Dort gundur Stockholm de babasi Orhan Pamuk a eslik eden Ruya zarafeti ve guzelligiyle herkesi buyuledi. 15 yasindaki genc kiz uc dil biliyor rock dinliyor. Sanat tarihi okumak istiyor Tarih 11 Ekim 2006. Ruya okulda Fransizca dersinde. Bir kisa mesaj uyarisi... Acsin mi? Acsin. Onemli bir sey olmali. Gonderen annesi. Ve ekranda insanin nefesini kesen bir cumle... Dayanamayip sevinc icinde ayaga firliyor ve sinifin ortasinda bagiriyor: Babam Nobel i kazanmis! Sonrasi buyuk mutluluk... Telasli ama guzel bir kosturmaca. Son dort gundur Stockholm de babasi Orhan Pamuk a eslik ediyor Ruya. Herkesin ilgi odagi; zarafetiyle guzelligiyle yuzunden hic eksik etmedigi sicacik gulusuyle... Ruya 15 yasinda. Ozel bir okulda lise 1 ogrencisi... Fransizca Ingilizce Ispanyolca biliyor. Orhan Pamuk la birlikte katildigi protokollerde Akademi uyelerinden yabanci basin mensuplarina Isvec in edebiyat ve sanat dunyasina kadar cok sayida insanla bir araya geliyor. Nazik ama kararli bir uslupla uygun olan yabanci dille yanitliyor sorulari. Adini Kara Kitap tan almis Dersleri iyi. Bolumunu belirleyecegi onumuzdeki yil icin kararini vermis. Edebiyati sececek. Meslek secimi icinse henuz acele etmiyor. Ama buyuk olasilikla sanat tarihi uzerine egitim gorecek. Bu gercekten ruya gibi genc kizin adi ise babasinin basyapiti kabul edilen Kara Kitaptan geliyor. 90 Mart inda Kara Kitap ciktiktan tam 1 yil sonra doguyor Ruya. Dogumdan once bir turlu karar veremiyorlar adina. Istiyor ki Orhan Pamuk kendi kizi da tipki Kara Kitapin kahramanlarindan Ruya gibi annesine guzel esi Aylin Hanim a benzesin. Bu tip bir kader ortakligi kurgusuyla bebegin adinin Ruya olmasina karar veriliyor. Diledigi de oluyor Orhan Pamuk un. Bugun Ruya gercekten de annesi Aylin Hanim a benziyor. Sari saclar tirse renkli gozler sicak samimi ve akilli bakislar... Ama dogdugu an bir kucuk yanlis anlama yasiyor baba. Ruya yi ilk gordugunde tepkisi Aaa esmer bir cocugum oldu. Beklemiyordum Oluyor. Cunku her yeni dogan gibi saclari islak Ruya nin; Pamuk kizinin esmer oldugunu zannediyor. O kadar ki annesine Fare gibi esmer bir cocugumuz oldu diyor. Fena halde yanildigini sonradan anliyor tabii... Ruya annesine benziyor ama insan ona dikkatlice baktiginda Orhan Pamuk u da goruyor. Zaten Pamuk da soyluyor: Ona baktigimda kendimi goruyormus gibi oluyorum. Karakter ozellikleri birbirine benziyor baba kizin kimi fizyolojik ve biyolojik ozellikleri de... Uyuma sekillerinin bile ayni oldugunu soyluyorlar. Ruya tam da Orhan Pamuk un Oteki Renkler adli kitabinda anlattigi gibi: Kizim akilli ve zevk sahibidir. En iyi hikâyeyi benim anlattigimi hicbir kararsizlik gecirmeden soyler ve hafta sonlari sabahlari yanima uzanip hikâyesini ister. Kisilik sahibi oldugu icin de ne istedigini bilir. Sevdigi yerlerin uzatilmasini ister. Sevmedigi yerleri yuzume soyler. Ona hikâye anlatmak bu yuzden ayni anda hem yazmak hem de yazdigim cocuk olup okumaktir. Babami dinlerken agladim Ruya yla biraz zaman gecirince anliyorsunuz. Gorulur bir akli var. Kisilik sahibi ne istedigini biliyor; kararlarini kendi kendine verip sorumlulugunu