Turk Tarih Kurumu Baskani Yusuf Halacoglu bir konferansta dile getirdigi Turkiye de yasayan Kurtlerin Turkmen kokenli Kurt Alevilerin ise maalesef Ermeni kokenli olduguna dair sozlerinin medya tarafindan carpitildigini soyledi. Bir basin toplantisiyla sozlerine aciklik getirdi: Turkiye de Kurt yoktur demesi elbette ki mumkun degildi. Yalnizca kendine Kurt diyenlerin yuzde 30 unun Turkmen oldugunu soylemisti. Alevi Kurtlerin hepsi degil bir bolumu tehcirden kurtulmak icin kendini Kurt ve Alevi gosteren Ermenilerdi. Kimi PKK lilarin sunnetsiz cikmalari da bunu gosteriyordu. Alevi Kurtlerin bir bolumu icin maalesef Ermeni dir demesinin nedeni de buydu. Donenlerin bircogu da samimi degildi; zira bunlarin kilise kurma cabasinda olduklari biliniyordu. 1936-37 de devlet bu donmeleri ev ev tespit etmisti. Kendisinin de elinde (hicbir zaman aciklamayacagi) Ermeni donmeleri listesi vardi. Bilimsel bir calisma yapiyordu. Amaci Turk-Kurt catismasi cikartilmak istenen Turkiye de Turklerle Kurtlerin ne kadar kaynastigini gostermekti. Ustelik Herkes kendi kimligini ogrenme hakkina sahiptir. Herkes ne hissediyorsa odur. diyordu. DTP ve Alevi dernekleri Halacoglu nun sozlerini irkcilik ve boluculuk olarak nitelemekte gorevden alinmasini istemekte ve hakkinda suc duyurusu yapmakta yerden goge haklidirlar. Halacoglu bilimsel olarak gecerli ve demokratik bir toplumun gereklerine uygun olan Herkes kendini ne hissediyorsa odur ilkesine gercekten inaniyor olsaydi resmi kimligiyle ne bu tur arastirmalara girisir ne de bu tur beyanlarda bulunurdu. Evet demokratik bir ulkede Herkes kendini ne hissediyor ise odur... Yurttaslar istiyorlarsa kendi kokenlerini de arastirabilirler. Ama demokratik bir ulkede devlet yurttaslarinin dinsel ya da etnik kimlikleriyle kesinlikle ilgilenmez; farkli dinsel inanclarin ve etnik kimliklerin hepsine saygi gostermek ve hepsine esit davranmak zorundadir. Yurttaslarinin dinsel etnik ya da irksal kimliklerini arastiran ve bu temelde ayrimcilik yapan devletler irkci ideolojilerin hakim oldugu Nazi ya da fasist rejimlerdir. Halacoglu nun Alevi Kurtlerin bir bolumunun Ermeni asilli olmalarina dair iddialarini kimi PKK lilarin sunnetsiz cikmalariyla temellendirmesi PKK Ermeni orgutudur seklindeki mahut iddiayi hatirlatmaktadir. PKK kotudur cunku Ermeni orgutudur cunku Ermeniler kotudur mantigina dayanan bu iddianin butun Ermenileri bu arada Turkiye nin Ermeni kokenli yurttaslarini asagiladigi icin irkci bir nitelik tasidigi TCK 216 uyarinca suc olusturdugu ortadadir. Halacoglu nun beyanlarinin en vahim olan yonune Ismet Berkan Radikal gazetesinde cikan Azinliklar Tali Komisyonu ne yapti? baslikli yazisinda (23 Agustos) dikkat cekti. Kisaltarak aktariyorum: Yakin zamana kadar icinde MIT Icisleri Bakanligi Vakiflar Genel Mudurlugu ve Disisleri Bakanligi nin temsilcilerinin bulundugu bir komisyonun adiydi Azinliklar Tali Komisyonu. Baslica gorevi gayrimuslim azinliklara hayati zehir etmek ve kacip gitmelerini saglamakti. Bu komisyon iyi is yapti ve gayrimuslim azinliklar cok azaldi... Ancak belki de devletimiz surulmekten ya da oldurulmekten kurtulmak icin Islam i secen Ermeni aileleri takip etmeye devam etmistir... Halacoglu devletin 1936 da bu donmeler le ilgili bir calisma yaptigini kendisinin de bu calismalari guncelledigini soyluyor... Sakin bu liste devlet memuriyetine silahli kuvvetlere giris veya yukseliste bir rehber gibi kullaniliyor olmasin?... Devlette guvenilir ve guvenilmez etnik kimliklerden soz edildigi Ankara da cok bilinen sir lardan biri... Bunlari bu ulke gercek bir demokrasi oldugunda devlet de hesap verir oldugunda ogrenebilecegiz ancak. Turk Tarih Kurumu nun basina demokratik ilkelere bagli ustun mesleki nitelikleri haiz saygin bir tarihcinin getirilmesi zamani geldi geciyor. Yeni hukumetin ilk sinavlarindan biri bu olacak