Rusya ile Gurcistan arasındaki ulkedeki Rus askerî usleri konusu yıllardır cozulemeyen bir kordugum. Gurcistan yıllardır bu kordugumu cozmek icin her yolu deniyor; muzakereler yapıyor sonuc alamıyor; baska ulkeleri devreye sokuyor olmuyor; Rusya soz verdiği halde bir turlu Gurcistan da kalan son iki ussunu tasfiyeye yanasmıyor. Korduğumu cozmede caresiz kalan Gurcistan son bir cozum sekli olarak parlamentosundan bir karar cıkarmıs bulunuyor. 10 Mart gunu parlamentoda 158’e karsı 0 oyla kabul edilen bu karara gore Rusya’nın Mayıs 2005 tarihine kadar uslerin tasfiyesi icin karsılıklı bir tasfiye takvimini kabul etmemesi halinde Devlet Baskanı Mihail saakasvili’nin Rusya’dan soz konusu iki ussun Ocak 2006 tarihine kadar kapatmasını resmen istemesi gerekiyor. saakasvili’nin bu kararı mutlaka yerine getirmesi gerekmiyor; ama yerine getirmediği takdirde bile Gurcistan’ın uslerin tasfiyesi icin cesitli tedbirlere basvurabileceği de bu kararın diğer yonu olarak Rusya uzerinde yeni bir baskı olarak ortaya cıkmıs bulunuyor. Bu tedbirler arasında uslere verilen suyun elektriğin kesilmesi haberlesme hizmetlerinin durdurulması uslere Rusya’dan gelen askerî personele vize verilmemesi lojistik hizmetlerin engellenmesi gibi gercekten Rusya’yı etkileyebilecek olanlar da var. Tasfiyesi istenen iki Rus ussu bu kosede defalarca yazdığım gibi Batum ve Ahılkelek usleri. Batum malum Gurcistan’ın Acara bolgesinde bulunan cok onemli bir liman sehri. Batum’da tahminen 2.000 kadar Rus askerî personeli ve bunlara ait silah ve donanım var. Ayrıca Batum yakınlarındaki Gonio adlı bir koyde bir de Rus askerî eğitim merkezi bulunuyor. Ahılkelek ya Ahılkeleki ise Gurcistan’ın Ermenilerin coğunlukta olduğu Cevahati bolgesinde bulunan bir us. Bu us bizim doğu sınırlarımıza cok yakın bir mesafede Ardahan’ın hemen karsısında yer alıyor. Ahılkelek ussunde de aynen Batum gibi yaklasık 2000 kadar Rus askerî personeli gorev yapıyor. Uste bildiğimiz kadarıyla 40 kadar tank 120 civarında cesitli modelde zırhlı arac 60 kadar ağır top cesitli seyyar kopru sistemleri ve baska onemli askerî malzeme ve silah var. Bu us askerî bakımdan olduğu kadar bolgede yasıyan Ermeni nufusun refahı bakımından da cok onemli bir us. Uste bolge Ermeni nufusundan 2.000 kadar kisi calısıyor. Zaten nufusu 10 bin kadar olan Ahılkelek icin bu sayı cok onemli; zira sehir geri kalmıs ekonomik bakımdan gelismemis altyapısı herhangi bir yeni yatırıma izin vermeyecek kadar geri bir bolgede bulunuyor ve Ahılkelek halkı bugunlerde gecimleri icin hayati olan ussun kapatılmaması icin sokaklara dokulmus buluyor. 13 Mart gunu sokaklara dokulen binlerce (haberlerde 2.000-4.000 arası olarak geciyor) Ahılkelekli ussun kapatılmasına karsı olduklarını ussun kendileri icin Turkiye’ye karsı bir guvenlik garantisi olduğunu belirterek ussu kapattırmayacakları yonunde muazzam bir gosteri yaparlarken bolgedeki etnik Ermeni partisi Virk sehir ahalisinin Rus askerlerinin usten ayrılmaması icin her seyi yapmaya hazır olduklarını acıklamıs bulunuyor. Bu gosteri ve acıklamalar karsısında Gurcu yonetim de derhal tepki gostererek Rus askerlerin usten ayrılmaları halinde bunların yerini Gurcu askerlerinin alacağını ve bugun uste calısan Ermenilerin calısmaya devam edeceklerini dolayısıyla Ahılkelek icin herhangi bir kaybın soz konusu olmayacağını kesin bir dille ifade etmis bulunuyor. Gurcu yonetiminin bu taahhutlerinin Ahılkelek Ermenilerini bugun ne kadar tatmin ettiğini soylemek suphesiz cok zor; cunku soz konusu ussun geleceği henuz belli değil. Rusya Gurcistan Parlamentosu’nun son kararına rağmen ulkedeki iki ussunun en az uc yıl daha faal (operasyonel) halde kalacağını General Aleksandr Ruskin’in ağzından iki gun once acıklamıs durumda bugun. Bir zamanlar Ahıska Turklerin yasadığı Ahılkelek’teki ussun geleceği Turkiye’yi de ilgilendiriyor suphesiz. Bugun de kimsenin farkında olmadığı bu onemli konuyu ele almıs olalım.