03 Eylül 2009
CHP Genel Baskanı Deniz Baykal, Turkiye ve Ermenistan arasında imzalanan protokole iliskin olarak Ermenistan'ın Azerbaycan'daki isgali sona ermedikçe Meclis'te onay vermeyiz dedi.
Baykal, Demokratik açılımla ilgili olarak, Gelinen noktada bu surecin, açılımın netice vermeyecegi ortaya çıkmıstır degerlendirmesinde bulundu.
CHP Merkez Yönetim Kurulu, Genel Baskan Deniz Baykal baskanlığında toplandı.
Alınan bilgiye göre gundemdeki konuların ele alındığı toplantıda Turkiye ve Ermenistan arasında imzalanan protokol de değerlendirildi.
Genel Baskan Deniz Baykal, protokolle Turkiye'nin yapacaklarının yazılı taahhut altına alındığını, ancak Ermenistan'ın Azerbaycan'da isgal ettiği topraklardan çekilmesine iliskin bir guvence vermediğini savundu.
Basbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuya iliskin Azerbaycan'a verdiği guvenceleri hatırlatan Baykal, gelinen noktanın bu guvence ile çelistiğini ileri surdu.
Protokolun TBMM'ye gelmesinin bir lutuf değil, uluslararası anlasmalar için Anayasal bir zorunluluk olduğunu ifade eden Baykal, Ermenistan'ın Azerbaycan'daki isgali sona ermedikçe Meclis'te onay vermeyiz diye konustu.
Baykal, Ermenistan'ın verdiği taviz gibi gösterilen hususların pratikte hiçbir anlamı yok. Önemli olan bizim verdiğimiz tavizlerdir. Bunların neye karsılık verildiği belli değil değerlendirmesini yaptı.
Toplantıda Demokratik Açılım çalısmaları ve DTP'nin dun Diyarbakır'da duzenlediği mitingi de ele alındı.
DTP'nin mitinginde surecin farklı bir noktaya geldiğinin ortaya çıktığını ifade eden Baykal, açıkça taleplerin kabul edilmemesi durumunda ayrısmadan söz edildiğini kaydetti.
Gelinen noktada Hukumet'in yanlıs politikalarının payının buyuk olduğunu iddia eden Baykal, Ön hazırlık yapılmadan ortaya atılan Kurt açılımı söylemi etrafında toplum bölunmeye baslamıstır dedi.
Baykal, Gelinen noktada bu surecin, açılımın netice vermeyeceği ortaya çıkmıstır. AKP dısında herkes bu surecin tıkandığını açık bir sekilde ortaya koymaktadır. Açılım hikayeleri, iddiaları sona gelmistir, ama bugun Turkiye dune göre daha çok ayrısmanın konusulduğu, insanların ayrısmadan korktuğu bir ulke haline gelmistir değerlendirmesinde bulundu