ustlenebiliyor. Soylesi vermeyi reddediyor sozgelimi. Babasinin araciligi bile fayda etmiyor. Once onun ikna olmasi lazim. Oyle yasindan cok olgun diyerek gecistirilebilecek bir durum degil bu. Aslinda tam da yasini yasiyor Ruya... Rock ve klasik muzik dinliyor. Placebo Pink Floyd Nirvana ve AC-DC favorileri. Vivaldi ve Beethoven i seviyor. Piyano ve bateri caliyor. Tenis oynuyor. Babasiyla 10 gunde bir mutlaka sinemaya gidiyorlar. Haftada 1 ya da 2 DVD seyrediyorlar birlikte. Saglikli ve mutlu bir 15 yas... Ama su bir gercek: Yasina cok ozel bir bilinc eslik ediyor. Konusma gecesini anlatirken vaktiyle arkadas gibi olduklari dedesini anmadan gecmiyor: Cok duygulandim gozlerim yasardi. Cunku dedemin bu odule en cok sevinecek insanlardan oldugunu dusunuyorum diyor. Nobel li bir babanin kizi olusunu buyuttugu de yok bu arada. Ayaklari yerden kesilmis degil. Ama oyle bir Babamla cok gurur duyuyorum deyisi var ki tam o anda guzel gozlerindeki pirilti gormeye deger. Baba kizin arasinda klasik bir hayranlik iliskisinden soz etmek mumkun degil.. Cok yakin iki arkadas onlar. Bir sevgi iliskisi... Evet Ruya Orhan Pamuk un kizi. Turkiye nin Nobel li ilk yazarinin... Dogal olarak yuzune bakinca ilk bunlar geliyor akla... Ama fazlasi oldugu da kesin. Iyi yetismis farkindalik duygusu olan ne istedigini bilen naif ama kararli bir genc kiz o... Babasinin Nobel kazandirdigi ulkenin ihtiyac duydugu genclerdeki her sey var onda. Odulunu bugun kraldan alacak STOCKHOLM AA Nobel Edebiyat Odulu nu kazanan Orhan Pamuk onuruna Turkiye nin Stockholm Buyukelciligi tarafindan Isvecli politikaci diplomat yazar ve Isvec Akademisi temsilcilerinin katildigi bir ogle yemegi verildi. Pamuk Turkiye nin Stockholm Buyukelcisi Necip Eguz ve esi Senay Eguz un ev sahipligi yaptigi yemege kizi Ruya yla katildi. Pamuk a yogun ilgi gosteren ve Isvec Akademesi nde yaptigi konusmayi cok begendiklerini soyleyen davetliler yazarla fotograf cektirip kitaplarini da imzalatti. Nobel odul torenleri bugun Wolfgang Amadeus Mozart a ait eserlerin calinacagi konserle baslayacak. Daha sonra Nobel Komitesi Baskani Marcus Storch bir konusma yapacak. Fizik Kimya Tip Edebiyat Ekonomi ve Baris dallarindaki oduller ekimde aciklanan sahiplerine verilecek. Le Figaro dan Pamuk sayfasi SABETAY VAROL Paris Fransa da yayimlanan Le Figaro gazetesi Orhan Pamuk un Nobel konusmasina bir tam sayfa ayirdi. Fransiz roman yazari ve gazeteci Clemence Boulouque tarafindan kaleme alinan yazi Pamuk onuruna Buyukelci Necip Eguz tarafindan Turkiye nin Stockholm Buyukelciligi binasinda verilen resepsiyonu yansitan buyuk bir fotografla suslendi. Le Figaro odulle ilgili olarak Turkiye deki polemiklere ragmen Pamuk un buyukelcilik davetine gitmezlik etmedigini hatirlatirken Cunku her seye ragmen Pamuk un kendi dunyasinin odagi Istanbul olmaya devam ediyor dedi. Fotografin altinda ise Ermeni soykirimiyla ilgili aciklamasi sonrasi vatandaslariyla iliskileri seker renk ifadesi yer aldi. Yazida Pamuk un daha once acikladigi fikirlerine sadik kalmakla birlikte Stockholm de Ermeni meselesiyle ilgili sorulari gecistirmeyi tercih ettigine dikkat cekildi.