Turk Presbiteryenler´in Baskani Baspastor Turgay Ucal `Kac tane Rum Ortodoks kalmis ki Turkiye´de - Haber Arşivi 2001-2011
17 Mayıs 2025 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Մարերի / Օր : Ասակ / Ժամ : Շանթակող

Haber Arşivi 2001-2011 :

29 Temmuz 2005  

Turk Presbiteryenler´in Baskani Baspastor Turgay Ucal `Kac tane Rum Ortodoks kalmis ki Turkiye´de -

Turk Presbiteryenler´in Baskani Baspastor Turgay Ucal  `Kac tane Rum Ortodoks kalmis ki Turkiye´de

Misyonerlik Turkiye de donem donem gundeme gelerek sikca masaya yatirilan kavramlardan biri. Sokaklarda Incil dagitan topluluklarin goruntuleri ekranlara tasindikca din elden gidiyor soylemiyle birlikte misyonerlik telasi da alevleniyor. Misyonerlik Turkiye de cogu kez tarihi kokenleri Ortodoksluk ve Katoliklikte oldugu gibi net bilinmeyen Protestanlik ile ozdeslestiriliyor. Protestanlik mezhebinin bir kolu olan Presbiteryenler in merkez kilisesi olan Moda All Saints te gorustugumuz Turk dunyasi Presbiteryen Kilisesi ruhani baskani Baspastor Turgay Ucal a Turkiye deki Protestanligi soruyoruz. Yirmi yildir Turkiye deki Protestanlarin ruhani liderligini yapan Ucal klasik Protestanlar olarak en buyuk sikintilarinin misyoner faaliyetlerle bir tutulmalari oldugunu acikliyor. Siz Turkiye deki Protestan gruplardan olan Presbiteryen Kilise sinin ruhani liderisiniz. Turk toplumunda ozellikle son zamanlarda Protestan deyince akla ilk gelen konu ise misyonerlik. Turkiye deki Protestanlarin hepsi misyoner faaliyetler sonucu mu bu inanci secmis? Turkiye Protestanligi sadece misyonerler olarak algiliyor. Bu buyuk bir yanlis. Cunku bugun Amerika Avrupa Avustralya Yeni Zelanda Kore gibi bir cok ulkede Protestanlar belli basli ana dinlerden gelir. Ama her din grubunun nasil kendi icinde bir takim bina disi teskilatlari varsa Hiristiyanlikta da bir ana klasik kiliseler var bir de bu kiliselerin disindaki bir takim misyon gruplari hizmet gruplari olabilir. Turkiye de biz henuz bunu ayirt edemiyoruz. Cunku Turkiye de de dunyanin her yerinde oldugu gibi bu misyon gruplarindan gormek mumkun. Fakat Turkiye de Protestanlarin icinde bizim gibi klasik kolu olusturan cok fazla Protestan yok. Biz 16. yy. daki ilk reform hareketlerinde ortaya cikan reform kilisesi dedigimiz Roma ya bagli olmayan o donemde oradan ayrilip iman ve ibadetini kitabi Hiristiyan olarak devam ettiren ilk donem kiliselerdeniz. Presbiteryen zaten cogulcu yonetim demek. Bir yonetim bicimi ama ilahiyat olarak reform kilisesi burasi. Turkiye de kac tane Presbiteryen kilisesi var? Turkiye de uc bin kadar Protestan bulunuyor. Su anda aktif olarak isleyen tek kilise biziz. Turistik bolgelere din adami gonderiyoruz ama yetistirme sorunum yok. Once gitsinler adam gibi devlet okulunda okusunlar sekuler bir meslek edinsinler. Ondan sonra aslinda her muessesenin kendi ic egitim sistemleri var zaten. Ankara da da bir kilisemiz vardi televizyonlardaki misyoner haberlerinden binanin sahipleri rahatsiz oldugu icin bir bina sorunumuz var. Antalya ve Ankara da sadece din adamlarimiz bulunuyor fakat kilisemiz yok. Cemaat olarak evlerde de toplanmiyoruz. Dini vecibe durumunda bir papaz bulunduruyoruz. Buradaki kilise kac yillik? Bu bina 1875 ten kalma Lozan Antlasmasi oncesi bir bina. O donemde Lozan oncesi statusunde yapilmis eski bir kilise. Cemaatimiz de ozellikle Turk Rus Turk Ermeni karma evliliklerinden dogan 250 ye yakin bir sayida. Ama bu da yanlis taniniyor. Idareci olarak benim bir Turk din adami olmamdan oturu; misyoner kiliselerinden bir tanesi herkes de Muslumanliktan geliyor gibi