6-7 Eylul un Anlattiklari - Haber Arşivi 2001-2011
25 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Ցրօն / Ժամ : Շառաւիղեալ

Haber Arşivi 2001-2011 :

07 Eylül 2003  

6-7 Eylul un Anlattiklari -

6-7 Eylul un Anlattiklari

1955 de yasananlar kuskusuz munferit olaylar degildi. Aslinda 1920 li yillardan 1960 lar ortalarina kadar olan surecte gayrimuslimlere iliskin pratiklere baktigimizda Turklestirmenin gercek seruvenini daha iyi anlamak mumkun. Turkiye de cok az olay hem siyasal hem toplumsal hem diplomatik hem de ideolojik acidan siradisi bir onem tasir. 1955 yilinda meydana gelen 6-7 Eylul olaylari hic kuskusuz bu acidan bir istisna teskil etmektedir. Bu olaylarin analizi Turk milliyetciliginin dogasindan Demokrat Parti (DP) donemi yoksullugunun ve toplumsal huzursuzlugunun vardigi boyutlara dis politikadan kitlelerin iktidarlar tarafindan manipule edilmesine kadar bircok onemli konuda yakin tarihimiz hakkinda onemli ipuclari vermektedir. Ayrica 6-7 Eylul un analizi bugun icin dahi onemli dersler ihtiva etmektedir. 1950 leri ortalarinda Kibris Soz konusu olaylari tetikleyen gelismeler her seyden evvel dis politika kaynakliydi. 1950 lerin ortalarina dogru Kibris Turkiye icin giderek yakici bir mesele olmaya basladi 1955 yazinda ise ulke gundemine oldukca agirlikli bir sekilde oturdu. Bunun nedenlerinden birisi Ingiltere nin adanin gelecegini tartismak uzere Haziran ayinda Londra da duzenlenecek ve Turkiye ile Yunanistan in da katilacagi bir toplanti yapmak istemesiydi. Ingiltere Kibris ta karsilastigi guclukler yuzunden Turkiye ve Yunanistan i adanin yonetimine ortak etmeyi planliyordu. Oysa Turkiye nin bu konuda acik secik bir politikasi oldugu soylenemezdi. Bu yuzden en azindan Turk kamuoyunun bu konuda hassas oldugu tum dunyaya gosterilmeli Kibris in gelecegi icin yapilan gorusmelerde halkin bu konudaki hassasiyeti Ingiltere ve Yunanistan a karsi toplanti masasinda bir koz olarak kullanilabilmeliydi. Ataturk un evi Tam da bu noktada Ataturk un Selanik teki evinin bombalandigi haberi gokten zembille dusmus bir firsat olarak belirdi. Haber ogle saatlerinde radyodan duyurulmus akabinde DP ye yakinligiyla bilinen Istanbul Express adli aksam gazetesi olaylari sansasyonel bir sekilde yayimlamisti. Normal sartlar altinda yirmi bin baski yapan bu gazete her nedense o gun iki yuz doksan bin adet basilmisti. Kibris Turktur Cemiyeti baskaninin da kiskirtici aciklamalarinin yayimladigi gazete tum Istanbul da dagitilmis ayni cemiyetin orgutledigi buyuk gruplar Taksim meydanina dogru yuruyuse gecmislerdi. Once cesitli Rum gazetelerinin yakilmasiyla baslayan olaylar Beyoglu civarindaki gayrimuslimlere ait ev ve isyerlerinin tahribine donusmus giderek butun kenti sarmisti. Varoslardan ve koylerden otobusler ve kamyonlarla insanlar Istanbul a getiriliyorlar bu guruhlar kenti yakiyor yikiyor yagmaliyor ve talan ediyorlardi. Kazma kurek ve demirlerle Hedeflerine yonelis bicimleri olsun ellerindeki tek tip ve yeni kazma kurek demir sopa gibi malzemelerin hazirlanisi ve dagitilisi olsun ortada apacik bir tertip bir provokasyon oldugu anlasiliyordu. Daha cok Rum vatandaslara ait ev isyeri kilise mezarlik gibi yerler yakilmis ve tahrip edilmisse de olaylar Ermeni ve Yahudilere karsi da tezahur etmis dahasi cesitli gruplar dukkanlari fabrikalari evleri ve bu gibi yerleri talan etmeye baslamislardi. Isin ilginci bazi Turk isyerleri de olan bitenden nasibini almisti. Dort binin uzerinde dukkan 73 kilise 110 otel 27 eczane 20 fabrika 2600 civarinda ev 52 Rum ve 8 Ermeni okulu olaylarda yakilmis yikilmis tahrip ve talan edilmisti. Beyoglu savas