Berlin'deki Alman Bilim ve Siyaset Vakfı'nın Turkiye uzmanı Dr. Heinz Kramer, İsviçre nin arabuluculugu ile Turkiye ve Ermenistan yurutulen sessiz diplomasinin, tum girisimlerin kamuoyu önunde surdurulmesinden daha basarılı oldugunu belirtirken, bu sureçte çözumlenmesi gereken çok hassas iki nokta olduğunu belirterek bu noktaları Karabağ sorunu ve soykırım meselesi olarak sıraladı.

Heinz Kramer, Turkiye-Ermenistan yakınlasmasını Deutsche Welle’e değerlendirirken geçen yıldan beri yapılan çabaların nedeniyle mutabakata çok sasırmadığını belirterek, Gelismelerin Turk kamuoyunun gundeminden uzak kalması belki bir yerde iyi bile oldu. Zira ilkbaharda bazı politik çevrelerden, temaslar için pek de olumlu olmayan milliyetçi ve Ermeni karsıtı tepkiler gelmisti. Bu nedenle belki bu zaman zarfında yurutulen sessizlik diplomasisi, tum girisimlerin kamuoyu önunde surdurulmesinden daha basarılı oldu” seklinde konustu.

ABD’nin, Turkiye ile Ermenistan arasında bir uzlasma sağlanmasını istediğini, böylece Obama Yönetiminin Kongre'deki islerinin kolaylasacağını belirten Kramer, söyle devam etti:
ABD su anda Afganistan ve İran konusunda ayrıca Irak'tan çekilme planı nedeniyle Turkiye ile iyi iliskiler içinde olmaya çok önem veriyor. Bu noktada Ermenistan ile yasanacak bir gerginlik hiç de olumlu olmaz. Bu nedenle Washington, ilkbaharda yavaslamaya baslayan bu surecin tamamıyla kesintiye uğramaması için Ankara'yı surekli tesvik ediyor” dedi.

Ermenistan-Turkiye iliskilerinin ilerlemesi halinde, petrol ve doğalgaz konularında Azerbaycan Turkiye'ye eskisi kadar iyi davranmayacağı yönundeki bir soru uzerine Kramer, Bu sanırım anlasmaların içeriğinde ne olacağıyla doğrudan alakalı” dedi. Bu sureçte çözulmesi gereken gayet hassas iki nokta bulunduğunu kaydeden Kramer, bunları, Karabağ sorunu, diğerinin ise Turkiye'nin Soykırım”ın tanıması talebine nasıl cevap vereceği olarak sıraladı.
Soykırım” meselesinde önemli noktanın, Turkiye'nin Ermenistan ile olan iliskilerini kendi isteğiyle duzeltme girisiminde bulunması olduğunu ifade eden Kramer, Zira eğer Turkiye Kafkaslar ve Hazar Bölgesi'yle ilgili politik iliskilerinde daha rahat bir hareket alanı istiyorsa, Ermenistan ile olan iliskilerini belli bir duzene oturtmaması ona sadece köstek olacaktır. Bu sorunun ortadan kaldırılması, Turkiye'nin bölgeyle ilgili enerji politikası gibi konulardaki çıkarlarını da simdikinden çok daha olumlu etkileyecektir” değerlendirmesini yaptı.

Kramer, Turkiye-Ermenistan sınırı açılmadan Turkiye’nin AB’ye katılımının mumkun görunmediğini de savundu.