Dink cinayeti: 2 defa yerin dibine giriyoruz! - Haber Arşivi 2001-2011
17 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Ասակ / Ժամ : Երկրատես

Haber Arşivi 2001-2011 :

10 Temmuz 2009  

Dink cinayeti: 2 defa yerin dibine giriyoruz! -

Dink cinayeti: 2 defa yerin dibine giriyoruz!

Temiz bir vicdan ve saglıklı bir izan tasıyan; kısaca insan olan insanın yuregi daraldıkça daralıyor. İki yıl önce alçak bir saldırıyla öldurulen Hrant Dink in cinayet davası mahkemede her görulduğunde; tanıklar dinlendiğinde, cinayetin olus biçimi yeniden hatırlandığında 2 defa yerin dibine giriyoruz. Yerin yedi kat dibine girecek duygulara gömuluyoruz.

Esasen hafif sayılır.

Kelimeler kifayetsiz kalır.

2 defa yerin dibine giriyoruz tanımlaması; kara bir kayaya dusmus kus tuyu kadar etkisiz olur.

İki defa öluyoruz demeli.

İki defa kahroluyoruz.

İki defa kıyılıyoruz.

Sanki damarlarımızı kör bir testere ile iki defa kesiyorlar ve her seferinde bir acı ses; iki defa suçlusun, iki defa hatalısın, iki defa defolusun” diye yuzumuze bağırıyor.

***

Birincisi su:

Hrant Dink’in öldurulmemesi gerekirdi. Hrant Dink gibi bir insanın devletin guvenlik guçleri; jandarma, polis, valilik, MİT, Genelkurmay, Basbakanlık, Cumhurbaskanlığı; akla gelen tum devlet aygıtı tarafından, bir çocuğun ustune titrer gibi titreyen titizlikle korunması gerekirdi.

Tarihte yasanmıs.

Ve gelip bize yapısmıs bir hayalet, basımızın ustunde dolanıp duruyordu. Turklerin dedeleri Birinci Dunya Savası öncesinde, ittifak kurdukları Alman Genelkurmayı’nın önerisiyle; doğu cephesini sağlama almak için tehcir etme yolunu” seçmisti. Fransızlar’ın kıskırtması ile Ruslar’la isbirliği yaparak Turk askerini arkadan vuran Ermeni çetelerine yardımcı oluyorlar gerekçesiyle çoluk-çocuk-ihtiyar demeden Ermeniler’i tehcir etmisti. Trajedi yasanmıstı. İnsanlık dramı doğmustu. Hrant Dink, tehcirden 90 yıl sonra bir Turk vatandası olarak bu ulkede çocuklarıyla-esiyle-kardesleriyle yasamaya devam ediyordu.

Konusuyordu.

Yazıyordu.

Dusuncelerini yayıyordu.

Ne yazarsa yazsın; ister hosumuza gitsin, ister gitmesin. İster gerçeği söylesin, ister doğruyu çarpıtsın fark etmez. Hrant Dink’in korunması gerekirdi. Bu devlet, diyelim ki Basbakanı’nı 170 koruma ile Cumhurbaskanı’nı 180 iyi yetismis polisle koruyor. Hrant Dink’i 250 polisle, gerekiyorsa 500 polisle koruması sarttı.


***


Koruyamadı.

Öldurduler onu.

Bu, devletin ayıbı oldu. Hepimizin damarlarını kör testere ile kesecek duygusu veren bir buyuk utanma yukledi. simdi cinayeti isleyenlerin mahkemesi göruluyor. Ve cinayeti isleyenler ile onların varsa bağlantılarının ortaya çıkartılıp gereken cezaları alması konusunda; bir gecikme, savsaklama, katil zanlılarını ve bağlantılarını koruma, kollama, sımartma, onlara Hrant Dink gibi birinin katil zanlısı olarak değil sanki bahçeden erik çalmıs yaramaz çocuklar muamelesi yapma tablolarıyla karsılasıyoruz. Bu davada hukukun ince labirentleri ve Hrant Dink’i koruyamayarak cinayete kurban gitmesine göz yuman devlet burokrasinin kaba savsaklamalarıyla karsı karsıyayız diye bir izlenim doğuyor. İkinci defa yerin dibine giriyoruz. Dilerim bu izlenim yanlıs çıkar, yanılan ben olurum.

Aksi halde hafif sayılır.

Kelimeler yetersiz kalır.

2 defa öluruz.

2 defa kahroluruz.

2 defa kıyılırız.





Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+