Sayin Bulent ARINC T.B.M.M. Baskani ANKARA - Haber Arşivi 2001-2011
26 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Նպատ / Ժամ : Լուսափայլ

Haber Arşivi 2001-2011 :

19 Ekim 2006  

Sayin Bulent ARINC T.B.M.M. Baskani ANKARA -

Sayin Bulent ARINC T.B.M.M. Baskani ANKARA

Sayin Meclis Baskanimiz Vakiflar yasa tasarisinin Adalet Komisyonu nda gorusulup T.B.M.M.’ne sevk edildigini ogrenmis bulunuyoruz. Sizlerle gorusmelerimizde bu yasanin hazirlanmasi surecinde goruslerimizin alinmasinin faydali olacagi sonucuna varilmisti. Goruslerimizi sunma imkani bulamadan yasa tasarisi ilgili komisyondan gecip Meclis gundemine geldigi icin kabul buyurursaniz goruslerimizi bu mektubumuzla sizlere sunmayi uygun bulduk. Bizlerin esit vatandaslik tan ote hicbir talebimiz yoktur. Bu nedenle haklarimizin mutekabiliyet” esasina gore degerlendirilip yabanci” yerine konmamiz ve gorusumuzun alinmasinin gereksiz gorulmesi bizleri ziyadesiyle uzmus bulunuyor. Bizler bu ulkenin vatandaslariyiz dolayisiyla sorunlarimizi bizim de Meclisimiz olan T.B.M.M.’ne ve size sunmamizdan ve cozumlemesini istemememizden daha dogal bir sey olamaz diye dusunuyoruz. Gundemdeki yasa tasarisinin anayasal esitlik ilkesine ve yasa teknigine uygun olmadigini bu sekliyle yasallasmasinin yillardir var olan sorunu cozemeyecegi kanaatindeyiz. Goruslerimizin dikkate alinacagi umidini muhafaza ederek hukukcularimiz tarafindan hazirlanan gorus ve dileklerimizi asagida saygiyla bilgilerinize arz ederiz: 1) Vakiflar Kanunu tasarisinin 2. maddesinin 2. fikrasina Adalet Komisyonu tarafindan bu kanunun uygulanmasinda milletlerarasi mutekabiliyet ilkeleri saklidir” cumlesi eklenmistir. Bu hukum oteden beri sorun yasayan cemaat vakiflarinin sorunlarini icinden cikilmaz hale getirebilecek sonuclar doguracaktir. Basindan izlenildigi kadari ile Cemaat Vakiflarina yonelik olarak konulan bu cumlenin elestirisine gecmeden once mutekabiliyet (karsiliklilik) kuralina bir kez daha deginmek isteriz . Mutekabiliyet Karsiliklilik kurali” Hukuk Sozlugu (Prof. Dr. Ejder Yilmaz) Genisletilmis Sekizinci Baski Ankara 2004 tarihli kitabin 648. sayfasinda soyle tarif edilmistir: Karsiliklilik Kurali: Mutekabiliyet esasi; bir devletin diger bir devletin vatandaslarina mahkeme kararlarina veya herhangi bir davranis bicimine karsi tutumuna karsilik diger devletin de ayni bicimde davranmasi; ornegin bir ulke diger bir ulke vatandaslarindan ayakbasti parasi almiyorsa vatandaslarindan ayakbasti parasi almayan ulkenin vatandaslarindan da o ulkenin ayakbasti parasi almamasi. Mutekabiliyet esasen Anayasa Mahkememiz’in 1986/18 E 1986/24 K sayi ve 9/10/1986 tarihli ve Resmi Gazete’nin 31 Ocak 1987 tarihli ve 19358 sayisinda yayinlanan kararinda asagidaki sekilde tarif edilmistir . Turk yabancilar hukukunun genel ilkelerinden olan mutekabiliyet esasi ogretide en az iki devlet arasinda uygulanan ve her birinin ulkesinde digerinin vatandaslarina ayni mahiyetteki haklari karsilikli tanimalarini ifade eden bir prensip olarak tarif ve izah olunmaktadir. Bu prensibe gore bir yabancinin Turkiye’de bir haktan yararlanabilmesi Turklerin de o yabancinin ulkesinde ayni tur ve nitelikte olanaklardan yararlanmasina baglidir”. Bu aciklamalardan sonra ozellikle belirtelim ki ulkemizde bulunan Cemaat Vakiflarinin bir Turkiye Cumhuriyeti kurulusu oldugu