Orhan Pamuk ilk kez konustu: Ben ne Turkler oldurdu ne Soykirim yapildi dedim. Ben de Turkum. Sozlerim abartildi. Burada yazarlari asagilama gelenegi var Yazar Orhan Pamuk hakkinda dava acilmasina yol acan 1 milyon Ermeni ile 30 bin Kurt olduruldu sozlerinin medyaya farkli yansitildigini soyledi. CNN Turk te onceki gece canli yayimlanan Soz Sizde programina katilan Pamuk Tayfun Ertan in sorularini yanitladi. Isvicre de yayimlanan bir gazetede cikan roportajiyla ilgili olarak ilk kez ayrintili aciklamalarda bulunan Pamuk Ben ne Turkler Ermenileri oldurdu dedim ne Biz oldurduk dedim ne de Soykirim dedim. Osmanli Ermenileri olduruldu dedim. Konferansla kiyaslaninca yumusak sayilacak demecim abartila abartila bir cesit kampanyaya lafi agzima tikama beni vatan haini ilan etme 30 yillik yazarlik cabami cope atip bir vatan haini yapma kampanyasina donustu dedi. Hicbir zaman soykirim ve Turk kelimelerini kullanmadigini belirten Pamuk sunlari soyledi: Sozlerime sahip cikiyorum Bu bir siyasi kampanyaya donustu. Bu olayin bu kadar buyumesinde yogun kisisel kiskancligin da rolu var. Aleyhimdeki bu kampanyayi yine ayni insanlar yurutuyor. Bu ulkede yazarlari asagilama gelenegi var. Cok uzerime varmayin olmayan seyleri yakistirmayin. Bu ulkenin adamiyim butun zorluklara ragmen burada yasiyorum. Ertan in Siz 30 bin 1 milyon derken... O an lafin gelisiyle o sayilar cikmis gibi anliyorum oyle mi? sorusu uzerine Pamuk su yaniti verdi: O an lafin gelisi oyle soyledim. Ama durustluk ve sorumluluk soylediginiz seyin arkasinda durmayi gerektirir. Bunu soyledim artik ve sahipleniyorum. Belirli bir une eristiginizde size pek cok haksizlik yapilir. Lafiniza eklemeler yapilir sonra mansete cekerler. Unlu olmak bu cesit iskenceye dayanikli oldugunuzun deneyden gecirilmesidir. Ben bunlara alisigim. Benim hakkimda ilk defa dava acildi. Ama oyle bir kulturle yasiyoruz ki herkes bir sekilde hapse girmis. Bu dava acmalarla girmek istedigimiz Avrupa nin stan- dartlari uymuyor. Pamuk Ertan in 30 bin Kurt bu sayiyi o an soylenmis bir sayi gibi anliyorum sozleri uzerine de soyle devam etti: PKK nin actigi savastan dolayi 30 bin kisinin oldugu durmadan tekrarlanan bir gercek. Bu oldurulen 30-35 bin kisinin icinde sehit olmus Turk ordusunun askerleri var. Bir defa onlara saygimizi soyleyelim. Ben bir Turkum. Turkiye Cumhuriyeti nin mevcut harita sinirlari icinde AB ye girmesini isterim. Anadilim Turkce. Ama bu ulkede anadili Turkce olmayanlar var. Ve biz Turkler onlara biraz alttan almak zorundayiz. Biri Kurtum diyorsa ona diski yedirmemeliyiz. Ben Turkum ama o savasta olenlerin buyuk bir cogunlugunun da Kurt oldugunu soylemek o savasin haksiz olmasina ragmen bir saygi ifadesidir. Pamuk un diger aciklamalari ozetle soyle: Tikac olmak istemedim: Ermeni konusu tabu haline gelmis bir konuydu. Turkiye nin onune AB icin konulacak tikac olacagini biliyordum. Hakkimda acilan davanin Turkiye nin AB yoluna tikac olmasini istemiyordum. Ama ayni zamanda bu bana haksizlikti. Arada sikismistim. Yazarliga basladigimda Ben siyasete talip degilim demistim. Ancak 90 larin ortasinda ayrilikci Kurt gerillalari Turk ordusuyla savasiyordu. Bu da Turk demokrasisini sinirliyordu. Ben de buna karsiydim. Buna karsi birtakim seyler soyledim. Boyle boyle girdim siyasete. Nobel geyiginden hoslanmiyorum: Bu Nobel geyiginden hoslanmadigimi herkes gibi konuyu gazetelerden takip ettigimi soylemeliyim. Kafama taktigim bir sey degil ama ote yandan Harold Pinter in Nobel ile sereflendirilmesi beni memnun etti. Edebiyattan uzaklastirilip siyasi arenaya cekilmek beni uzmuyor. Hayatin gercegi bu. Butun bu olanlar beni yazmaktan uzaklastirmadi uzaklastiramaz. Hepsini uluslararasi unun bir sonucu olarak goruyorum. Sevilmek istiyorum: Bu kadar elestirilmek istemiyorum. Ben bu ulkede yasiyorum ve sevilmek istiyorum. Gectigimiz hafta Yasar Kemal i kandirip hakkimda kotu bir demec aldilar. Butun hayatimi bunlari temizlemeye veremem. Bu ulkede yazarlari asagilama gelenegi var. Bu gelenek ulkeyi zenginlestirmez onur da vermez. Son romanimin basi da sonu da ask romani seklinde olacak. Kitap bir adamin 30 yil boyunca bir kadinin pesinden gitmesini konu aliyor. Konusu 1975 ten gunumuze kadar olan donemde geciyor. O zamanki Istanbul sosyetesini anlatmak istiyorum. Eski hayatimi ozledim: Ifade vermeye gittim. Ifade vermeye gittigim gunleri kamuoyundan sakladim. Istanbul Savcisi yla Sisli Savcisi na da tesekkur ederim. Anlayisli davrandilar. Savcilar Bu is gereginden fazla buyudu boyle bastan basin olmadan ifade vermenizi anlayisla karsiliyoruz dediler. Ben bu is buyusun istemiyorum cunku o yalniz hayatima gozden irak hayatima donmek istiyorum. Benim uzerimden siyaset yapiliyor. Bunlari istemiyorum. Bu ulkede yazarlari asagilama gelenegi var.