AB ile birlikte degisecegiz -
Basardık. Erdogan ın dun basın toplantısında soyledigi tek kelimelik cumle aslında her seyi acıklıyor. Turkiye basardı: AB nin kapısı sonunda Turkiye ye acıldı.
Bu noktaya gelmek hic kolay olmadı bu noktadan hedefe ulasmak daha kolay olmayacak. Bir baska deyisle nihai amaca yani AB uyeliğine ulasmak icin daha basarılacak cok sey var.
simdi uzun ve zorlu bir yol var Turkiye nin onunde. Turkiye Avrupalı liderlerini AB uyesi olmayı hak ettiğine ikna etti. Ancak is bununla bitmiyor. simdi Turkiye nin hem AB liderlerine doğru bir karar verdiklerini gostermesi hem de Avrupa halklarının kalplerini ve zihinlerini kazanması gerekecek. Cunku o gun geldiğinde yani Turkiye AB uyeliğinin tum gereklerini yerine getirdiğinde son sozu liderler değil halklar soyleyecek. Bir ornek vermek gerekirse dunku zirvede hukumetin Turkiye den yana ağırlığını koyduğu Belcika da su anda halkın yuzde 60 ı Turkiye nin AB uyeliğine karsı cıkıyor. Turkiye nin bu oranları tersine cevirmesi gerekecek.
Fransa dan sonra Avusturya nın daha simdiden Turkiye nin uyeliği icin referandum kararı alması da aynı gerekliliğe isaret ediyor.
Turkiye bundan sonra Kopenhag kriterlerine yonelik mesaisini uc alanda yapacak. İlki siyasi kriteri ısığında kaydettiği ilerlemeleri pekistirmek ve geri donusu olmayan bicimde kalıcı hale getirmek ikincisi ulusal mevzuatını AB muktesebatına uyumlu duruma getirmek ucuncusu de isleyen ve rekabet edebilir bir piyasa ekonomisi olusturmak.
Aslında uyelik gorusmeleri ya da muzakereleri baslıbasına yanıltıcı bir tanım. Muzakere pazarlığı cağrıstırıyor. Oysa onumuzdeki donemde Turkiye AB yle bir al ver surecine girmeyecek AB nin siyasi ekonomik ve muktesebata iliskin 80 bin sayfayı bulan ilke kural ve duzenlemelerini icsellestirecek. AB uzmanları soz konusu muktesabatın yuzde 95 inin yerinden oynatılamaz nitelikte olduğunu soyler.
Turkiye nin isi icerdeki islerle bitmeyecek. Turkiye dıs politikasını da giderek AB yle uyumlu bir cizgiye getirmek durumunda. Hic kusku yok ki bu acıdan uyelik surecini doğrudan ilgilendirdiği icin en onemlisi Kıbrıs sorunu. Turk dıs politikasının kurkcu dukkânı Kıbrıs sorunu da bu katılım gorusmeleri sırasında cozume kavusturulmak durumunda. Turkiye zirvede tanıma acmazından kurtuldu. Ankara Anlasması nın imzalanmasının Turkiye nin Kıbrıs Cumhuriyeti ni tanıması anlamına gelmeyeceğinin AB Konseyi nce teyit edilmesi Ankara acısından onemli bir kazanım. Ancak bu tanımazlığın muzakere surecinde Turkiye nin onune pratik engeller getirmesi kacınılmaz. Bu engelleri nihai olarak ortadan kaldırmanın tek kalıcı yolu Kıbrıs sorununun cozumu. Dolayısıyla Turkiye nin Annan Planı gorusmeleri ve referandum surecinde Kıbrıslı Turklerin de katkısıyla yakaladığı moral ustunluğu siyasi sonuca cevirmek icin hic beklemeden cozum yonunde bir inisiyatif gelistirmesi kendi cıkarına. Erdoğan ın dunku
basın toplantısında Kıbrıs la iliskiler konusunda espriyle karısık gonderdiği iliskileri iyilestirme sinyali cesaret vericiydi.
Turkiye nin dıs politikada el atması gereken bir diğer konu Ermeni meselesi. AB kısa ya da orta vadede Turkiye den Ermenistan la iliskilerini normallestirme surecini baslatmasını isteyecek. Bu bağlamda Ankara dan beklenen ilk adım Ermenistan sınırlarını acması ve Erivan a uyguladığı ambargoyu kaldırması. AB nin uzun vadeli beklentisi icin Turkiye nin Ermeni trajedisi yle yuzlesmesi.
Turkiye dun bir basarı kazandı ama yeni yukumlulukleri ve sorumlulukları da beraberinde getiren bir basarı bu. Turkiye 3 Ekim 2005 ten itibaren iktidarıyla halkıyla basınıyla isadamıyla epey terleyeceği bir sınava girecek. Ankara nın doğası gereği ucu acık bu sureci nihayete erdirebilmesi ve pusuya yatmıs Turkiye nin tokezlemesini bekleyenlere mahal vermemesi her seyden once kendi yukumluluklerini yerine getirmesine bağlı.
Elbette tek tarafılı bir cabayla olacak is değil bu. Dunku kararla AB uzerindeki Hıristiyan Kulubu kuskularını dağıttı. Ancak Turkiye yle birlikte AB de bir sınava giriyor. Turkiye AB uyesi olmak icin nasıl bir değisimden hatta donusumden gececekse AB de Turkiye yi icine almak icin benzer bir surecten gececek.
Medeniyetlerin kaderinin catısmak değil kaynasmak olduğunu kanıtlamak ancak bu karsılıklı cabayla mumkun...
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com