Soyle yapalim diyorum: Dusunen kafasi calisan ortalamadan farkli dusunen her insana bir koruma verilsin. Mesela fark ettin ki dusunmeye basladin beyninde tuhaf bir kiprasma enteresan bir gri hucre kalkismasi var iste tam o anda hic geciktirmeden hemen savciliga gidilsin. Sayin Savci benim kafam calismaya basladi. Resmi ideolojinin ortalamanin fasizminin disinda birtakim seyler kaynasmaya basladi kafamin icinde. Sonradan siz de ben de zor durumda kalmayalim. Iyisi mi simdiden yanima bir polis arkadas verin densin. Boyle mi olacak? Bundan boyle bu memlekette dusunen her insan dusundugunu soyleyen her insan yaninda bir koruma gorevlisiyle mi dolasmak zorunda kalacak? Artik boyle bir komedi normallestirilmis olmali ki basindan beri Hrant a koruma verildi mi verilmedi mi bu tartisiliyor korunmasi gerektigi son derece normal bir yaklasimmis gibi sunuluyor. Peki ben simdi Ermeniler Kurtler veya dinle ilgili bir sey yazdigimda bastan savciya telefon mu etmeliyim? Savci Bey bosta koruma arkadas varsa yarina soyle bir yazi yazmayi dusunuyorum mu demeliyim? Diyelim ki bu komedi de memleketteki bircok baska komedi gibi gercek oldu. Beni kimden koruyacaklar? Kimlerden? Beyaz Berelilerden mi? Genc in yeni modasi Istiklal Caddesi nde Istanbul un tam ortasinda (dun gordum daha) derhal ve hizla yenilmemis icilmemis beyaz bere satislari patlatilmis. Hrant in katil zanlisinin giydiginin aynisi olan beyaz bere revacta. Star gazetesinin olayin ardindan attigi manset hakliymis: Katil zanlisi ve o zihniyet kahramanlastiriliyor bir yandan onaylaniyor ve satisa sunuluyor. Alan var ki beyaz bereler tezgâhlarda cogaliyor. Sokak Hrant in katili kim? sorusuna cevap veriyor: Kalabaliklar. Tirmandirilan soven milliyetci fanatik toplumsal ve siyasi iklim. Hep birlikte saga kayis. Ortanin solu diye baslanan yolda saga kaya kaya MHP ye yer birakmayan MHP yi daha saga iten ve nihayet BBP Genel Baskani Muhsin Yazicioglu na Biz ilimli kaldik. Bu cocuklar bizden daha radikal dedirten iklim. Dun Milliyet in basyazisinda sozu edilen iklim simdi beyaz berelerle taclaniyor. Bu duydugunuz koku fasizminin coktan dibi tutmus temcit pilavinin kokusu... Hrant mektuplari Hrant in gidisinden sonra guc bela yazdigim yazinin ardindan dort yuzun uzerinde elektronik mektup geldi. Neden soyluyorum bunu? Bu dort yuz e-postanin iki yuzunun Sen de yazdiklarina dikkat et! temali ve bol cinsel kufurlu asil milliyetci genclerden geldigini soylemek icin. Diger iki yuzunun bu olume uzulen bu cinayetin bir hikâyenin kotu sonu oldugunu hisseden bu memleketin artik ucurumun kenarinda bir ic savasin esiginde oldugunu dusunen insanlardan geldigini soylemek icin. Yani fifti-fifti idi yaziya gelen tepkiler. Ama bu memlekette biz fifti-fifti degiliz. Biz azinliktayiz. Fena halde azinliktayiz. 200 binin uzerinde insan yurudu Hrant in cenazesinde. Guzeldi. Ama unutmayin ki bu sayi Istanbul daki insanlarin % 1 bile degildi. Simdi cenazenin ardindan Aman milliyetcilige laf gelmesin diye yazilar yazanlar Hepimiz Ermeniyiz sloganinin yarattigi gevsemeyi verdikleri ayarla duzeltmeye calisan medya ve siyaset kahramanlari oturup dusunsunler. Kim vurulursa vicdana gelecekler? Kimler olurse bu memlekette tirmandirdiklari soven dalganin yarattigi kan revan iklimden dolayi sucluluk duyacaklar? Ne zaman suclu olduklarini anlayacaklar? Beyaz bere satisindan pay aldiklarini ne zaman itiraf edecekler?!