Can Dundar in Mustafa’ filmine gosterilen tepkiler bazi kesimlerdeki ruh halini ve dunyayi kavrama bicimini gostermeleri bakimindan cok ogreticiler. Gulnihal Soydan Istanbul Barosu’na kayitli bir avukat. Film hakkinda suc duyurusunda bulunurken Ataturk’e Mustafa’ denmesinin bile hakaret oldugunu iddia ediyor: Ataturk’ten vasat siradan herhangi bir kisiden bahseder gibi Mustafa’ diye soz ediliyor. Hepimizin babasina Mustafa’ demek curetiyle ismini kisaltmak kabul edilemez bir saygisizliktir. Bu ulkenin bir avukati yani bir hukukcusu bakin daha neler soyluyor: Filmin muziklerini yapan Saraybosna dogumlu Goran Bregovic Ermeni asillidir. Ermeni soykirimi konusunda lobi calismalari yapildigi su gunlerde film icin bilincli olarak cimbizla secilmis kisilerden biridir. Ataturk’un karga kovaladigi sahnede Yorgo’ isimli Yunanli bir cocugun oynatilmasi Ata’ya saygisizliktir. Turk cocugu kalmadi da Yunanli bir cocuk Atamizi canlandiriyor.” Icinde yasadigimiz dunyada Ermeni dolu’ diyerek irk ve secere aramak irkcilik sayilir ve suctur. Goran Bregovic bir dunya vatandasidir. Insanligin yuz aklarindan birisidir. Galiba yurticindeki kafatasi arastirmalari bitti artik yurtdisina aciliyoruz. *** Ankara Cumhuriyet Savciligi uc ayri suc duyurusundan yola cikarak Can Dundar hakkinda Mustafa’ filmi nedeniyle sorusturma baslatti. Diger bir dilekceyi de iki bilim insani verdi. Onlar sayesinde bilimselligin temel sartinin yasakcilik oldugunu bir kere daha gormus olduk. Sigara ile Savas Dernegi kurucu uyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan ile Sigara ile Savasanlar Vakfi Onursal Baskani Prof. Dr. Orhan Kural’in Ataturk’un olum yildonumu olan 10 Kasim tarihli ortak suc duyurusu dilekcesinde su suclamalar yer aliyor: Ataturk Turk ulusunun yapiskanidir onderidir ornek kisisidir... Turklerin simgesel Atasi’na pofur pofur sigara ayrica duskun bicimde icki icirterek Ataturk’un sayginligi dusurulurken Turk gencliginin ornek aldigi kisi de manevi olarak oldurulmekte buna ek olarak Turkiye tarihinin en buyuk sigara reklami Ataturk kullanilarak yapilmaktadir.” Ataturkcu Dusunce Dernegi Cankaya subesi uyesi Ali Berham Sahbudak’in suc duyurusunda ise Ataturk’un kadinlara karsi asiri zaafi olan icki sofralarindan kalkmayan birisi olarak gosterildigi belirtildi. *** Ankara Cumhuriyet Savciligi’nin bu dilekcelerden yola cikarak sorusturma baslatmasi da isin bir baska ilginc(daha dogrusu ilginc olmayan) tarafi. Boyle giderse buna benzer iddialar nedeniyle dava bile acilabilir. Dramatik olan ne Can Dundar’in Mustafa’ filmi ne bir grup insanin 1915 Tehciri’nde yasanan acilar nedeniyle ozur dilemesi.’ Dramatik olan yeni bir cagda yasadigimizi icimize kapanarak ve kendi kendimize tabular ureterek bu dunya icinde kendimize yer bulamayacagimizi anlayamiyor olusumuz. Genelkurmay Baskanligi’nin 1915 yilindaki Ermeni Tehciri’yle ne iliskisi var ki olaya mudahil oluyor? Yeri geldigi zaman Osmanli’yi bir seriat devleti olmakla suclayip yeni ve modern bir cumhuriyet kurduklarini soyleyenlerin Osmanli Imparatorlugu’nun suclari’ konusunda devreye girmeleri ilginc. IP Basbakan’in aciklamasiyla kopmustu. Basbakan bir grup insanin 93 yil oncesine iliskin bir saptamada bulunmus ve bir vicdan muhasebesi yapmis olmalarini anlasilmasi zor derecede siddetli bir tepkiyle karsilamisti. Basbakan bu mantikla 6-7 Eylul 1955 tarihindeki olaylardan aci duyulmasina utanc duyulmasina sinirlenebilir. Ikinci Dunya Savasi sirasinda bu ulkenin gayrimuslim yurttaslarinin mulksuzlestirilip surgunlere gonderilmis olmasindan utanilmasina tepki gosterebilir. Ne dusunecegimize neye tepki verecegimize Genelkurmay’dan Basbakanlik’tan izin alarak mi karar verecegiz? Bazi devlet yetkilileri butun milletin butun yurttaslarin devletin kul’lari oldugunu saniyorlar. Yurttaslarin ne dusunmesini nasil dusunmesini gerektigini devletin burokratlari ve yoneticileri olarak kendilerinin kararlastirmalari gerektigini saniyorlar. Biz devletin yurttaslari” degiliz. Devletin milleti’ degiliz. Devlet bize hizmet icin kurulmus orgutlenmis bir aractir. Devletimizin eserlerinde Turkiye’yi konu alan dunya sanatcilariyla ilgili bir etnik arastirma komisyonu’ kurmasi da sasirtici olmaz. Devletimizin sanata yaptigi degerli hizmetlere ek olarak boyle bir acilimda bulunmasi hepimizi sevindirir.