Azinlik Raporu Unutuldu -
Ne tuhaftir ki; Kaboglu ve Oran in Azinlik Raporu yargilanmalari nedeniyle tartisilamamis ve bir anlamda Rapor da yargilandigi icin kamuoyunda tartisilmasi unutulmustur”. Tuhafliklari icsellestirdik mi acaba? Yoksa cok mu unutkan olduk?
Ibrahim Ozden Kaboglu Devletin kurdugu Insan Haklari Danisma Kurulu baskanligini Baskin Oran da bu Kurulda Azinlik Haklari ve Kulturel Haklar Calisma Gurubu’nun Baskani olarak gorev yapti.
Her iki profesor de Kurula Devlet tarafindan secilmistir. Bu Kurul’da gorevlerini yaparken hazirladiklari Azinlik Raporu olarak bilinen Rapor” yuzunden haklarinda ceza davasi acilmistir.
Bu raporla halki kin ve dusmanliga tahrik etmek ve devletin yargi organlarini alenen asagilamakla suclanmislardir.
Ankara 28. Asliye Ceza Mahkemesi bilim insanlari hakkinda 10 Mayis 2006 da beraat karari verdi. Suclamalardan aklaninca beraat karari savci tarafindan temyiz edildi.
Yargitay 8. Ceza Dairesi Prof. Dr. Baskin Oran ve Prof. Dr. Ibrahim Ozden Kaboglu hakkinda Ankara 28.Asliye Ceza Mahkemesi tarafindan verilmis olan beraat kararinin bozulmasina” karar verdi. (Esas No: 2007/5222 Karar No: 2007/558 12.07.2007 Tarih)
8. Ceza Dairesi; Azinlik Raporu” ile saniklarin suc isledigi gorusundedir.
Rapordaki gorus ve yorumlar toplumun her katmaninda yanki bulacak irdelenecek ve insanlari kacinilmaz bicimde etkileyecektir”.
Etkilenmek tehlike yaratacak ve kamu guvenligi sarsilacaktir (!?)...
Yargitay 8. Ceza Dairesinin cogunluk gorusune gore; …Millet devleti olusturan unsurlardan biridir. Buradaki millet ulkede yasayan tum vatandaslarin olusturdugu bir topluluktur. Millet sozcugu alt kimlikleri red anlamina gelir demek; kamu duzeni kamu guvenligi acisindan tehlike yaratir. Etnik ve kulturel cesitliligi barindiran Turkiye de bu cesitliliklerden bir veya birkaci digerleri aleyhine one cikartilir veya daha fazla deger verilirse barisci toplumsal birliktelik temel degerleri yok olur. Boyle bir farklilik ayrimi yapmak toplumun bir kesimini diger kesimi aleyhine veya halki birbirine karsi kamu duzeni kamu guvenligi icin tehlikeli olabilecek sekilde dusmanliga veya kin beslemeye alenen tahrik sucunu olusturur”.
Yargitay 8. Ceza Dairesi; Raporda Turkiye de alt kimlik-ust kimlik ayrimi yapilmak suretiyle elestiri ve dusunce ozgurlugu sinirlari asildigindan suclama niteligi tasiyan ve kamu oyuna aciklanan rapor icerigiyle toplumsal tehlike boyutlarina ulasildigindan; Ankara 28.Asliye Ceza Mahkemesinin beraat ve dusme kararlarini yasaya aykiri gorerek cogunluk”la bozma karari vermistir.
Bu karara Yargitay Cumhuriyet Bassavciligi tarafindan itiraz” edilmistir.
Itiraz sayesinde; Yargitay 8. Ceza Dairesinin cogunluk” kararina karsilik tehlikeli bir donemecten donulerek Yargitay Ceza Genel Kurul karari ile hukuk ve adalet” temeline geri donulmustur.
Ankara 28.Asliye Ceza Mahkemesinin beraat karari onanmistir.
Aksi olsaydi bilim insanlarinin bilimsel raporlari ne kadar onemli olursa olsun ulastiklari sonuclari kamuoyuna nasil aciklarlarsa aciklasinlar goruslerini ifade ederken cok dikkatli olmak zorunda kalacaklardi.
Akademik bir calisma veya bilimsel bir rapor; bilimsel niteligine karsin once ceza tehdidini” asmak zorunda kalacakti.
Bu dahi yeterli olmayacak Raporu yazanlar ceza davasindan kurtulmak” icin belki de yargilanip aklanmak gibi bir surecten gececeklerdi.
Mahkum olurlarsa da; zaten bilimsel rapor ne kadar bilimsel olursa olsun sadece suc delili olarak kabul edilecekti.
Ne garip bir durum! Bilim ve yargi…Biri digerinin yazgisi veya yargisi olacak; belki de bilimsel bir raporun once yargi karari ile aklanmadan kamuya aciklanmasi bile mumkun olamayacak(ti)…
Yargitay Ceza Genel Kurulu Esas 2007/8-244 Karar 2008/92 ve 29.04.2008 tarihli kararinda ; saniklarin bilim insani ve akademisyen kimlikleri gozetilerek ve insan haklari konusunda yaptiklari gecmis calismalari nedeniyle Kurulda gorevlendirildiklerinin acik oldugu belirtilmistir.
Daha da onemlisi Bu nedenle hazirlanan raporun saniklari akademisyen kimlikleri nazara alindiginda bilimsel icerik tasidigi kuskudan uzaktir” tespiti ayrica onemlidir.
Yargitay Ceza Genel Kuruluna gore; Bilimsel icerikte olan ve yapilan gorev ile ilgili olarak hazirlanan raporun bu haliyle resmi gorusu sorguladigi suc teskil etmeyecek tarzda ve ifade ozgurlugu sinirliligiyla elestirdigi ve degistirilmesini onerdigi aciktir. Raporun iceriginde yer alan goruslere ve getirilen onerilerin benimsenme ya da reddedilme gibi degisik degerlendirmelere konu olmasi dogaldir. Ancak her ne kadar resmi gorusu sorgulasa ve Devletin Anayasa ile belirlenen temel gorusuyle yer yer celiserek bu dusunceleri redde yonelmek suretiyle degistirilmesini istese de yasada acik bir sinirlilikla ifade edilen farkliliklari yekdigeri aleyhine kin ve dusmanliga yoneltecek sekilde siddet icermedigi gibi herhangi bir kisi ya da zumreye anilan farkliliklar cercevesinde siddet tavsiyesinde de bulunmamakta tam tersine ulusal anlamda birligin onerilen bu duzenlemeler sonucunda gerceklesecegini bir dusunce aciklamasi olarak ortaya koymaya calismaktadir. Rapor siddet cagrisi icermemesi nedeniyle kamu duzeni” ya da kamu guvenligi” acisindan acik ve yakin tehlike tasimamaktadir”.
Yargitay Ceza Genel Kurulu karari bilimsel raporlar”in gelecegi acisindan cok onemlidir.
Ne yazik ki bilim insanlari ve yazdiklari Raporun yargida aklanma sureci cok uzun surmustur.
Zor zahmet aklanabilmislerdir.
Ne kadar tuhaftir ki; bu rapor onu yazan bilim insanlarinin yargilanmasi nedeniyle tartisilamamis ve bir anlamda Rapor” da yargilandigi icin kamuoyunda tartisilmasi unutulmustur”.
Tuhafliklari icsellestirdik mi acaba? Yoksa cok mu unutkan olduk?(FI/EZO)
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com