Yargitay Ceza Genel Kurulu Hrant Dink davasinda kurumlar elestirilirken kucultucu ve asagilayici sozlerin ifade ozgurlugunde degerlendirilemeyecegine hukmetti. Dink in de yargilanmasina neden olan 301 in maddenin degistirilmesi zor gorukuyor. Yargitay Ceza Genel Kurulu gazeteci Hrant Dink davasinda kurumlar elestirilirken gorus aciklama niteliginde olmayan kucultucu ve asagilayici sozlerin ifade ozgurlugunde degerlendirilemeyecegine hukmetti. Karara katilmayan Yargitay Baskanvekili ve Ceza Genel Kurulu Baskani Osman Sirin ile uye Muvaffak Tatar ise ifade ozgurlugunun Turkiye de evrensel bakisa uygun korumaya kavusturulamadigini belirtti. Meclis yarin (19 Eylul) olaganustu toplanarak Avrupa Birligi (AB) yolunda yapilmasi gereken 9. Uyum paketini gorusecek. Mecliste gazeteci Dink in de yargilanmasina temel teskil eden ve AB yetkililerinin yururlukten kaldirilmasini istedikleri Ceza Yasasi nin 301. maddesinin (eski 159) gorusulmesi de bekleniyor. Ancak Basbakan Recep Tayyip Erdogan Disisleri Bakani Abdullah Gul ve AB nezdinde bas-muzakereci olan Ali Babacan in yarin ve sonraki gunlerde Turkiye disinda olacak olmalarinin Meclis gundemine 301. maddesinin alinmasi ve etkin sekilde gorusulmesini zora sokuyor. Ornegin Disisleri Bakani Gul ay sonuna kadar ABD de olacak. Ustelik AB den 301 ile ilgili gelen elestirilere hukumet genelde Ictihat olusmasini beklemeliyiz tavrini gosterdi. Bu madde pek cok yazar yayinci ve gazeteci icin sorun olusturmaya devam etse dahi hukumet bu bekleme tavrini devam ettirebilir. Ermeni toplumu yuceltiliyor; Turk toplumu asagilaniyor.. Dink in eski Turk Ceza Kanunu nun (TCK) 159. maddesinde tanimlanan Turklugu alenen tahkir ve tezyif sucundan 6 ay hapis cezasina carptirilmasi ve cezanin ertelenmesine Yargitay Cumhuriyet Bassavciliginin yaptigi itirazi reddeden Yargitay Ceza Genel Kurulu kararinin gerekcesi belli oldu. Elestirinin dogasindan kaynaklanan sertligin suc olusturmayacaginin alti cizilen kararda soyle denildi: Elestiri ovgu olmadigina gore sert kirici ve incitici olmasi da dogaldir. Elestirinin sert bir uslupla yapilmasi kaba olmasi ve nezaket sinirlarini asmasi elestirenin egitim ve kultur duzeyine bagli bir olgu ise de; kurumlar elestirilirken gorus aciklama niteliginde bulunmayan kucultucu asagilayici ifadeler kullanilmamali dusunceyi aciklama sinirlari icinde kalinmalidir. Kurumlarin sayginligini zedeleyici veya yok edici varlik nedenini tartisilir hale getiren hareketlerden kacinilmalidir. Herhangi bir dusunce aciklamasi olarak degerlendirilemeyecek beyanlar veya aciklamalar hukukun korumaya aldigi dusunce ve ifade hurriyeti kavrami disina tasacagindan fiile hukuka uygunluk niteligi kazandiracak elestiri hakki olarak degerlendirilmesi de olanaksiz hale girecektir. Dink in gazetede 2003 ve 2004 yillarinda birbiriyle ilintili 8 yazisinin yayinlandigi anlatilan kararda sekizinci yazidaki Turk ten bosalacak o zehirli kanin yerini dolduracak temiz kan Ermeni nin Ermenistan la kuracagi asil damarinda mevcuttur ifadesinin dava konusu edildigi kaydedildi. Anadolu Ajansi na gore kararda Dink in Ataturk un Muhtac oldugun kudret damarlarindaki asil kanda mevcuttur sozunden cikarim yaparak ve bu sozu ustaca bir uslupla degistirerek Turklugu asagiladigi sonucuna yazilarin butun olarak degerlendirilmesi sonucu varildigi belirtildi. Yazinin yayimlandigi gazete sanigin konumu hitap edilen kitle yazinin muhatap kitle tarafindan algilanma bicimi gozetildiginde kullanilan ibarenin Turklugu tahkir ve tezyif edici nitelikte bulundugu anlatilan kararda Ermeni toplumunu yuceltirken Turk toplumunu asagilamanin ifade ozgurlugu ve elestiri kapsaminda degerlendirilemeyecegi sonucuna ulasildigi belirtildi. Karsi oy: Zehirli kandan saplantili anlayis kastediliyor Cogunluk gorusune katilmayan Yargitay Baskanvekili ve Ceza Genel Kurulu Baskani Osman Sirin ile uye Muvaffak Tatar ortak hazirladiklari karsi oy gerekcesinde ise yerel mahkeme kararina katilmadiklarini yazinin elestiri hakkinin tipik kullanimi oldugunu ifade ettiler. Ortak gerekcede o zehirli kan ifadesiyle 1915 olaylari nedeniyle Ermenide yer alan hatali ve saplantili anlayisin kastedildigi anlatildi. Ortak karsi oy gerekcesinde yerel mahkemenin Turkluk kavramini irkci bir ulusculuk anlayisiyla ozdeslesen gerekcelerle izaha yeltendigi savunularak Tarihin derinliginden bu yana suregelen birliktelikle olusmus bu ust ve birlestirici degerin sadece Turk irkini degil degisik dil din ve irklara mensup olanlari da kapsadigini Ermenilerin de bu olusumda ayni devlet ve ayni bayrak altinda millet-i sadika adlandirilmasiyla yerini aldigini gozden kacirmistir denildi. Ortak gerekcede Yerel mahkeme konu yaziyi degerlendirirken AIHM ictihatlarini gozetmemis vardigi hukumle Turkiye Cumhuriyeti Devleti nin Avrupa Birligiyle uyum programina katkida bulunmamistir denildi. Ortak gerekcede Turkiye de karsi fikrin serbestce ve korkusuz bicimde soylenmesinden hala korkuldugu soylemine izin verildiginde o goruslerin kabullenilmis sayilacagi ve yandas toplayacaginin dusunuldugu ifade edildi