algilaniyor. Halbuki kilisemiz tamamen karma; Rus Ermeni Suryani Turkiye de oturan calisan Avrupa veya Amerika gibi ulkelerden gelmis olan aileler Turklerle evli olan aileler var. Mesela hanim Rus kocasi Turk vatandasi. Adam diyor ki ben senin inancina karismiyorum. Ve kadin da cocuklarini o sekilde yetistiriyor kendilerinden odun vermeden Turk kulturunden uzaklasmadan... Adi Ali mesela ama annesi Rus onu oyle yetistiriyor. Tam modern Turkiye nin icerisinde yeni karsilasilan grup turu. Turkiye de devlet kademelerinde size yonelik nasil bir algi var? Hakli olarak uniter devletimizin bu ic olaylari algilamasi anlamasi kolay degil. Ikincisi zaten eger Turkiye laik demokratik bir cumhuriyet ise pek gerek yok. Turkiye nin cok onemli meseleleri var. Turkiye de eger Aleviler in durumu daha cozulmemisse baska kucucuk din gruplarinin sorunlari bence onemli degil. Ben bir Turk vatandasiyim ve bizim anayasal haklarimiz aslinda cok genis. Azinlik sozunu zaten kabul etmiyorum. Cunku cumhuriyet rejiminde azinlik olmaz. Hala dini meselelere Osmanli gibi bakiyoruz. Patrikler Patrikhaneler filan bize hep Osmanli sisteminden intikal ediyor ama biz cumhuriyetsek laiksek zaten bizim sorunumuz da her vatandas gibi vatandas sorunudur o kadar. Ortodokslar Ruhban Okulu nun acilmasini istiyorlar din adami yetistiremediklerini soyluyorlar. Bu bir azinlik talebi degil mi? Kac tane Rum Ortodoks kalmis ki Turkiye de din adamina ihtiyac duyulsun. Tarihte cok farkli seyler olmus bu bizi ilgilendirmiyor. Su anda ben Turkiye Cumhuriyeti ndeki bir Turk din adami olarak konusuyorum her seyden once. Istanbul Universitesi mezunuyum. Mastirimi doktorami yurtdisinda gayet rahat yaptim. Isteniyorsa ihtiyac varsa her yerde bu saglanir. Bunu demek istiyorum. Arti Turkiye nin tevhid-i tedrisat kanunlari var. Avrupa bilmem neresi istiyor diye onun bunun hosuna gitsin diye kucuk istisnalar yaratirsak butun devlet sistemimiz sallanir. Biz Osmanli da hemen halletmisiz ummetlere birer patriklik secip azinlik deyince bak biz onlara hosgoru gosteriyoruz iste vakiflari hallettik okul aciyoruz demisiz. Mesele bu degil ki... Turkiye de bugun azinlik statusunde kalmis yesil kartini halletmeye calisan zavalli vatandaslari var. Ben bunlarla ilgilenmesin de demiyorum. Turkiye deki bir takim etnik eskiden kalmis kiliselerin sorunlariyla da ilgilenilir. Ama bunlar azinlik deyince tek ortaya cikan mesele degil. Ozellikle buyuk kentlerde bir Turk vatandasi cok rahat bir sekilde inanc ve ibadetini eger bina sorununu cozebilirse yerine getirebilir. Mesela din dersleri icin anayasa gayet net. Diyor ki Hiristiyan Yahudi vatandaslar girmeyebilir . Ama o kadar cok girilme konusu bahsediliyor ki televizyonda okul mudurunun de hakli olarak kafasi karisiyor ve diyor ki girmeniz lazim . Cozulmesi gereken bu uygulama sorunlarimiz var. Sizin bir azinlik hakki talebiniz yok o halde? Bugun benim derdim; her Protestana misyoner teskilat damgasi vurulmamasi. Turkiye eger bu global hareketlerine devam edecekse Katolik Ortodoks Protestan gibi bir cok yeni dine hazirlikli olmali. Bunun vatan millet din elden gidiyor anlamina gelmediginin bilincinde olmaliyiz. Onu nasil kanunlastiracak nasil dengeleyecek? Bu tabii ki devletimizin yapacagi mesuliyet. Mesela Amerika da vergini verdin su standartlara uy ibadethane olarak kapilarini ac. Biz de buna benzer kolaylastirici seyler bekliyoruz ama bu kolaylastirma dernek vakif olarak oneriliyor. Turkiye de bizim gibi cok kucuk gruplarin fazla konusmamalari gelisen donemin bir yerlesmesini oncelikle beklemeleri