Sevgili Hrant Dink! -
Sanırım Hrant Dink adını hemen hemen herkes birkac senedir devamlı duymakta. Onu AGOS Gazetesi Genel Yayın Yonetmeni olarak tanıyorsunuzdur muhtemelen. Ama eminim ki 1996 senesinde bu gazete cıkmaya baslamadan Hrant ı Beyazadam Kitapevi sebebiyle tanıyanlarınız da vardır.
Hrant Dink... Tanımıyorsanız tanıyın. Dunyanıza dunyalar katacak bir insandır. İnsan adamdır. Benim can dostum Hrant’a hep soyle derim: Sen dunyanın en guzel’ insanısın!
AGOS gazetesinin cıktıgı gunden beri gonullu destekcilerindenimdir. Hayatımda en severek yazdıgım yazılarımdan biri de bu gazetede yayınlanmıstır bundan dolayı da gurur duyarım.
AGOS gazetesi Turkiye’de cıkan ilk ve tek Ermenice – Turkce gazetedir. Diğer gazeteler sadece Ermenice yayınlanır bilindiği gibi. Hrant ve ekibi hos bir misyona imza atmıslar genelde ice donuk bir yapıya sahip olan Ermeni cemaatini hepimizle bulusturup iclerine girmemize onları daha yakından tanımamıza aracı olmuslardır.
AGOS gazetesi koleksiyon niteliği tasıyan bir yayın organıdır bence. Yıllık ciltlerini almayı pek severim. Atmaya kıyamadığım ve biriktirdiğim tek gazete AGOS’tur. Bir rehber olarak cok yararlanmısımdır daima. Sadece gunluk olaylar politika Ermeni cemaati haberleri değil son derece kaliteli kultur ve sanat politikasıyla benim gibi pek cok kisinin de hayatının olmazsa olmazlarındandır AGOS Gazetesi.
Hrant herkesin ozellikle de medyanın her zaman basvuru kaynağıdır. Ermeni cemaatiyle ilgili her turlu konu olan olaylar yurt icinde ve yurt dısındaki gelismeler hep ondan sorulur. İlk ona danısılır. Televizyon programlarına davet edilir gazeteler demec ister. Kendisi de yazar yazar yazar konusur konusur konusur. Hemen hemen her cağrıldığı konusmaya gider. Konferanslar verir. Bıkmaz usanmaz.
Ben cok sahit olmusumdur Hrant’ın uzlasmacı kisiliği sebebiyle pek cok kereler elestiri oklarının hedefi olduğuna. Hrant abuk sabuk on yargılara karsı her zaman bıkmadan usanmadan ve yılmadan savas verdi. Gun geldi diasporadan gun geldi cemaatten ve pek cok zaman da icimizdeki belli bir kesimden elestiriler aldı.
Benim her zaman en cok takdir ettiğim tarafı (Rıdvan Akar’ın Radikal Gazetesi’ndeki 14 Mart 2004 tarihli yazısında da değindiği gibi) devlet ve resmi cevrelerde milliyetci/muhafazakâr kesimlerden kaynaklanan onyargılara karsı vermis olduğu mucadeledir.
AGOS Gazetesi 26 subat 2004 Persembe gunu bir saldırıya uğradı. Bir Turkiye gazetesi! Olacak sey değil diyemedim ve sasırmadım. Gerci her zaman bazı tehditler vardı bildiğim kadarıyla ama ciddiye alınacak seyler değildi. Bu seferki ağır ve cirkin bir olaydı. Nefretle kınıyorum ama beklemiyor da değildim boyle bir ahlâksızlığı. Son zamanlarda Hrant hangi televizyon programına cıksa karsısına kudurmus gibi neredeyse ağzından salyalar akarak ona saldırmak icin hazır bekleyen birileri vardı. Saldırıya da geciyorlardı. Hrant bunları basarıyla puskurtuyordu her seferinde.
AGOS gazetesinde yayınlanan Sabiha Gokcen ile ilgili iddialar ve ozellikle de Hurriyet Gazetesi’nin bunu mansete tasıması olayları kızıstırdı. Sanki memleketin namusu elden gitmisti. İnanılmaz bir rezillik sergilendi pek cok cevre tarafından. Sanki Ermeni olmak sucmus gibi davrandı bazıları. Ben kendi adıma cok utandım olanlardan yapılanlardan yazılan ve soylenenlerden. Yuzum kızardı. Kendimi cok kotu hissettim.
Birileri bu olaya canak tuttu. Turk tarihini ve Anadolu topraklarının binlerce yıllık gecmisini sadece Osmanlı’dan ibaret sanan bir cahil ve kultursuzler ordusu da sarıldı kaleme. Yazılanlar cizilenler soylenenler rezillik boyutlarına ulastı zaman zaman. Kimsenin anlam veremediği bir surec basladı. Doğru ve guzel bir seyler yazanların yazıları biraz gumburtuye gitti hatta hafif kactı. Birileri gercek yuzunu gostermeye basladı. Hatta bir zamanlar Turkiye’nin en prestijli gazetelerinden birinde bir kisi okuduğunu anlamaktan aciz bir sekilde Hrant’ın aslında pek de guzel olan bir yazısının orasından burasından alıntılar yaparak olayı tırmandırdı.
26 subat 2004 Persembe gunu AGOS Gazetesinin onunde ulkuculer bildiriler okumaya Hrant Dink’e yonelik olum tehditleri iceren sloganlar atmaya basladılar. İsin en ilginc yanı ise bu izinsiz’ gosteriye ve atılan tehdit sloganlarına rağmen polisin mudahale etmemesi. Orada onca televizyon kanalının cekim yapmasına rağmen bu haberin kamuoyuna yansımaması. Gazetelerde bu vahim olaya yer verilmemesi Turkiye Gazeteciler Cemiyetinin ve Cağdas Gazeteciler Derneğinin herhangi bir basın acıklaması olmaması...
Butun bunlar cok dusundurucu. Benim en vahim bulduğum konu ise vatan sevgisinin kimlere kaldığı! Bunlara mı kaldı? Ayrıca bunlar vatanperver falan değil hepsi vatan haini. Nasıl oluyor da vatan sevgisini kendi tekellerinde gorme hakkına sahip oluyorlar? Keske bunların hepsinin toplam vatan sevgisi Hrant’ın Turkiye sevgisinin milyarda biri kadar olsa!
Yazıklar olsun! Bu memleket hic mi tarihten (ozellikle yakın gecmisten) ders almayacak?
Hrant canım can dostum dunyanın en guzel’ adamı! Sen doğru bildiğini yapan duzgun adam gibi bir adamsın. Senin o kocaman yureğini biz hepimiz biliyoruz. Doğru bildiğin yolda devam et. Biliyorsun ki yalnız değilsin!
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com