Bir gunluk ada gezisinden cikan sonuc su: Adalilar gunubirlikcilere kizgin degil sadece biraz ozen istiyorlar. Gelenlerin yuzde 99 u zaten kendi halinde aileler... Onlardan taciz maciz cikmaz. Donla denize giren var mi? Var. Tuvaletini denize yapan var mi? Var... Mangal yapan var mi? Cok yok... Zira buraya gelenlerin pirzolaya verecek parasi yok! Ne olduysa oldu bu yil plaj keyfi kacti. Once Caddebostan Plaji ndaki don meselesi derken adalilara taciz haberleri... Kinaliada sakinlerinin cogu Ermeni olunca isin icine kultur catismasinin yani sira bir de azinlik sorunu girdi. Bir vapura atlayip hem haber yapalim hem de biraz keyif dedik. Vapur sudan ucuz 2 milyon. Ogrenci 1 milyon.... Ucuz olunca millet de coluk cocuk torun torba dolusuyor vapura... Piknik vapurda basliyor gibi zira yer bulamayan kilimi yere serip oturuyor. Herkes sonuna kadar eglence modunda sabah 09.00 da vapurda gobek atmaya baslayanlar bile var. 50 dakikada Kinali dayiz. Vapurdan iniyoruz garip ama adanin sahili dolmus bile. Bizden onceki iki vapur zaten bayagi insan getirmis. Geri kalani ise bir gun onceden gelip yer kapmis. Iyi de bu adada o kadar otel var mi ki! Yokmus gece gelip coluk cocuk sahilde uyuyorlarmis. Basimizin ustunde yerleri var! Neyse once taciz meselesini cozmem lazim. Bu kalabalikta gercekten 60-70 yasindaki kadinlara taciz yapan var mi onu ogreneyim. Istikamet adali yasli teyzeler! En azindan 20 teyzeye sordum... Biri bile tacize ugramamis. Peki bu soylenti nereden cikmis? Bilen yok. Anlasilan taciz mesele degil... Konuyu hafta sonu kalabaligina getiriyorum. Gercekten adalilar gunubirlikcilerden hosnutsuz mu? diye soruyorum 66 yasindaki bir Ermeni hanimefendisi Nelli Teminyan a... Bayan Nelli herkesin derdini anlayacak insanlardan... Bu milletin hakki. Tabii ki gelecekler eglenecekler. Buraya gelenlerin hemen hepsi yoksul. Kimbilir ne zor islerde calisiyorlar? Ne zorluklarla bogusuyorlar. Bu ada bizim ozel mulkumuz degil ki! Gelsinler basimizin ustunde yerleri var diyor. Peki hic rahatsizlik veren olmuyor mu? Biraz oluyormus. Ozellikle de son iki yildir. Bayan Nelli bunu kultur sorununa bagliyor. Bu kadar cok insan olunca bazen munasebetsizler de cikiyormus... Bayan Nelli nin evi plajin tam karsisinda... Bir kez donla denize giren gencleri uyarmis Cocuklar niye mayo almiyorsunuz cok ucuz demis. Iclerinden biri Boyle girsek ne olur ki hanim teyze diye diklenmis! Bayan Nelli zeki kadin: Peki cocuklar siz donla girince her seyinizi goruyorum. Gormemi mi istiyorsunuz? deyince cocuklar utanmis dogru mayo almaya kosmus. Gelelim diger adalilarin sikayetlerine... Hemen hepsi Su karpuzu buzdolabina koyar misiniz? Tuvaletinizi kullanabilir miyiz? gibi isteklerden illallah etmis. Ayda Erbakkal bir ara gelen ziyaretcilerin tuvaletini kullanmasina izin vermis ama sonradan pisman olmus. Cunku pisletip cikiyorlarmis. Bir kez de balkondaki masa ortusu calinmis. Bayan Ayda Simdi soranlar oluyor Tuvaletinizi kullanabilir miyiz? diye. Hayir diyorum. Bu sefer Niye? diyorlar. Ben mecbur muyum evime tanimadigim insanlari almaya! Ama onlar da hakli. Cunku tuvalet 1 milyon... Pahali geliyor. Bence belediye portatif tuvalet kursa bu sorun cozulur diyor. Goz banyosu yapan daha cok Adayi gezerken bir ana-kiza rastliyorum. Kiz guzel mi guzel... Bikinisinin ustune bir sort gecirmis... Annesi ise hasemali... Muzeyyen Hanim adada buyumus... Eskiden uc kiz geceleri