gerekiyor. Bana gore bu ulkenin bir ucunda Hakkari de daginda bayirinda yasayan vatandasin da benim kadar hakki var. Onun doktor sorununu mektep sorununu cozmemisiz efendim adadaki okulun sorununu cozmeye kalkmamiz tek basina en buyuk mesele degil. Alevilerin problemleri cozulmeksizin kucuk kucuk gruplarin kiliselerin Hiristiyan gruplarinin aman biz soyleyiz biz boyleyiz diye yakinmalari bence cok yersiz. Toplumdaki milliyetci cikis ondan onceki misyonerlik tartismalarinin din elden gidiyor tartismalarinin ustune geldi. Bundan siz cemaat olarak etkilendiniz mi? Normal isinde gucunde olan samimi Protestanlar meslek icin burada bulunan yabanci Protestanlar bundan cok rahatsiz oldu. Bazi yabanci fabrika sahibi Protestanlar zaman zaman yurt disinda da sikayet ediyorlar bu konuyu. O kadar buyuk bir anti propoganda var ki Protestanlarin istisnasiz hepsi teskilat gibi gosteriliyor. Bizim gibi Turkler satilmis beyni yikanmis alinip satilip goturulen malmis gibi inanc konusunda degerlendiriliyor. Ama bence Avrupa Birligi ne karsi biraz da bunlar kullanildi; din elden gidiyor devlet elden gidiyor diye. Biz bu politikalarin hic birine kendimizi dahil etmiyoruz. Ne misyonerlige dahil ediyoruz kendimizi ne de bu polemiklerin icine giriyoruz. Aksine her seyden once Turk ulusuna dahil olan kitlenin inanc ozgurlugunun guzel bayraktarligini yapan uc bes kiliseden biriyiz. Dunyada Islam a yonelik saldirilar arttikca burada da size yonelik tepkiler oldu mu? Hayir bizim durumumuz cok farkli. Biz bir kere radikal Hiristiyan degiliz. Hemen kendi web sayfamizda Kuran a yonelik saldiriyi siddetle ve samimiyetle kinadik. Bizim kilisemizin gercekten misyonerlerle bir sorunu var. Onlarin yaptigi her tersligin sonucunda benim basima bir sey geliyor burada. Ve burada yasli basli insanlar var onlara da yazik. Her gun dusunun bir kitaba kufrediyorsunuz. Kitap degisti kitap bitti iste Hiristiyanlar soyle gavur boyle kafir. Beni o kadar etkilemiyor cunku ben bu toplumun sokaklarinda buyumus bu toplumun adamiyim. Bu gavurlar boyle... gibi sozler bizim kolay kolay degismeyecek kulturel yapilarimizdan kaynaklaniyor. Eger Turkiye de dayatmaci ve koktendinci degilsen bu toplum icerisinde farkli inanclara saygin varsa bir deli cikmadikca bizim toplumumuz sana zarar vermez. Onun icin ben yirmi yildan beri soylemimde de samimiydim. Farkli inanclarin varligini kabul eden inanclarin politikaya alet edilmemesini devlet icin kullanilmasini savunmayan bir kisi oldugum icin biz de ayni saygiyi gorduk. Presbiteryen Protestanlar olarak Diyanet ile iliskiye geciliyor mu? Aslinda Diyanet in farkli dinlerin temsilcileriyle verdigi goruntuler guzel vitrin goruntuleri. Biz uzun zamanlar once birkac arkadasimizdan davet gelirse o vitrinlere katiliyorduk. Ama genel mahiyette bizi gormekten hoslanmiyorlar. Bakin orada Alevilerin onderlerini de goremezsiniz ki bugun bin 200 kisilik bir Rum Cemaati nin Patrigi ni gorursunuz. Tamam tarihi bir patriklik ona lafim yok ama bunun yaninda Turkiye mizde ne inanclar var. Caferiler Aleviler var. 20 milyonu temsil etmiyorsunuz onlar bizden diyorsunuz. Sanki azinlik meselesi sadece bu kadarlik bir meseleymis gibi gosteriliyor. Din ile baris selamet saglanamaz Medeniyetler catismasi tezi cok sik islenmeye basladi. Amerika da da Avrupa da da Islam karsiti bir dalga yukseliyor. Cogunlugu Musluman olan bir ulkede Hiristiyan bir cemaatin lideri olarak bu konudaki durusunuz nedir? Komik bir sey soyleyecegim simdi Tanri dinsizdir bir kere. Ikincisi Tanri dinsiz ve dinler ustudur. Ucuncusu mezhepler ve dinler varolan