardin’e getirilmesi bile yeterince radikal bir adım. İbrahim Safi, Abidin Dino, Cemal Tollu, Bedri Rahmi Eyuboğlu, Erol Akyavas, Komet, Ömer Uluç eserleri ziyaretçilerini belki de en çok Mardinli çocukları bekliyor.
Dilek Sabancı nitekim sunu söyluyor:
Galeri, belki Mardinli çocuklarımızın, kendi sergilerine ev sahipliği yapacak, çocuklarımıza dusler kurdurtacak, bir gun burada benim de eserlerim sergilensin’ diye onlara azim verecek.”
Sabancı’ya kucak açtılar, Vali Guler’e kızdılar
Sabancı imzası tasıyan muze ile galerinin açılıs törenindeyiz. Mardinliler akın etmis, törene, kokteyle. Çoktan sahiplenmisler belli ki. Sohbet ediyoruz.
Birisi sunları söyluyor:
Benim oğlum yedi yıldır dağda. Biz diyoruz ki, gelin bu kanı durduralım artık. Biliyor musunuz eskiden ben kahrolsun kapitalistler’ derdim.
simdi diyorum ki Allah razı olsun, Sabancı’dan. Sabancı’nın yatırımı bu bölgeye umut veriyor.”
İstanbul Valisi, hemserileri Muammer Guler’e ise tepkililer.
Sanat merkezi açıyorsun, niye siyaseti karıstırıyorsun” diyorlar.
Muammer Guler, 1949’da PTT memurunun sekiz çocuğundan ikincisi olarak doğdum. Bu topraklara borcumuz vardı” diye söze baslayıp,
TC vatandaslığı unvanı hepimize yeter de artar bile. Allah devlete zeval vermesin” dedi.
Konustuklarım da diyor ki, Bu söylem, korucuların eğitimsiz olanlarının söylemi.”
Törende Devlet Bakanı Mehmet Aydın ile Kultur ve Turizm Bakanı Ertuğrul Gunay da vardı. İki bakan da, siyaset koridorlarına girmeden Mardinlilere ve Sabancı’ların İstanbul’dan gelen konuklarına seslendi.