Su yaziyi yazmaya otururken Caglayan daki miting butun hiziyla surmekte. Buyuk bir kalabalik bayraklarla kizila kesmis meydanda uzun zamandir yasanmamis bir birlik ve beraberlik coskusu buyutuyor. Dun gece yarisindan epeyi sonra bir televizyon kanalina baglanan kimi profesorler mitingin ruhuna dair heves kiskirtan aciklamalarla cagrida bulunuyordu. Sozgelimi mitingin duzenleyicilerinden Ataturkcu Dusunce Dernegi Baskan Yardimcisi Nur Serter soyle haykiriyordu: Ne mutlu Turkum diyene demek neredeyse suc olmusken Ne mutlu Kurdum ya da ne mutlu Ermeniyim demek insan haklari ve demokrasi diye yutturuluyor. Bir Turk vatandasi olarak bir ulusalci olarak TSK ya sukranlarimi sunuyorum. Ne mutlu Turkum diyene demekten onur duyanlari meydana cagiriyorum. TUMOB Baskani Prof. Alpaslan Isikli hazrlandiklari numayise miting demenin hafif kacacagindan dem vuruyor Turk ordusunun halkci oldugundan bizim ordumuzun emperyalizmi rahatsiz eden yaniyla one ciktiginin altini ciziyor. Herkeste bir seferberlik ruhu taskin bir heyecan ve her agizda emperyalist kusatmaya karsi sahlanma vaazlari. 14 Nisan la baslayan surecin Mutareke medyasi tarafindan gormezden gelinmesine karsi bir ofke. Mitingin cagricilarindan saygin bilim insani Turkan Saylan da muhtira sonrasi TSK ile ayni gorusu paylastigini soyluyor. Miting meydaninda Ne ABD ne AB bagimsiz Turkiye slogani digerleri arasindan siyriliyor. Herkes tam bagimsizliktan soz ediyor. Emperyalizme sovuyor. Emperyalizme bagliligiyla tel in ediyor hukumeti. Bu mitinge katilip emperyalist kusatmaya hayir dedigini sananlar her kim olurlarsa olsunlar askerin muhtirasindan memnun gorunuyor. Ordusuyla gurur duyan Cumhuriyet bekcileri olarak devletin yaninda olmanin verdigi guvenceyle belki de hayat boyu duslemis olduklari bir varolus ani yasiyorlar. Kendilerinde vehmettikleri buyuk guc karsi ciktiklari seytanin salyasiyla besleniyor. Lâkin anlamasi mumkun degil. Emperyalist kusatma ne zaman basladi. AKP nin bu kusatmadaki rolu ne kadar? Solgun bir Bulutsuzluk Ozlemi nin bitkin Acil Demokrasi sarkisiyla cosarken istedikleri demokrasinin guvencesi kimdir? Oncelikle o demokrasinin tanimi nedir? Darbecilik hevesi ayyuka cikmis bir pasa emeklisi Senuygur un ardinda Tandogan da cosan gercek demokratlari ruyalari mi zehirledi? Son muhtirayla yine dusman olanlari ve hep dusman kalacaklari isaret eden silahli kuvvetlerin tam bagimsizlik tan anladigiyla ortusuyor mu onlarinki? Acil demokrasi diye haykirirken ordunun belirledigi dusmanlara karsi bir sahlanis mi amacladiklari? AB ye karsi onerdikleri nedir? Insan haklarindan yakinan bir dille Kurt-Ermeni yi isaret eden sivri tirnaklariyla nasil bir dunya tasavvurunun militanlari bu meydani dolduran kalabalik? Sanli Turk ordusunun ABD ile birebir baglantili varolusu hakkinda soyleyecekleri var mi? ABD ve kucuk hempasi Israil le milyarlarca dolarlik alisveris iliskisi icinde olan komutanlari ABD de egitim goren NATO nun bekci gucu ordumuz bu meydanda hamasi hickiriklar milli ihtilaclar icinde ABD ye atip tutan emperyalist kusatmadan yakinanlar karsisinda ne hissedecektir? Demokrasi talebini haykiran bu kalabalik Cumhuriyet in tarih boyunca en buyuk tehdit altinda olduguna inaniyor. Iskencelerin gozaltinda kayiplarin calisan haklarinin askiya alinmasinin her turlu baski ve ayrimciligin Cumhuriyet degerlerine birer tehdit oldugunu dusunmemis olsalar gerek bayraklarina sarinip firladiklarini hatirlayanimiz yok. Insan haklari esitlik vicdan ozgurlugu Cumhuriyet in ilkelerinden degil mi yoksa? Halkci ordumuzun darbelerinin katlettigi canlari gasp ettigi haklari bir yana biraktik diyelim simdi korktuklari irtica tehlikesi nin temellerini atan da o darbeler olmadi mi? O meydanda bayrak sallayanlarin hepsi gece yarisi muhtirasiyla devreye giriveren TSK ya sukranlarini sunan miting duzenleyicisi profesorun demokrasi anlayisini paylasiyorsa gercekten halimiz hal degil. Paylasmayanlar varsa bu platformun sivilliginden nasil emin olabildiklerini orada ne aradiklarini sormak da boynumuzun borcu. Taksim in zamanidir Yarin 1 Mayis. 