Enver Talat ve Cemal Pasalar Nasıl Kactı -
İstanbul da gorevli Alman Yuzbası o gunlerde pasaların Galata Koprusu ndeki sokak fener direklerine asılacakları soylentisinin yayıldıgına dikkat cekip Almanya yanında savasa girdikleri icin bu kisilere yardım kararı uyarınca gorev yaptıgını acıklıyor.
Osmanlı İmparatorluğu nu I. Dunya Savası na sokan ve yenilginin bas sorumlusu olarak gorulen Enver Talat ve Cemal Pasaların İstanbul dan nasıl kactıkları ortaya cıktı.
İmparatorluğun yenilgisini belgeleyen imzalanan Mondros Mutarekesi nden (30 Ekim 1918) kısa bir sure sonra ortadan kaybolan İttihat ve Terakki Partisi liderlerinin İstanbul dan ne zaman ve nasıl kactıkları simdiye kadar farklı bicimlerde acıklanıyordu.
Almanya da yasayan arastırmacı-yazar Dr. Mete Soyturk unlu pasalarla toplam dokuz ust duzey İttihatcı nın kacıslarını bizzat organize eden Alman Deniz Kurmay Yuzbası Hermann Baltzer in bu konuyu ele alan yazısını bularak Turkce ye cevirdi.
1933 de kaleme alındı
Yuzbası Baltzer in pasaları 1 Kasım 1918 gecesi İstanbul un cesitli koselerinden toplayıp Tarabya da dermirli Alman torpido gemisine nasıl goturduğunu ve oradan Sivastopol a nasıl yolcu ettiğini anlatan yazısı Kasım 1933 de Orientrundschau adlı dergide Dunya Savası nın uc buyuk Turku Talat Enver ve Cemal Pasa nın Romantik Sonları. 1 Kasım 1918 den bir anı baslığı altında yayınlanmıs.
İsgal altındaki İstanbul dan uc pasa ve arkadaslarını kacıran Balztzer bu olaydan sonra İstanbul da 8 ay daha kalmıs ve bu surede surekli İngiliz ve Fransız isgal guclerinden subayların sık sık Pasaların ne zaman ve nasıl yurtdısına cıktıkları yolunda sorularıyla karsılasmıs.
Baltzer in 1933 te bu olayı anlatmasına rağmen Turkiye de halen bu konuda farklı acıklamalar bulunuyor ve tarih kitaplarında pasaların bir Alman denizaltısıyla İstanbul dan kacırıldıkları ileri suruluyor.
Savasın yenilgiyle sonuclanmasının ardından iktidardan dusurulen İttihatcı liderlerle ilgili olarak İstanbul da Galata Koprusu uzerindeki sokak feneri direklerine asılacakları yolundaki soylentilerin ortalığı kapladığı sırada İstanbul daki Alman Akdeniz Filosu Karargahı nda pasaların kacırılmasına karar verildiğini belirterek yazısına baslayan Yuzbası Baltzer yakın tarihimizin bu ilginc donum noktasına tanıklığını asama asama anlatıyor.
Parola ‚Enver i soylediler
1 Kasım 1918 de İstanbul da Alman Akdeniz Filosu Karargahı nda Turkiye nin 1914 yılında bizim yanımızda savasa girmesini borclu olduğumuz eski bakanlara nasıl bir yardımda bulunabileceğimiz konusuldu. Bunun uzerine karargahın en genc kurmay subayı olarak ben pasaların kacırılması planını gerceklestirmeye aday oldum.
Kacırma operasyonuna aksam saat 21.00 sularında basladığını anlatan yuzbası askeri demiryollarına ait bir motorla Eminonu nden denize acıldıklarını once Moda iskelesinde parolayı sorduklarında Enver yanıtını aldıktan sonra Talat Pasa eski İstanbul Valisi Bedri Bey ve bes kisi aldıklarını ardından Arnavutkoy den yanında birkac kisiyle birlikte Enver Pasa yı son olarak da Boyacıkoy den Cemal Pasa yı alarak Tarabya acıklarında duran Alman torpidosuna goturduklerini ayrıntılarıyla acıklıyor.
Tum yolcuların ellerinde kucuk birer valizle geldiklerini motora biner binmez feslerini cıkarıp birer sapka taktıklarını yazan Yzb. Baltzer konuklarını eskiden Rusların Karadeniz Filosu na ait olan ve birkac haftadır Alman bayrağı altında gorev yapan R-1 torpidosunun genis ve ferah kaptan kamarasına bıraktıktan sonra Tarabya da oturan askeri rahibin evinde kalan gemi kaptanı Yuzbası Alfred Kagerah ı cağırmaya gittiğini belirtiyor ve soyle devam ediyor:
simdi Almanya nın baspiskoposu olan Rahip Muller bu gece yarısı ziyareti karsısında epey sasırdı. Biraz sonra kaptanı gemisine goturdum ve Turk konuklarımızı mumkun olduğunca hızla Sivastopol a goturup karaya cıkarma emrini ilettim
Kendilerini belirsiz bir gelecek bekliyordu
Pasalarla vedalasmasını Geminin kaptan kamarasındaki yuvarlak masa etrafında toplanmıs sessizce oturan Turk konuklarımızın ellerini sıktım. Bu kisiler kendilerini belirsiz bir geleceğin beklediğini biliyorlardı. Fakat bir zamanlar Turkiye nin en guclu uc kisisinin sonunun bir kac yıl sonra yabancı diyarlarda feci bir sekilde olacağını kimse bilemezdi sozleriyle anlatan yuzbası geminin 2 Kasım 1918 de gonderdiği telsiz mesajında Turk karasularını terk ettiklerini ve acık deniz olduğunu bildirdiğini belirtiyor.
Yuzbası Baltzer in unlu pasalara iliskin anıları burada sona eriyor.
Ancak bu onemli belgeyi ortaya cıkararak konuyu acıklığa kavusturan Dr. Soyturk 3 Kasım da Sivastopol a ulasan yolcuların buradaki maceralarını da orada Ruslarla Almanlar arasında imzalanan barıs anlasmasından sonra deniz trafiğini denetlemek amacıyla gorevli komisyonun baskanlığını yapan Alman Amiral Albert Hopman ın anılarını yazdığı kitaptan bulmus.
Burada torpidonun 3 Kasım sabah 08.00 de Sivastopol Limanı na girdiğini acıklayan Amiral geminin kaptanı karargahına gelerek pasaların yanında olduğunu Almanya ya gitmek istediklerini kaydediyor.
Gidip eski dostların ellerini sıkmak istedim fakat gizlilik gereği bundan vazgectim diyen Amiral Hopman siyah gozluk takmıs ve kılık değistirmis olan Enver Pasa yla karargahının bulunduğu otelde karsılastığını ancak tanımamıs gibi yaptığını anlatıyor.
Amiral in anılarına gore Enver Pasa burada Almanlardan Kafkasya ya gidebilmek icin arac istediğini olumsuz yanıt alınca da bir Tatar yelkenlisiyle Karadeniz e acıldığını ve maceralı bir yolculuk sonunda hedefine ulastığını acıklıyor.
Bilindiği gibi Sıvastopol da 3 Kasım da ulasan pasalar İstanbul u bir daha goremediler. Enver den burada ayrılan Talat ve Cemal pasalarla arkadasları Almanya ya gittiler.
Talat Pasa 1921 de Berlin de ve Cemal Pasa 1922 de Tiflis te Ermeniler tarafından Enver Pasa da 1922 de Ruslarla girdiği bir catısma vurularak oldurulduler. (GK/BA)
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com