bu vakiflardan yararlanan ve onlari yoneten kisilerin Turkiye Cumhuriyeti vatandasi olduklari yadsinamaz Oysa ki tasarinin 2. maddesinin 2. fikrasindaki cumle dogrudan cemaat vakiflari ve mensuplarini yabanci olarak nitelendirmektedir cunku bu kural Vakiflar Yasasi’nin butunu icinde yabancilarin yaninda yalnizca Cemaat Vakiflarini hedeflemektedir. Bu cumlenin yarattigi sakincalari su sekilde ornekleyebiliriz. Bu zihniyete gore Turk ve Yunan Hukumetleri anlasarak kendi ulkelerindeki vakiflari kapatabilirler mi? Ya da Yunanistan ulkesindeki Turk azinlik vakiflarindan degisik bir vergi almaya kalkarsa Turk Hukumeti buradaki rum cemaati vakiflarindan boyle bir vergi alacak midir? Bu Devletin kendi vatandasi olan azinliklari REHINE” olarak gormesi hali yaratir. Bizce bir Devletin kendi vatandasina mutekabiliyet kuralini uygulamasi her seyden once bir INSAN HAKLARI IHLALI”dir ve dogrudan Anayasamiz’in 10. maddesine aykiri bir duzenlemedir. Tum bu gerekcelerle Vakiflar Kanunu tasarisindaki 2. maddesinin 2. fikrasinin metinden mutlaka cikartilmasi gerektigi kanisindayiz . 2) Vakiflar Kanun Tasarisinin 25. maddesi ile de Cemaat Vakiflarina ayrimcilik” uygulanmaktadir. Yeni Vakiflar yasasi hazirlanirken amac Turkiye’de bulunan tum vakiflara uygulanan mevzuat bakimindan ayni semsiye altinda toplanmasi idi. Tasarinin 25. maddesinde yapilan degisiklikle ise aksine Cemaat Vakiflari ile diger vakiflar arasinda ayrimcilik yapilmaktadir . Cemaat Vakiflarinin Padisah fermani ile kurulmus olup vakfiyeleri olmadigi bilindiginden vakiflarin uluslararasi faaliyet ve isbirliginde bulunmalari ve ust kuruluslar kurabilmeleri vakif senetlerinde bu konularin yer almasi kaydi konulmustur. Boylece cemaat vakiflarinin yabanci vakiflarla isbirliginde bulunabilmesi ve ust kuruluslar kurabilmeleri engellenmektedir. Dolayisiyla l. Maddede sozunu ettigimiz mutekabiliyet kurali isiginda duzenlenmis Vakiflar Kanun Tasarisinin 5. maddesinin 4. fikrasinin da yalnizca yabancilari kapsayacak sekilde yeniden duzenlenmesi gerekir . Bu ayrimciligin da onlenebilecegini umit ediyoruz . 3) Bilindigi gibi Cemaat Vakiflarinin yonetimleri secimle isbasina gelmektedirler. Vakiflar Kanun Tasarisinin 2. fikrasinda bu kanuna gore mazbut vakiflar arasina alinan vakiflara bir daha yonetici secimi ve atamasi yapilamaz” denilmektedir. Bu cumledeki yonetici secimi” ibaresi cemaat vakiflarinin da mazbut vakiflar arasina alinabilecegi izlenimini vermektedir. Ileride kanunun uygulanmasi sirasinda boyle bir sorun dogmamasi icin yonetici secimi” ibaresinin kanun tasarisindan cikartilmasi gerekir . 4) Vakiflar Kanun Tasarisinin 14. maddesinde yazili olan mulhak cemaat ve esnaf vakiflarinda vakif yoneticilerinin teklifi uzerine bu sartlari degistirmege hayir sartlarindaki parasal degerlerini guncel vakif gelirlerine uyarlamaga Meclis yetkilidir” cumlesindeki Meclis yetkilidir” ibaresinin tasarinin ilk seklindeki gibi Meclis karar verir” seklinde yeniden duzenlenmesi gereklidir. Cunku Meclis yetkilidir” ibaresi vakif yonetimlerinin teklifini islevsiz kilmaktadir. Bu sonuc maddenin duzenlenme amacina aykirilik yaratmaktadir . Tasarinin 16. maddesinin 5. ve son fikrasinda yer alan Cemaat Vakiflarina ait kismen veya tamamen hayrat olarak kullanilmayan tasinmazlar vakif yonetimlerinin talebi halinde Meclis karari ile ayni cemaate ait baska bir vakfa tahsis edilebilir veya vakfin akarina donusturulebilir” cumlesinin kanun sistematigi acisindan Hayrat Tasinmazlarin Nitelikleri ve Degerlendirilmesi” basligini iceren 15. maddede yer almasi gerekir . 