alani Ozellikle Istanbul un Beyoglu semti tam bir savas alanina donmus ortaliga dokulen cesitli esyalar sokaklari kaplamisti. Izmir de de daha kucuk capli olaylar cereyan etmis Yunanistan Konsoloslugu ve fuardaki Yunan pavyonu atese verilmisti. Dahasi en az 3 olu 30 yarali vardi ve Rum kadinlara tecavuz edildigi haberleri ortalarda dolasiyordu. Isin ilginc yani guvenlik kuvvetleri olaylara neredeyse mudahale etmemis ordu ancak gece yarisi civarinda olaylarin uzerine gitmeye baslamis Istanbul ve Izmir de sikiyonetim ilan edilmisti. Daha sonralari hukumet olaylari onceden haber aldiklarini ancak bu boyutta beklemediklerini aciklamisti. Tahir Nesin Dinamo gozaltinda Turkiye tarihinin bu yuz kizartici eylemleri sonrasinda hukumet bu isi komunistlerin yaptigini belirtmis Kemal Tahir Aziz Nesin Hasan Izzetin Dinamo Asim Bezirci gibi sosyalist gorusleriyle taninan 45 kisi gozaltina alinmis sucsuz yere bes alti ay hapis yatmislardir. O gunlerde Turkiye de bulunan bir Amerikali gozlemci eger komunistlerin boyle bir gucu varsa neden devrim yapmiyorlar? gibisinden ironik bir yorumda bulunmustu. Oysa hicbir zaman tam olarak ispatlanamasa da hukumetin bir sekilde bu olaylarin arkasinda oldugu cok yaygin bir kaniydi. Nitekim Yassiada mahkemelerinde olaylar yeniden gundeme gelmis olaylarin hukumetin bilgisi dahilinde cereyan ettigi vurgulanmistir. Aci olan Selanik te Ataturk un evinin bombalanmasinin da bir Turk ogrenci tarafindan tezgahlandigidir ki bunu yapan kisi daha sonra Milli Istihbarat Teskilati nda (MIT) gorev alacak valilik dahi yapacak bir zat olacaktir. Turk gladiosu Olaylarla ilgisi olan emekli bir general yakin zamanlarda 6/7 Eylul de bir Ozel Harp isidir ve muhtesem bir orgutlenme idi... amacina da ulasti. Sorarim size bu muhtesem bir orgutlenme degil miydi? gibilerinden bir yorumla olaylarin Turk gladiosu tarafindan tezgahlandigini belirtecektir. Kisaca yukarida ozetlenen olaylarin daha genis bir perspektiften nereye oturduguna bakarsak neler soylenebilir? Birincisi hukumetin en azindan tesvik ettigi soylenebilecek bu olaylar bir dis politika hadisesi olarak baslamis ancak giderek bir ic politika sorununa donusmustur. Amaclanan Kibris gorusmeleri icin bir manevra yapmakken ve olaylarin makul sinirlar icinde kalacagi dusunulurken sonucta bir skandal ortaya cikmistir. Basbakan Adnan Menderes kabineyi degistirmek zorunda kalmis hukumet hem yurt disindan hem yurt icinden sert elestirilere maruz kalmistir. Dis politikayla rahatlik Ikincisi Menderes muhtemelen ulke icindeki sorunlardan dikkatleri dis politikaya cekerek bir rahatlama saglayabilecegini dusunmus olsa gerektir. Bunun nedeni ozellikle 1955 yilindan itibaren giderek kotulesen iktisadi durumdur. Siyasal hareketlerin klasik taktiklerinden olan dikkatleri baska yonlere sevk etme gayreti kendi tersine donusmus olaylar aslinda ulke icinde beliren yoksullugun bir aynasi haline gelmistir. Bir baska deyisle oncelikle Rum vatandaslara karsi baslayan bir sovenist tepki zamanla kontrolden cikarak servet dusmanligina da donusmus toplumsal bir boyut kazanmistir. Dolayisiyla 6-7 Eylul de yoksullarin zenginlere karsi kinini de gormek mumkundur. Ustelik Menderes her gun basinda boy gosterip ulkede daha once gorulmemis bir ekonomik refah yasandigindan dem vurdugu bir donemde. Anti-komunist soylemin boyutlari 6-7 Eylul olaylari 1950 lerde hizla gelisen anti-komunist soylemin boyutlarini gostermesi acisindan da ilginctir. Hukumetin olaylarin sorumlusu olarak komunistleri hedef almasi ulkede bugun dahi hakim olan her turlu olumsuz olguyu ic ve dis dusmanlara fatura etme anlayisinin acik ama trajikomik