yalniz sinemaya giderdik. Simdi gunduz bile dolasmak zor diyor. Kizina donuyorum Sen rahatsiz oluyor musun? diye... Taciz yok ama denizde banyo alandan cok goz banyosu yapan var diyor. Bir duvar kenarinda uc kadin iki cocuk piknik yapiyorlar. Monude patates kizartmasi kuru kofte haslanmis yumurta ve sarma var. Tam piknik monusu... Ben de oturabilir miyim? diye soruyorum. Buyur ediyorlar... Anneanne Remziye Ozturk yillardir Kinali ya gelirmis. Son yillarda hep bu duvarin dibini secmisler hem plaja yakin hem de golge diye... Evdekilere rahatsizlik vermemek icin ne gerekirse yapiyoruz. Hicbir sikayet de almadik. Cocuklar denize giriyor biz sohbet edip yemek hazirliyoruz. Arkamizda da kesinlikle cop falan birakmiyoruz diyor Remziye Hanim. Sofralarindaki temizlik titizlik zaten ilk goruste anlatiyor bunu... Peki tuvalet isini nasil cozuyorsunuz? diyorum. Aynur Hanim aksama kadar tutuyormus. Kizi Melis ise Marmara ya birakiyormus! Baska tatil sansimiz mi var? Aksami ettik... Iskeleye gitme zamani. 16.15 vapuruna yetistik. Yine tiklim tiklim mecbur yerde oturuyoruz. 50 dakika sonra Sirkeci deyiz. Vapurdan inerken onumde kalabalik bir grup goruyorum. Gencce bir adam ayagi sarilmis ama kan icinde... Onu bir baska genc sirtinda tasiyor... Aralarinda bir suru cocuk var. Gruptaki bir kadinin yanina yaklasiyorum. Elleri tencere tavayla dolu... Biri kucaginda ikisi yaninda uc cocuk var. Yerdekilerden biri agliyor. Niye agliyor? diyorum. Ayakkabisi sikiyormus... Onu kucagima aliyorum. Sohbete basliyoruz. Filiz Karaduman birkac aileyle birlikte Esenler den bir gun once gelip geceyi de adada gecirmisler. Nerede kaldiniz? diye soruyorum. Once utaniyor sonra Bir onceki sefer parkta bu kez plajda kaldik diyor. Oyle silteleri serivermisler kuma sonra nobetlese uyumuslar. Sohbet ettikce anliyorum ki bayagi zorlu bir hayatlari var. Kit kanaat yasayanlardan Karaduman Ailesi... Yani baska bir tatil secenekleri yok. Az sonra iskelenin cikis kapisinda aileler toplaniyor... Yaraliyi tasiyan genc sohbete katiliyor konusmaya baslamadan Kotu bir sey yazmayacaksiniz degil mi? diye sorarak. Tekstil iscisiyim. Sigortam yok. 750 milyon maasim var. 250 milyon kira... 500 milyonla iki cocugum ve karimi gecindirmeye calisiyorum. Siz soyleyin bizim baska bir tatil sansimiz olabilir mi? diyor. Hesap etmeye bile gerek yok olamaz! Peki bu ada ziyareti de butceyi sarsmiyor mu? Belli ki sarsiyor ama bir yudum nefes alabiliyorlar. Sohbet sirasinda yarali adam geliyor aklima... Sans iste iskeleden denize atlamis demir cubuk girmis ayagina... Saglik ocaginda pansuman yapmislar ama simdi hastaneye gitmesi gerek... Bir gunluk ada gezisinden cikan sonuc su: Adalilar ziyaretcilerine kizgin degil sadece biraz ozen istiyorlar. Yuzde 99 u zaten kendi halinde aileler... Onlardan taciz maciz cikmaz. Kalan munasebetsizlere gelince... Onlarin simdilik suc teskil edecek bir munasebetsizliklerinin kaydi yok. Donla denize giren var mi? Var. Tuvaletini denize yapan var mi? Var... Mangal yapan var mi? Cok yok... Zira buraya gelenlerin pirzolaya para verecek parasi yok! Peki ya bu soylentiler? Cikartanlarin gunahini almayalim ama canlari sikiliyor herhalde... Adali dergisinde taciz hikâyelerini yazan Berberyan a en azindan adalilar sormali: Kim nerede nasil tacize ugramis? diye... Sormasalar da olur zira bu ulkede kotu masal anlatmak da suc degil! Haber: Mine SENOCAKLI Foto: Zafer UCUNCU