5) Vakiflar Kanun Tasarisinin 41. maddesindeki Meclisin Olusumu” basligi altindaki duzenlemede cemaat vakiflarinca Meclis’e secilecek uyenin ne sekilde saptanacagina iliskin bir aciklik bulunmamaktadir. Ornegin her azinlik cemaati ayri ayri kendi arasinda birer uye mi sececek ya da butun azinlik cemaat vakiflarinin sececekleri temsilcileri bir araya gelip kendi aralarinda Meclis uyesi mi sececekler ya da baska bir usul mu uygulanacak bu belli degildir. Kanimizca yonetmelikle de duzenlenmesi mumkun olmayan bu Meclis uyesi seciminin ne sekilde yapilacagi bu madde icinde yeniden duzenlenmelidir . 6) Vakiflar Kanun Tasarisinin gecici 7. maddesinde cemaat vakiflarinin 1936 Beyannamesi’nde yazili olan ya da sonradan edindikleri mallara iliskin duzenleme bu nevi mallarin hukuki durumlari ayri ayri ozellik tasidigindan bu maddenin cemaat vakiflari hukukcularinin gorusu alinarak yeniden duzenlenmesi sarttir. Aksi halde bu gecici maddenin bu hali ile kanunlasmasi ileride Vakiflar Idaresi ile cemaat vakiflari arasinda bir cok sorunlar yaratacaktir. Bu nedenle daha once Vakiflar Genel Mudurlugu’nce duzenlenmis olan Vakiflar Yasa Tasarisinin gecici 11. maddesine cevaben ileri surdugumuz gorusteki gibi bu maddenin 1936 yilindan sonra cemaat vakiflarinin mal edinememeleri ile ilgili uygulamadan dolayi; a) Bu kanunun yururluge girdigi tarihte miras ve benzeri yollarla edinilip adlarina tapuda kaydedilmemis olan tasinmazlar ile halen nam-i mustear veya nam-i mevhum adina tapuda kayitli tasinmazlar b) Mahkeme karariyla cemaat vakfi adina olan tapu kaydinin iptaliyle yeniden eski malik adina kaydedilmis olan tasinmazlar c) Vasiyetnameyle cemaat vakiflarina vasiyet edilmis olup mahkeme karariyla vasiyetname-lerin iptaline karar verilen tasinmazlar d) Evvelce cemaat vakiflari adina kayitli iken mahkeme karariyla hazine veya Vakiflar Genel Mudurlugu adina kaydedilen tasinmazlar e) Evvelce tapuda cemaat vakfi adina kayitli iken mahkeme karariyla eski malik adina olan tapu kaydi ihya edilip eski malikin de gaip olmasi nedeniyle on yil kayyum tarafindan idare edilip Hazine veya Vakiflar Genel Mudurlugu adina kaydedilmis olan tasinmazlar: Kanunun yururluge girmesinden itibaren bir yil icinde muracaat edilmesi halinde hicbir hukme gerek olmaksizin meclis karari ile tapuda ilgili cemaat vakfi adina yeniden kaydedilirler. (d) ve (e) bentlerinde anilan tasinmazlar hazine veya Vakiflar Genel Mudurlugu tarafindan ucuncu kisilere satilmislarsa bu satislardan dogan zararlar ilgili cemaat vakfinin bir yil icinde talep etmesi halinde Hazine veya Vakiflar Genel Mudurlugu tarafindan tazmin edilir . f) Cemaat vakiflarinin 1936 yilindan sonra her ne surette olursa olsun edindikleri ve halen tapuda adlarina kayitli bulunan tasinmazlarin tapu kayitlarinin iptali icin dava acilamaz.” Sozkonusu yasa hakkindaki gorus ve duzeltme onerilerimizin kaale alinarak tarafinizca T.B.M.M.’ne onerilecegini umid ediyor Yuce Makaminiz’in dikkat ve tensiplerine sunuyorum. Derin saygilarimla MESROB II Turkiye Ermenileri Patrigi




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+