1977 yilindaki katliamin 30. yildonumu. Taksim 30 yildir 1 Mayis gosterilerine kapali. DISK KESK TTB TMMOB siyasi partiler sivil toplum orgut temsilcileri sanatcilar aydinlar yazarlar 1 Mayis 1977 katliaminin suclularinin yargilanmasi TBMM de Meclis Arastirma Komisyonu kurulmasi ve emegin bayrami olarak ilan edilmesi resmi tatil olmasi icin Taksim meydaninda olacaklarini acikladi. Unuttuysak hatirlayalim. 1977 1 Mayis i tarihe Kanli 1 Mayis olarak gecti. Basta Taksim Meydani ndaki otelin kimi katlarindan olmak uzere cesitli yerlerden yaylim atesi acilmasi sonucu cikan panikte 34 kisi oldu. Solcularin birbirini yok etme cabasi olarak gosterilmeye calisilan bu katliamin derin failleri her zaman oldugu gibi daha da rutbelenmis daha da guclu ve dokunulmaz devam ettiler yollarina. Istanbul Sikiyonetim Komutanligi 1979 yilinda 1 Mayis kutulamalarini yasaklamakla kalmayip o gun sokaga cikma yasagi ilan etti. Yasagi kiran TIP lideri Behice Boran DISK Genel Baskani Abdullah Basturk ve TSIP lideri Ahmet Kacmaz ile cesitli sendika baskanlari ve yoneticileri gozaltina alindi. 1980 de her turlu gosteri sikiyonetim tarafindan yasaklandi. Yine sendikacilar ve cok sayida gosterici gozaltina alindi. 12 Eylul darbesiyle birlikte 1 Mayis kutlamala-rina yine suresiz olarak yasak getirildi. 1981 yilinda da daha once Bahar Bayrami adi altinda genel tatil gunu ilan edilmis olan 1 Mayis isgunune cevrildi. Her tur bayramligindan soyundu. Darbe mantigi dolambacli yoldan onlemler almaya uygun degildi dogal olarak. Bu konuda isbirligine davet edilen halka verilmis olan tatil rusveti de boylelikle geri alindi. Pasalar mumkun olsa Turk takvimini 1 Mayis siz yazdiracakti. 12 Eylul den sonra 30 ve 40 li yillarin iklimine donulmustu. Isci sinifinin varligindan soz etmek bile agir suc olusturuyordu. 1977 yilinin 1 Mayisi nda bilinmezler -bilinip de dile getirilemeyenler- dile getirilse de gercekligin resmi yorumuna asla sizamayacak olanlar listesinde saglam bir yeri olan uniformali-uniformasiz suikast timlerinin becerdikleri de Taksim Meydani ni iscilere-emekcilere mumkunse sonsuza dek kapatmayi hedeflemis bir komploydu. Nitekim olaylarin icyuzunun hicbir sekilde arastirilmamasi o gun meydanla toplananlarin kurban oldugunu kabul etme konusundaki isteksizlikten kaynaklaniyor. Isci sinifini sendikal ozgurluklerini alabildigine kisitlayarak dunyanin bicimlendirilmesi konusunda en ufak bir soz sahibi olma hakkindan uzak tutarak surdurulen savasin dilinde henuz bir degisiklik sezmek mumkun degil. Bir zamanlar meydanlara yuruyen isci sinifini capulcu surusu olarak adlandiran iktidarin simdiki sahipleri 1 Mayis kutlamalari icin Taksim i kapali tutarken o capulcu surusunun coktan zapturapt altina alinmis oldugundan en ufak bir kusku duymuyor. Istanbul Valisi Muammer Guner bu yil da 1 Mayis ta Taksim e kesinlikle izin verilmeyecegini acikladi. DISK Genel Baskani Suleyman Celebi Taksim in ne birilerinden korunacak alan ne de kurtarilacak mevzi oldugunu vurgulayarak Burada mac sonrasi gosteriler yilbasi polisler gunu kutlamasi protestolar yapildi. Alanin iscilere kapatilmamasi lazim. Mactan sonra Taksim de kutlama yapanlar izin mi aliyor?diye soruyor haliyle. Birkac yil once yazmistim: Simdi Sarachane Meydani nda sizin icazetinizi beklemeden toplanan binlerce insan daha da guclu ve kalabalik olarak dolduracak bir gun Taksim Meydani ni. Evet. Yarin isciler emekciler sizin dikte ettiginiz hayata kapilarini tuttugunuz dunyaya itirazi olanlar Taksim meydanina girecek. Polisleriniz de Sarachane de oldugu gibi efendice uzaktan izleyecek. Yarin bugundur.