Ermeni meselesi ve Batının tutumu - Haber Arşivi 2001-2011
29 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Վարագ / Ժամ : Մթացեալ

Haber Arşivi 2001-2011 :

29 Haziran 2004  

Ermeni meselesi ve Batının tutumu -

Ermeni meselesi ve Batının tutumu

Ermeni meselesi bugunlerde yine gundeme tasınmaya baslandı. Her ne kadar Ermeni teror orgutlerinin Turk gorevlilere karsı cinayet kalleslikleri durmus gibi gorunuyorsa da bu hepten bitti anlamına gelmez. Bunun manası bugunlerde Batılıların cıkarları onları Turkleri hos tutmaya onları mahkum ettigi icindir. Bu menfaat iliskisinde bir terslik oldugunda isler birden bire karısacaktır. Butun tarihi belgeler ve bilgiler Turklerin Ermeni veya baska bir dini etnik gruba karsı hic soykırım uygulamadığını haykırmaktadır. Bunun aksine İspanya ve butun Katolik âlemi Avrupa daki Yahudileri GETTO’lara hapsedip; yokluk ve tecride mahkum ederken yurt dısına surerken İkinci Bayezid Han tarafından ulkeye kabul edilip toprak is ve as verilmistir. Cunku Turkler her insana oncelikle Bu da Allahın bir kuludur’ dusuncesi ile onurlu davranmıstır. Davranır da. Ermeniler icin de Turk tarihinde herhangi bir surgun ve soykırım uygulanmamıstır. 1877’deki 93 Harbinde 1914’teki Birinci Dunya Harbinde Rus istilacılarına karsı vatanını savunan Turk silahlı kuvvetlerine ihanet ederek; Ruslara casusluk yapan harp bolgesindeki Ermeniler menzil sahası dısına cıkarılmıstır. Boyle ihanet icindekilerin o gun icin kursuna dizilmesi kanun gereği olduğu halde Turk devleti insaf ederek hayatlarını bağıslamıstır. Bugunku varlığını Osmanlı devletinin sefkat ve merhametine borclu olan Fransa Ermeni yalanlarına canak tutarak 8’inci kin anıtının acılmasına da izin verip yardım etmistir. Bugunlerde pek gundemde olan AB kriterleri imtihanları artık Turk kamuoyunda gına getirmeye basladı. Ne yapsak Batılılara bir turlu yaranamıyoruz. Yani Avrupa devletleri hep kusursuz biz ise hep kusurlu muyuz? Kendi sosyal sigorta sistemleri iflasın esiğine gelmisken hâlâ Turkiye’ye akıl vermeye calısıyorlar. Gecenlerde bir Fransız musterisi ile cesitli dunya meselelerini gorusmekte olan bir Turk is adamı bu musterisine sitemle sorar: Bakıyorum Avrupa devlet adamları Turkiye’yi duzeltmeye calısıyorlar. Bilhassa Fransızlar bircok etnik problemleri varken Turkiye’deki bazı orgutleri savunuyorlar. İnsan hakları bahanesi ile mahkemelerimize neredeyse mudahil olarak katılacaklar. Hapishanelerimizi karakollarımızı denetleyecekler. Fransa’nın sadece Cezayir’de yaptıklarını goz onune almamız bile Fransa’yı milletler arası alanda suclu ilan etmeye yeter de artar bile. Anlamadığım bir sey var: Biz kimsenin isine karısmazken ozellikle Avrupa ulkelerinde Turkiye hakkında kendi kendilerine kararlar almak gibi bir alıskanlık var. Hastalık halinde. Nasıl olup da bir numaralı demokrasi savunucusu olduğunuzu iddia ediyorsunuz anlamıyorum Bizde bir soz vardır. Kendi sacını tarayamayan gelin bası suslemeye kalkarmıs! Ben Fransa’ya bu gozle bakıyorum’ deyince; karsısındaki Fransız is adamı sorar: Fransa’nın sembolu neden horozdur biliyor musun? Neden?” dedim: Cevabı aynen soyleydi: Kendi ayakları cop ve pislik (Fransızın soylediği orijinal kelimeyi bu satırların nezaheti yonunden mecburen değistirdim) icindeyken sarkı soyleyen tek hayvan horozdur da ondan.” Sanırım durumu hicbir cumle daha iyi ozetleyemezdi... AB’nin yetkilileri nazı niyazı artık bırakmalıdır. Malum fazla naz âsık usandırır!




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+