Soykirim tartismasi hep nisan ayinin rutin gundemleri arasinda yer alirdi. Bir grup aydinin baslattigi Ozur diliyorum kampanyasi yuzunden sezon bu kez erken acildi. Ortalik toz duman. Cumhurbaskani Basbakan aydinlar diplomatlar medya parti liderleri hemen herkes tartismanin icinde. Bu girisim kimilerine gore demokrasinin delili; kimilerine gore ise ihanetin. Konunun erken gundeme gelmesi aslinda fena olmadi. Cunku bu yil Washington da yeni bir tablo var. Nisan ayinda soykirimi tanima sozu veren Obama Beyaz Saray da olacak. Kongre nin iki kanadi da Demokratlarin kontrolunde. Bu tartisma gecen yil guc bela onlenen soykirim tasarisina karsi alinacak tedbirlerin simdiden dusunulmesine vesile olabilir. Ama tartismanin ortaya koydugu daha onemli bir husus var. Malumunuz Turkiye nin soykirim tezine karsi en ileri teklifi konunun ortak bir tarih komitesince ele alinmasiydi. 3 yil once Basbakan Erdogan Ermeni lider Robert Kocaryan a bir mektup gondererek 1915 te yasananlari incelemek icin ortak bir komisyon kurulmasini resmen teklif etmisti. Buna gore sorunun kaynagi 1915 te yasanan olaylar hakkinda iki halkin farkli goruslere sahip olmasiydi. Tarihciler bir araya gelerek 1915 te gercekte ne yasandigini ortaya koyacakti. Bu sadece hukumetin veya AK Parti nin onerisi olarak kalmadi. 13 Nisan 2005 te soykirim gundemiyle toplanan TBMM de oybirligiyle yayinladigi deklarasyonla oneriye sahip cikti. Ancak muteber pek cok ismin de imzasini tasiyan Ozur diliyorum kampanyasi ve buna gosterilen tepkiler 1915 e iliskin sadece Turkler ve Ermeniler arasinda degil icimizde de ciddi yaklasim farklarinin oldugunu gosterdi. Kampanyaya destek verenler icinde de karsi cikanlar arasinda da saygin isimlerin olmasi sorunu daha girift hale getiriyor. Isterseniz 10 bini gecen imzacilar arasinda dikkat ceken bazi isimlere bakalim: Ali Bayramoglu Nilufer Gole Ihsan Dagi Cengiz Candar Atilla Eralp Enis Batur Omer Laciner Omer Madra Leyla Ipekci Huseyin Hatemi Oral Calislar Hasan Cemal... Bu isimleri hain diye nitelemek guc. Diger yanda Bunlar aydinsa ben aydin degilim. diyen muteber isim Hasan Celal Guzel var. Gorus ayriligi aydinlarla da sinirli degil. Cumhurbaskani nin bakisi ile Basbakan in tepkisi cok farkli. Bir yanda ozur dilekcesine imza koyan emekli Buyukelci Temel Iskit; diger yanda karsi bildiriyi imzalayan Sukru Elekdag Korkmaz Haktanir gibi emekli buyukelciler. Insanlarin birbirini hain veya fasist diye suclamaya basladigi bu bolunme toplumun dogrunun ne oldugu konusunda kafasini karistiracagi gibi Hrant Dink benzeri provokasyonlara zemin hazirlayacagi icin de cok tehlikeli. Ozur girisimini bircok acidan elestirebiliriz: Ermenilerin Dogu da sergiledigi vahsetin gormezden gelindigi; tarihte suclu aranirken bugun Karabag da yasanan trajediye deginilmedigi; asirlarca bir arada yasamis iki halkin karsi karsiya gelmesinde Bati nin rolunun goz ardi edildigi; ayni donemde milyonlarca Turk un de Kafkaslar dan Balkanlar dan sokuldugu; bu adimin Ermenistan la baslayan yumusamayi zora sokabilecegi; tartismali bir konuya kesinmis gibi yaklasildigi vb... Ama bu argumanlarin icerideki bolunmenin onlenmesine; disarida ise aleyhimize gelisen kanaati degistirmeye ne kadar yardimci olacagi tartismali. Bizce her iki sorunu cozmek icin atilacak en onemli adim Meclis in de onayladigi tarih komitesini bir an once kurmak. Komiteye Turkiye den Halil Inalcik Sukru Hanioglu Ilber Ortayli gibi seckin isimler katilir. Dunyadan da saygin tarihciler davet edilir. Ermeni tarihcilere de katilma cagrisi yapilir. Ancak olumsuz cevap verseler dahi komite calismaya baslar ve objektif bir rapor uretir. Bu adim hem uluslararasi toplum nezdinde samimiyetimizi ve cesaretimizi ortaya koyar hem de icerideki kafa karisikligini giderir. Gelinen noktada eski argumanlari tekrarlamanin faydasi yok. Uzerimize gelen dalgaya karsi etkili olmak istiyorsak proaktif olmaliyiz.