Cıplak Ayaklar Kumpanyası Kelimeler - L invitation” ve Mirror” adlı eserlerle sahneye cıkıyor! Cıplak Ayaklar Kumpanyası Haziran 2003 teki Why?İncu?Cima? Neden?” adlı gosterisinin ardından bu yıl da iki farklı gosteriyle seyirci karsısına cıkmaya hazırlanıyor. Cıplak Ayaklar Kumpanyası farklı disiplinlerden gelen danscıların kurdugu bir proje toplulugudur. Amacı Turkiye’de giderek gelismekte ve tanınmakta olan Modern Dans (hareket-performans-tiyatro-video vb.) sanat dalının gelisim surecini hızlandırmaktır. Bu amacla faaliyetlerini iki yıldır surdurmekte ve de Turkiye’de modern dans alanında onemli bir acığı doldurduğuna inanmaktadır. Grubun kurumsallasma sureci icinde projeler gosteriler organizasyonlar yaparak daha iyiye nasıl gidilebilir sorusunun cevabı aranmaktadır. Cıplak Ayaklar Kumpanyası bu yıl da Kelimeler” L’invitation / Davet” ve Mirror/Ayna” adlı uc farklı gosteriyle seyirci karsısına cıkmaya hazırlanıyor: Kumpanya faaliyetlerine su manifestoyla baslamıstır. Cıplak Ayaklar Kumpanyası saz calan olmaktansa kopan tel olmayı tercih eder. Her turlu hayale acıktır. Coğalsak ne guzel olur… Ama kopan tek bir tel bile anlasılmaya yeter. Her turlu ayrım ve siddete karsıdır. Dusunmeye tartısmaya konusmaya iyi gelebilir. Cocukların da ulasabileceği yerlerde saklanmasında bir sakınca yoktur. sarkı dinlemek yerine sarkı soylemeyi” tercih eder. Kerameti kendinden menkuldur. Deneme asamasındadır ve hep deneme asamasında kalmayı tercih eder. Danscı-oyuncu- tiyatrocu- muzisyen- video….” Cok amaclı bir yapı olusturmayı duslemektedir. İlhan Berk’in Cıplak ayak” siirinde dediği gibi bir dus ulke”dir yada bu dus ulkeyi” arar… Danscılar: Aslı Ozturk Candas Bas Duygu Gungor Deborah Coustol-Chatelard İstemihan Tuna Emre Celik Emre Olcay Maral Ceranoğlu Mihran Tomasyan Melis Tuzcuoğlu --------------------------------------------------------- Kelimeler Kumpanya icerisinde dans eden danscıların kendi islerinden olusan bir karma temsil niteliğindeki gosterinin calısma asamasında bir hikaye yada bir tema ustune değil ortak dertlere sahip danscıların sectikleri kelimeler” ustunden bir koreografik yapı islendi. Eserler birbirlerinden tamamen bağımsız ama aynı zamanda aynı dili konusan aynı noktaya bakan danscıların yurudukleri farklı yolları ve bu yol deneyimlerini anlatır. Kelimeleri birlestirip bir tam cumle yaratma kaygısından uzak tamamen tek kelimelik cumlelerdir bunlar. Her eser baska bir hikaye baska bir dunyaya kapı acacaktır ama eserlerin hepsinde de dert” o kapının acılmasıdır. Belki de kelimeler birlestiğinde anlamlı bir cumle olusabilir ancak amac butunde değil ayrıntıda aranmaktadır. Gosteri tarihleri: 2 Mayıs- 21.00 Yunus Emre Kultur Merkezi / Bakırkoy 10 Mayıs Koc Universitesi Sahnesi / Sarıyer 16 Mayıs- 20.00 Profilo Kultur Merkezi / Mecidiyekoy Kelimeler gosterisi icin bilet: Mekan: Asmalı Mescid Sokak Atlas Apt. No:9/1 Tunel- Beyoğlu Tel: 0212 2457694-95 Dans Bulusma: sahkulu Mahallesi Serdar-ı Ekrem Sokak AZF Han No: 5/4 Kuledibi/ Beyoğlu Tel: 0212 2528276 Kucuk Cambaz: (Fitas sineması arka cıkısı Zencefil Lokantası nın yanı) ------------------------------------------------------- Mirror/ Ayna Ayna nedir Ayna yansımadır Yansıma nedir o zaman Yansıma hayattır Ayna yansıma yansıma hayattır dedin. O zaman hayat ayna mıdır….. Gercek dostu olanın aynaya ihtiyacı olmaz demis Mevlana yada Ayna ayna var mı benden guzeli bu dunyada….. Belcika’da uc danscının beden hareket mekan zaman sorgulamasıyla basladı ayna. İstanbul’daysa farklı disiplinlerden ve farklı ulkelerden gelen sanatcıların katılımıyla (performans sanatcıları danscılar oyuncular video-muzik