Sozde Ermeni mezarları gercek Kurt mezarları... - Haber Arşivi 2001-2011
26 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Նպատ / Ժամ : Փայլածու

Haber Arşivi 2001-2011 :

17 Şubat 2005  

Sozde Ermeni mezarları gercek Kurt mezarları... -

Sozde Ermeni mezarları gercek Kurt mezarları...

Turk Tarih Kurumu Baskanı Prof. Yusuf Halacoglu bir suredir Sozde Ermeni Soykırımı uzerine konusuyor. Bir yandan gerceklerin bilim adamlarına tarihcilere bırakılmasını istiyor ote yandan boyle bir katliamın olmadıgını kesin bir dille ifade ediyor. Ona bakılırsa Turkiye nin bu konudaki tek sorunu haklı davasını dunyaya anlatamaması. Bunun icin TTK Baskanı Birlesmis Milletler in devreye sokulmasını oneriyor ve boylece dunyanın sok edilebileceğini ileri suruyor. Sayın Prof. isi tarihcilere bırakın bakın boyle bir katliamın olmadığı konusunda dunyayı nasıl ikna edeceğiz goreceksiniz diyor. Bu sozlerini kanıtlamak icin de harika bir formul ortaya atıyor. Ermenilerin 1915 te 1 5 milyon Ermeni nin soykırıma tabi tutulduğunu one surduklerini anımsatarak Boyle bir soykırım olsa toplu mezarların da olması lazım. Her mezara bin kisi gomulse 1500 toplu mezar olması lazım. Bir tane toplu mezar gostersinler diyerek butun dunyaya meydan okuyor. Bu formulun sloganı su olsa gerek: Madem mezar yok katliam da yok ya da baska bir deyisle Gosterin mezarları kabul edelim katliamları. Ama bu formul sakın ola aklınıza baska bir sey getirmemeli. Mesela Demek o yıllarda olen oldurulen yuzbinlerin mezarlarının kalıntıları bile kalmamıs ortalıkta diye dusunmemelisiniz. Sayın Prof. bir bilim adamı olarak boyle soylediğine gore icimizin rahat olması gerekir. Evet aslında Ermeni mezarları konusunda icimiz oldukca rahat. Ulkemizde cereyan etmis ve yıllarca surmus bir seri katliamın geride kalan bir yığın belirtisi delili sahidi vesairesi varken yıllar boyu boyle bir olayı yok varsaymıs ve hic olmamıs gibi davranmıs olmamız nedeniyle mezarlar konusunda icimiz niye rahat olmasın? Yıllarca rahatca yasamadık mı? Gerceklere gozlerimizi kapatmadık mı? simdi bunca rahat yıldan sonra ileri surulen katliam iddiaları karsısında rahatımızı bozmanın ve yanıbasımızda icimizde komsumuzun evinde cereyan etmis olan facialar icin dertlenmemizin ne alemi var? Biz de adımız gibi eminiz ki Ermeni tarihciler ya da Ermeni iddialarını ileri suren dunyanın butun tarihcileri bizim tarihcilerimiz ve bilim adamlarımızla bir masaya oturabilseler mesele aydınlanmıs olacak. Bir bakacaklar ortada mezar falan yok. Demek ki katliam da yok deyip el sıkısıp meseleyi halletmis olacaklar. TTK Kurumu Baskanı bunu dile getiriyor iste. Yalnız TTK Baskanı nın bu acıklamaları yaptığı gunlerde ilginc bir sey oldu. Turkiye nin Guneydoğu sunda bazı mezarların bulunduğuna iliskin haberler cıktı. Daha once acılıp icinden 11 koylunun cesetlerinin cıkartıldığı Kulp taki toplu mezardan sonra Silopi Cukurca Mezraı nda bir baska mezar daha bulundu. Bu mezarların TTK Baskanı nın sozunu ettiği muhayyel yani sozde Ermeni mezarları ile bir ilgisinin olmadığını sanırım biliyorsunuz. Bunların 1990 lı yıllardan kalma mezarlar olduğu soyleniyor. Bu mezarların icinde bulunan cesetler o yorede yasayan Kurtlere ait. Kimlere ait oldukları isim isim biliniyor. Hatta neden ve kimler tarafından olduruldukleri de malum. Bu mezarların Ermeni mezarları gibi yalanlanabilmesi ya da bunlara sozde Kurt mezarları yakıstırması yapılabilmesi pek mumkun gorunmuyor. Nedenine gelince: İzzettin Aslan adında Silopili bir Kurt vatandas gectiğimiz yılın 12 Mart tarihinde Ulkede Ozgur Gundem gazetesinde bir itirafcının itiraflarının yeraldığı haberi okuyunca neredeyse hayatı değisti. Cunku itirafcının verdiği bilgiler sayesinde 10 yıl once kaybolan 25 yasındaki oğlunun oldurulup cesedinin atıldığı yeri oğrenmisti. İzzettin Aslan bunun uzerine durumu cumhuriyet savcılığına bildirdi ve mezarın acılmasını sağladı. Oğlunun kemiklerini Silopi Cukurca Mezraı Bazamir deresinin kenarında buldu. İtirafcının itiraflarına gore oğul Aslan JİTEM tarafından oldurulmustu. Bulunan kemikler daha sonra anne ve babadan alınan DNA ornekleri ile karsılastırıldı. Adli Tıp Kurumu nun 9 Eylul 2004 tarihli raporu soz konusu kemiklerin Murat Aslan a ait olduğunu ortaya koydu. İmdi meseleye Meclis İnsan Hakları Komisyonu da el koymus bulunuyor. Nitekim bu konudaki iddiaları bilgileri ve belgeleri mahalli yoneticilerden ve adli makamlardan istediklerini gazete haberlerinden oğreniyoruz. İstenilen bilgi ve belgelerin Meclis Komisyonu na gonderilmediği de yine bu haberler arasında... Belgeler gonderilse ve Meclis Komisyonu meseleyi inceleyebilse belki meselenin aydınlanması ve katillerin bulunması icin bazı mekanizmalar calısabilecek. TTK Baskanı Ermeni katliamının olmadığını kanıtlamak icin Ortada mezar yok demisti. Oysa simdi ortada bir mezar var ve bu cinayetin arastırılması icin tarihcilere ihtiyac bulunmuyor. kduzgoren@yenisafak.com.tr




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+