bir disavurumudur. Sonuncusu ama belki de en onemlisi Turkiye de milliyetciligin dogasinin anlasilmasi acisindan 6-7 Eylul un bize anlattiklaridir. Turk milliyetciligi bugune kadar genellikle bir takim milliyetci entelektuellerin ya da devlet adamlarinin soylemlerine bakarak anlasilmaya calisildi. Ornegin Yusuf Akcura Ziya Gokalp Munis Tekinalp Recep Peker gibi kisilerin yazip cizdikleriyle biraz fazlaca ilgilenildi. Son yirmi yildir ise dunyada gelisen teorik literature atifta bulunarak milliyetci yapitlar irdelendi yeniden yorumlandi. Dunyanin baska yerleri icin gelistirilen modeller tarihsel gercekligimiz pek de o kadar dikkate alinmadan bize uyarlanmaya calisildi. Otekiler Ornegin post-kolonyal teoriler kullanilarak Turk milliyetciliginin kurucu metinleri yeniden kurgulanmaya calisildi sanki Osmanli Devleti bir somurgeymiscesine. Birinci Dunya Savasi na taraflardan biri olarak giren ulkeden neredeyse mazlum ulus edebiyati cikartilmaya calisildi. Bu cabalar her ne kadar renkli ve verimli gozukse de aslinda dogmatik bir soylemin otesine pek de gidemedi. Cunku gozden kacan uzerinde pek de durulmayan Turk milliyetciliginin en onemli ogesi yani onun otekileri idi. Bu konu siyasetin sag ya da sol yelpazesinden olsun aydinlarin fazlaca gundeme getirmedikleri bir konuydu oysa Turk milliyetciliginin irdelenmesinde onun otekilerini incelemek onlara yonelik politikalara bakmak aslinda bize cok daha onemli acilimlar getirebilir. Nitekim son yillarda yavas yavas bu konuda dikkate deger yapitlara rastlanmaktadir. Iste 6-7 Eylul olaylarini Turk milliyetciliginin otekilerine karsi bir pratik olarak algiladigimizda Turkiye gercegini anlamakta onumuze cok daha aydinlatici yaklasimlar cikabilecektir ozellikle de yasanan olaylari tarihsel surec icine oturttugumuzda. Turklestirme Cunku 1955 de yasananlar kuskusuz munferit olaylar degildi. Aslinda 1920 li yillardan 1960 lar ortalarina kadar olan surecte gayrimuslimlere iliskin pratiklere baktigimizda Turklestirmenin gercek seruvenini daha iyi anlamak mumkun. Dolayisiyla 1955 de yasananlari Milli Iktisat yaratma politikalariyla 1915 tehciriyle mubadeleyle Vatandas Turkce Konus kampanyalariyla 1934 Trakya Olaylariyla savas yillarindaki Varlik Vergisi faciasiyla ele aldigimizda karsimiza cok daha tutarli cok daha tarihsel bir surec cikacaktir. O da Cumhuriyet Turkiyesi nin en onemli hedeflerinden birisi olan Turklestirmenin surekliligidir. Daha renksiz daha tekduze 6-7 Eylul olaylari sonrasi Turkiye den cok sayida gayrimuslim baska ulkelere goc ettiler. Istanbul ve Izmir in biraz da zenginligini cesitliligini simgeleyen onemlice bir nufus ortadan yok oldu boylece. Kalanlarsa pek de guvenmedikleri bir rejim altinda yasadiklari hissini hep hissettiler. Bu olaylar ayni zamanda gecmis uygulamalarda oldugu gibi gayrimuslimlerden Musluman/Turk kesime bir servet aktarimina yaradi hic kuskusuz. Bu anlamda 1955 de yasananlar Jon Turk doneminden beri suregelen Milli Iktisat politikalarinin bir devami olarak algilanabilir. Sonucta yuzyillardir bu topraklarda yasayan insanlar yasadiklari ortami topragi ve kendi tarihlerini terk edip gitme durumunda kaldilar. On binlerce insanin evlerine isyerlerine ozel hayatlarina dini kurumlarina hatta mezarliklarina kisaca en temel insan haklarina karsi buyuk bir tecavuzdu yasananlar. Nihayetinde Turkiye toplumu biraz daha renksiz tekduze bir toplum haline geldi. Turkiye nin tum dunyada itibarini dusuren bu olaylar ne yazik ki Turk milliyetcileri tarafindan bir kazanim bir zafer olarak algilandi algilanabildi. (AK/NM)




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+