produktorleri) buyuyup gelisiyor. Dort-bes kisinin sıradan yasamları iliskileri arayısları tekrar eden hic bitmeyen dongulerini anlatır ayna. Kendini goremeyen yansıma- yanılsamalarda kaybolanların hikayesidir biraz. Dusmek uzerine tokezlemek yeniden baslamak kesip atmak bedenin tanınması kendine yabancılasma cinsel kimlikler uzerinedir birazda. Suruklenip gidenlerin hikayesidir ayna. Once there was a butterfly who forgot to fly. Who simply forgot to fly. Just forgot to fly. This butterfly is dead now. Kanatlarımız olduğunu ucabildiğimizi unuttuğumuzu bir dunyadaki sonsuz yolculuğumuzdan kucucuk bir kesit ayna Koreografi: Candas Bas Gosteri Tarihi: 14. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında 26 Mayıs Taksim sahnesi Ayna gosterisi icin: Biletix ------------------------------------------------------- L’invitation / Davet Fransa’nın onemli koreograflarından Charles Cré-Ange Cıplak Ayaklar Kumpanyası’na eser hazırlamak icin bir sureliğine İstanbul’a geldi. 6 danscıyla hazırlanacak olan eser ilk kez 14. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’de izlenebilecek . Hem Turkiye hem Fransa icin onemli bir adım olduğunu dusunduğumuz bu kultur alısverisini Charles Cré-Ange soyle anlatıyor: Turkiye’ye gelip calısmayı kabul etmemde danscıların guven verici dostane ve sade davetleri’ cok etkili oldu. Bir baska etken de İstanbul sehriyle ve burada yasayan insanlarla ilgiliydi. Bu sehrin olağanustu hikayesi bazen karanlık donemler gecirse de tolerans ve misafirperverliğin ornek sehri burası. Bu gecmisten gunumuze kadar uzanan ve diğer metropollerle paylasılan ortak hikaye (yasadığım Paris de bunlardan biri) bana bu toprak paylasımının (davetiye) bu sehri ve yasayanlarını ozel bir sekilde renklendirdiğini dusundurdu. Bu konuyu islerken kesfedeceğim seyler ve kesfedeceğim danscılar bana ayrı bir yol gosterici olacak.” Eser İstanbul’u ve İstanbul’daki cok farklı ve renkli yapıyı ele alarak farklı kulturlerin- dusuncelerin- dinlerin bir arada yasama/ yasayamama aralarındaki toprak paylasımı ve bunlardan cıkan hikayelerden olusmaktadır. Gosteri Tarihleri:14. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında 20-21 Mayıs Muhsin Ertuğrul Sahnesi / Harbiye Davet gosterisi icin: Biletix Charles CRE-ANGE kimdir? Charles Cre Ange’ın dans hayatını tanımamızda onun gunumuze kadar yaptığı 25 eserinin onemi buyuktur. 1984 yılında kendi adı altında kurduğu topluluk genc koreograflar arasında oldukca bilinen tanınmıs bir topluluk olarak yerini almıstır. Deneysel calısmaları onun eserlerinde sertlik ve merakı bir araya getirir. Koreografileri guclu bir yaratık olan insanın mutlu kalmak icin yasadığı absurd dunyanın birer yansımasıdır. L Encontre (1985) Eurydice disparue (1986) Noir Salle (1988) Changeling (1989) eserlerinin tumu de Fransa basta olmak uzere bircok Avrupa ulkesinde basarıyla sahnelenmistir.. Zorlayıcı bir parca olan Noir Salle 80’ler sonrasında kazandığı basarının en onemli simgesidir. Charles Cré-Ange 1990’da Bagnolet’deki Rencontres Chorégraphiques Internationales adlı kurum tarafından Merce Cunningham’ın baskanlığını yaptığı juri tarafından Noir Salle adlı koreografisi ile Grand Cointreau Foundation” odulu ile odullendirildi. Eğer hareketleri kaos ile emirler arasında bu iki kavramın hicbir zaman birbirine ustunluk sağlamayacağı sekilde bir denge kuruyorsa bu hareketler aynı zamanda bizi kovalayan kelimelerin de yansımasıdır. Zaman bosluk ve maddeler bu eserlerin kalbinde danscı korograf ve seyirci ile isbirliği icinde yer alıyor. Charles Cré-Ange ın dansı disiplinle birlesen guclu insan vucudunun ekosu ve orijinal sesin yorumcusudur.