Din ve ulus -
TEPKİSİNİ en bastan beri hep Cumhuriyet in laiklik’ anlayısına yonelten İslami kesim’ hayati bir olguyu asla goremedi. Veya kasten gormek istemedi.
Dinci’ler gibi laikci’leri de cileden cıkartsa bile bu olgu aynı Cumhuriyet’in ulus devlet’i iradi bicimde Musluman belkemik’ uzerine insa ettigi gercegidir!
Sırf Buyuk Mustafa Kemal’in once Sivas ve Erzurum kongrelerinde; sonra da 1920 Meclis’inde dini cemaat onderleriyle kurduğu pragmatik cepheyi kastetmiyorum.
Lozan muzakerelerinden itibaren ve cok daha sonrasına uzanmak gerekiyor.
* * *
sU kesin Cumhuriyet bir anlamda İmparatorluğun imani’ temeldeki millet’ kavramını devraldı ve kısmen sekulerlestirerek farklı boyutta uygulamaya soktu.
Bu da oz itibarıyla Turk esittir Musluman’ formulune tekabul eder. Etmistir.
Nitekim Ortodoks Turkler mi yoksa Turkofonlasmıs’ Helenler mi olduğu hálá bilinmeyen ama her halukarda ibadeti dahi Dede Korkut dilinde yapan Anadolu Karamanlılar’ı; veya tek kelime analisan’ (!) konusmayan Ege yoresi Helenleri sırf Hıristiyan aidiyet tasımalarından dolayı Mubadele’de Yunanistan’a gonderildiler.
1915 Tehcir’inden arta kalan Ermenilerin gonullu goc’u (!) de cabası.
Fakat buna karsılık meramlarını tamamen Rumca veya Slav dillerinde anlatan Adalar Denizi Muslumanları yahut Balkan Pomakları Turkiye’ye getirildiler.
Burada karsılıklı olarak bir etnik temizlik’ değil bir dini temizlik’ vardır!
* * *
O halde yeni olusan Turk’ tanımında kısmen laiklestirilmis bir imani oğe’nin kan bağlarından cok daha buyuk belirleyicilik tasıdığını saptamak durumundayız.
Zaten de ortak İslam harcı’ sayesindedir ki basta Kurtler ve sonra Lazlar Cerkesler Arnavutlar vs. ayırımcılığı reddeden Cumhuriyet kimliği’ni edindiler.
Oysa aksinde 1941’in Varlık Vergisi’; 1955’in 6-7 Eylul pogrom’u; 1964’un Mulk Kararnamesi’ bu etno dini ayar’ gayrimuslimleri vurmayı surdurdu. Ancak bunları abartarak da sucluluk kompleksi’ne kapılmak gerekmiyor
Kaotik tarih sancılarla yurur gider ve ulus devlet’ de gokten zembille inmez.
* * *
BU arada İslami kesim’ gayr-ı Muslimlerin uğradığı haksızlıklara hep sustu.
Hatta kullandığı retorikte Cumhuriyet İdeolojisi’ni bile fersah fersah astı.
İsin ucu yalnız kendine dokunduğunda hosnutsuzluk ifade etti ki Turklesmek’ surecinin aslında Muslumanlasmak’la kosut bir seyir izlediği gerceğine hasır cekti.
Dolayısıyla eğer ortada bir suc’ (!) varsa mağduriyet’ edebiyatını hep biraz nalıncı keseri gibi yontan İslami kesim’ de boyle bir suc’a ortak olmustur.
* * *
ANCAK simdi bu defteri de kapatmak gerekiyor zira Turkiye tum asırılıklarına rağmen o Cumhuriyet’in genel sekulerlesme atılımı sayesindedir ki Muhammedi alemin yegane Musluman demokrat’ kimlikli siyasi yapılasmasını doğurdu.
Ve madem hem Musluman hem demokrat kimliği sahipleniyoruz; yine madem artık oturmus ve laik bir ulus devlet’ bunyesinde eski sivrilikleri torpuluyoruz o halde yukarıdaki siyasi yapının simdi baska tur atılımlara oncu olması gerekiyor.
Bununla Turk esittir Musluman’ formulunden dolayı heyhat sayıları artık yok seviyesine inmis yerli; yahut da ulkemize sonra yerlesmis gayrimuslimlere yonelik devrim’leri (!) ve onlara uzantı olusturacak dıs politikaları kastediyorum
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com