bir kaynagin tamamen insan tarafindan sekillendirilip paramparca hale getirilmis bicimidir. Onun icin ben dinlerle barisin sulhun selametin saglanabilecegi kanaatinde degilim. Dinlerin bu baglamda tamamen kisisel devletler duzeyine cikarilmadan ele alinmasi ve ozgur birakilmasi taraftariyim. Hz. Muhammed in Kuran da zikredilen Senin dinin sana benim dinim bana hikayesi aslinda guzel bir ifade. Ferdi olarak kisi tasa da tapiyorsa kisidir. Medeniyetler catismasi deniyor ama Carrefour dan alisveris ediyoruz. Daha otesi yok. Burger King Mc Donalds yiyoruz. Istesek de istemesek de yeni bir global medeniyet sistemi gelisiyor. Amerika mesela en buyuk hatayi yapiyor. Amerika nin da dini bir devlet olmaya kalkismasi sagi azdirmasi kokten dincilerin ortaya cikmasi kendi sonunu hazirlar. Bugun free evanjelik dedigimiz buyuk bir etki alani olan saldiran kokten dinci radikal grubun icinde de toplamda 20 bin dinaminasyon mezhep var. Marx in dedigi bir anlamda dogru cikiyor. Din afyondur. Amerika bunu guzel bir afyon olarak uyduruyor diyor ki hepinizin ozgurlugu var neye inanirsaniz inanin . Ama obur taraftan da kendi politikalarini surduruyor. Turkiye free evanjeliklerle klasik Protestanlari artik ayirmali Muslumanliktan sonra Protestanligi secen var mi cemaatin icinde? Var ama bizdekiler cok eski kokenli. Son donemlerdeki misyoner kiliselerinde 20. yy. in icerisinde bir akim basladi 1960 larda. Biz 16.-17. yy. kilisesiyiz. Son donemde sokaklarda gordugunuz misyoner akimlari free evanjelik dedigimiz Birinci Dunya Savasi ndan sonra ortaya cikan ve 1960 larda Hippilerle devam eden bir akim. Turkiye de mantar gibi ortaya kiliseler cikiyor dendiginde bunlar; ev ofis kiliseleri. Klasik Protestanlik gibi akimlarin amaci daha cok Hiristiyan olmayan insanlarin hepsini Hiristiyan yapip toplamak. Oysa bizim gibi klasik Protestanlar var. Su ya da bu yolla Hiristiyan olmus ama ibadet ve tapinma icin ortada kalmis veya kiliseye ibadet icin giden vaftiz dugun cenaze gibi dini vecibeler icin devam eden bir kitle var. Free evanjeliklerle klasik Protestanlari artik biraz ayirmakta fayda var. Turkiye de gercekten misyoner olmayan akli basinda yabanci bankacilarin is adamlarinin da odleri kopuyor artik. Adam Protestan kiliseye gidecek ama gider gitmez efendim misyoner misiniz? deniyor. Bunu ayirt edemiyoruz. Buradan da kaybediyoruz. - Sizin Presbiteryen Kilise olarak free evanjelik dediginiz misyoner gruplarla bir diyalogunuz var mi? Eskilerden olan akli basinda free evanjeliklerle tabii var. Ama Turkiye de yetmise yakin free evanjelik grup varmis. Kokten dinci gruplarla iliski cemaat olarak bize zarar verdigi icin akli basindaki klasik kiliseler tedbir alma durumundalar. Mesela bizim kiliseye misyoner grup geldigini anladigimiz anda tepki gosteriyoruz. Nasil Iranli Siiler Turkiye de Sunni gruplar Aleviler varsa nasil ayni inanc altinda bile olsa farkli gorusleri paylasiyorlar ve diyaloglari sadece insani seviyedeyse bizde de ayni. Bu evanjelikler bugun Protestanliktan cikmislardir ve kendilerini Protestanligin cok otesinde farkli bir koktendinci yapiya goturmuslerdir. Arada bu farklar var ama basinimiz bunu daha yeni yeni fark ediyor. Mesela Hyundai fabrikasi actiniz Turkiye de bir yigin Koreli var. Her Koreli misyoner midir? Biz uc-bes radikal Koreli misyoner gorduk televizyonda. Turklerde ise her Koreli misyonerdir eyvah! diye bir kani var. Adam kendi ulkesinde normal akli basinda Protestan kilisesine gidiyor. Turkiye ye geldiginde ne yapacak bu adam?




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+