Turkiye nin en karanlık gunlerinden olan 6-7 Eylul olayları, hafızalarda guncelligini koruyor. 1955 yılında yasanan yagmalamanın ardından yuzlerce kisi İstanbul’u terk etti. uzerinden 54 yıl geçen olayların zemini, Ataturk’un Selanik’teki evine bomba konuldu haberiyle basın uzerinden hazırlandı.

1930 ile 50’ler arasında yapılan yasal duzenlemelerde, azınlıkların ekonomik alandaki etkinliklerinin önu kesildi. 1950’de ise Demokrat Parti’nin (DP) iktidara gelmesiyle, 2. Mesrutiyet döneminden beri surdurulen politikalarda değisiklik yasanmadı. DP, ekonomide liberal söylemlerine rağmen, İstanbul ve çevresinde oturan Rumların ve diğer azınlıkların elindeki sermaye gucunu millilestirmeyi planlıyordu. Butun bu gelismeler doğrultusunda 1955 Kıbrıs sorunu, DP’ye bu politikalarını gerçeklestirme olanağı verdi. Basında birbiri ardına çıkan haberler de, siyasal iktidarın amaçlarına hizmet ediyordu.

YAPILAN HABERLER DİKKAT ÇEKTİ
27 Ağustos 1955’te Hurriyet gazetesinde çıkan bir haber, Patrikhane’nin topladığı bağısları gizli yollarla Kıbrıs’a yolladığını ileri suruyordu. Yine aynı gazete, 3 Eylul gunu yaptığı haberde, Patrikhanenin Kıbrıs’a hangi yoldan yardım ettiğinin anlasıldığını belirtiyor ve Fener’in kendisine ait olup Kıbrıs’ta bulunan, önemli vakıfların gelirlerini Rum ilhakçılara bağısladığını kamuoyuna duyuruyordu. Hurriyet’in 30 Ağustos Zafer Bayramı tarihli baskısında ise, Rum vatandasların yersiz ve bos telasları’, Hadise çıkacağını zannedenler dun dukkanlarını kapadılar’ yönlu haberler de yapılmıstı.
KALABALIK HAZIR BEKLİYORDU
6 Eylul sabahı, gazeteler ve radyoların tek bir gundemi vardı: Ataturk’un Selanik’te doğduğu eve bomba koyuldu” Bu haberle İstanbul ve İzmir’de zaten gunlerden beri hazır halde bekleyen kalabalıklar, basta Rumlar olmak uzere azınlıklara yöneldi. Özellikle İstanbul’daki olayların boyutu ve etkisi daha buyuk oldu. 6 Eylul gunu baslayan eylemler, kısa surede yağma, tahrip ve saldırıya dönustu. 2 gun içinde İstanbul savas alanına döndu.
ÖLuM, YARALAMA, TECAVuZ…
7 Eylul gunu sıkıyönetimin ilan edilmesiyle duran olaylarda ortaya çıkan tablo çok ağırdı. 1004 ev, 4 bin 348 dukkan, 27 eczane ve laboratuvar, 21 fabrika, 110 lokanta ve kafe, 73 kilise, 26 okul, 5 spor kulubu, 2 mezarlık tahrip edilmisti. Saldırılar esnasında birçok Rum kadına da tecavuz edildiği ortaya çıkmıstı. Ayrıca olaylar sırasında 3 kisi öldurulmus, 30 kisi de yaralanmıstı. Olayların sonrasında yuzlerce kisi, Turkiye’yi terk etmek zorunda kaldı.

ÖZEL HARP DAİRESİ’NİN İLK SOMUT EYLEMLERİNDEN
Önceleri kendini Seferberlik Tetkik Kurulu’ olarak örgutleyen, ardından 1952’de NATO ve CIA denetiminde kurulan Özel Harp Dairesi’nin ilk eğitim ussunun Kıbrıs olduğu belirtiliyor. Özel Harp Dairesi’nin Turkiye’deki ilk somut eyleminin ise 6-7 Eylul olayları olduğu dile getiriliyor. Daha sonra yasanan birçok katliamın hazırlanısı ve sahneye konusu, 6-7 Eylul olaylarının tekrarı oldu. Maras, Çorum, Sivas, Malatya, Gazi olaylarında izlenen yol ve yöntemler 6-7 Eylul 1955’in birebir kopyaları olarak ortaya çıktı ve sadece rol alan kahramanlar, yöntem değisti, ancak hazırlanıs sureci hep aynıydı.