Sevgili Hrant Burada isler bildigin gibi; kafalar karisik. Olaylar sirazeden cikti. Oysa baslangicta boyle degildi... Baslangicta insanlar birbirinden habersiz bir cagri bile beklemeden sokaklara dokuldu. Gunesli bir gunde gunese yurur gibi insanlar 1980 den beri ilk kez eylem yapilan Sisli-Taksim hattinda yuruduler. Senin ismini kendi isimleri yaparak Hepimiz Hrant Dink iz pankartlarini cicek bahcelerine koydular. Seni goturdukleri arabanin uzerine beyaz bir guvercin kondu bir de kacip gitmedi seninle birlikte insanlarin arasindan gecti. Biz onun sen olduguna inandik. Ne yapacaktik? Sonra butun televizyon kanallari senden soz etmeye konusmalarini yayimlamaya basladi. Bizim bakkal Yav ben bu adami neden hic tanimamisim? dedi Cok guzel adammis! Bir suru insan bunu dedi biliyor musun? Eski azap Seni hic tanimayan insanlarin seni goturen arabanin arkasindan yurumesi var sonra. Yuruyenler vicdandan soz ediyordu Hrant tipki senin gibi. Seni Ermeni meselesini hic bilmeyen belki de hayatlarinda tek bir Ermeni ahbabi olmayan insanlarin bir anda sokaklara dokulmesinin altinda nasil eski ve derin bir azap yatiyordu? Bilmedigimiz bir sey mi vardi icimizde eskiye dair? Insanlar bu ulkede farkli olana yapilmis kotuluklerin ardindan sabirlarinin son haddindeymisler de sen gidince butun sular tasmis gibiydi. Orada uzerine uzun uzun dusunulmesi gereken bir duygu vardi. Paris te Ermeni-Turk iliskileri uzerine dusunen Psikanalist Helene Piralyan bana Siz surekli suclaniyorsunuz. Suclanmaktan travmatize oldunuz ve artik gecmiste olan seyleri hic konusmak istemiyorsunuz. Oysa siz de 1915 te olanlardan dolayi bilincaltinizda vicdan azabi cekiyorsunuz demisti. Senin ardindan yururken aklima bunlar geldi. Bunlari yazacaktim Hrant. Bunlari yazacaktik. Yazmaliydik. Konusmaliydik. Ne ki oyle olmadi olamadi. Oldurtmadilar. Kafalari karistirmak icin ellerinden geleni yaptilar. Once Vay siz nasil Hepimiz Hrant iz dersiniz! ile basladi karisiklik sonra Hepimiz Turkuz nakaratiyla baglandi meselenin boynu bogulduk. Ardindan 17 yasindaki Ogun Samast in fotografi meselesi ortaya cikti. Nasil oldu bilmiyorum mesele hizla Kurtlar Vadisi atmosferine girdi. Simdi hangi jandarma gorevden alindi muhbir abi neciydi bunlari konusmaya basladik. Yipratmayiniz! Ustelik devlet baba guvenlik guclerini yipratmaya yonelik haberlere son aciklamasini yapmakta gecikmedi. Simdi de zanlinin elinde bayrakla hatira fotografi cektirmesi Turkiye nin imajini nasil bozuyor konusunu konusuyoruz. Biz artik seni konusmuyoruz Hrant. Senin ismin artik Ogun Samast la ilgili haberlerde cumle girisi olarak kullaniliyor: Hrant Dink cinayetinin zanlisi olan Samast... Ne oldu simdi Hrant? Bebeklerden katil yapan karanligi mi sorgulamis oluyoruz? Guneydogu daki savasin yoksullugun pompalanan milliyetciligin gencleri eli silahli ve kaybedecek hicbir seyi olmayan insanlar haline getirdigini mi? Etrafimizda en kafasi calisir buldugumuz adamlarin bile Ermenilere karsi derin bir irkcilik beslediginin senin gidisinle ortaya cikisini mi? Nicedir konusmayi erteledigimiz 1915 i mi? Icimizi vicdanimizi senin omrunce soyleyip durduklarini hic konusuyor muyuz? Bence onlar kazaniyor yine sevgili Hrant. Cunku butun meseleyi kendi camurlu arazilerine cektiler. Kursunlar kursun askerler ve karanlik adamlarin alanina. Biz oralara giremiyoruz sevgili Hrant. Girenleri olduruyorlar biliyoruz. Susuyoruz. Cunku susmadikca sira bize gelecek goruyoruz. ecetem@hotmail.com