Padisahin mali bize ne? -
Abdulhamid in sahsi mal ve petrol imtiyazlari yilda 20 milyon altin getirecekti. Turkiye nin 1930 da Ingiliz Fransiz ve Italyanlarla olusturdugu uc hakem mahkeme aleyhte karar verdi
Osmanli padisahlari Abdulhamid e gelene kadar sahislari icin mulk edinmediler. Abdulmecid Beyrut ta Resulayn Ciftligi ni satin almis ama kendi adina tapulamaktan cekinmisti. Abdulaziz in arazi satin almayi dusundugu ama buna cesaret edemeyip vazgectigi de biliniyor. Onceki padisahlar geliri saltanat makaminin harcamalarina tahsis edilen ve havass-i humayun diye anilan araziler yaninda hanedan mensuplarinin ikametlerine tahsis edilen binalara hayatta olduklari surece tasarruf edebiliyorlardi.
Tanzimat in ilaniyla sultanlar ikametlerine tahsis edilen binalarda oturma olanagi disinda yillik 12 bin 500 lira maasla yetinmek zorunda kaldi. Fikir vermesi bakimindan soyleyeyim ki; ayni donemde Fransiz Frangi uzerinden yapilan bir hesapla Rus cari yilda 34 milyon Avusturya-Macaristan Imparatoru ve Alman Imparatoru 19 5 milyon Italya Krali 16 milyon Ingiltere Krali 13 5 milyon frank odenege sahiptiler.
Bu hesaba gore Abdulhamid in yillik geliri 12 milyon frank ediyordu.
Isadami Abdulhamid
2. Abdulhamid in sahzadeligi sirasinda gelirini borsada oynayarak artirdigi biliniyor. Tahta gecince ilk is olarak guvenebilecegi bir Hazine-i Hassa Naziri aradigi da. Osmanli Bankasi na basvurarak guvenilir bir eleman isteyen padisaha onerilen isim Agop Kazas adinda bir memurdu. Abdulhamid onunla calismayi kabul etti; pasalik unvani verdi ve Dolmabahce Sarayi nda daire tahsis etti. Padisahin servetinin idaresinde oylesine basarili oldu ki Agop Pasa iki defa Hazine-i Hassa Bakanligi uhdesinde kalmak sarti ile Maliye Bakani da oldu.
Osmanli Bankasi yla devletin iliskilerinde gerilimlerin yasandigi borclanmalarda Hazine lehine faiz indirimlerinin yaptirildigi Osmanli maliye memurlarinin muhasebe bilgisinin sinirli olmasi sebebiyle fark edemedikleri hesap hatalari yuzunden Hazine nin ugradigi zararlarin tazmin ettirildigi bir donem oldu onun iktidar devresi.
Hassa mulklerine tapu
Agop Pasa devletin kredi iliskilerinde o zamana kadar tek kaynak olarak gorulen Osmanli Bankasi na alternatif olarak Kredi Liyone Bankasi ni devreye sokan kisi olarak da dikkat cekti. Sonucta Osmanli Bankasi nin hismina ugrayip Maliye Bakanligi ndan uzaklastirildi Hazine-i Hassa Bakani yken Abdulhamid in hediye ettigi bir ata binerken dusup oldu.
Ilk olarak kimi hassa mulklerinin tapulu olarak Abdulhamid in uzerine gecmesini sagladi Agop Pasa. Padisahin gozunde prima ydi: Ben hemen hemen bir sehir halki kadar insani gecindirmekteyim. Yildiz Sarayi mensuplarini ve memurlarin ucte birini. Ayrica Halife olmam dolayisiyla kesem butun dunya Muslumanlarina aittir. Buyuk bir servet yapabildiysem bu Agop Pasa nin dirayeti sayesinde olmustur. Mulkumu gayet iyi idare etmis yilda 500 bin altin gelir getirecek hale koymustur. Ozel kisilere ve vakiflara ait olmayan araziyi Sultan Mali ilan etmek fevkalade bir fikirdi.
Mikael Portakal Efendi
Agop Pasa gibi becerikli bir insani kaybettikten sonra Abdulhamid onun yetistirdigi bir diger Ermeni asilli maliyeciye emanet etti sahsi servetinin idaresini: Mikael Portakal Efendi. Maden ve petrol isletme imtiyazlarini Abdulhamid in sahsi mal varligi haline getiren isim o oldu.
Turk asilli Basmabeynci Ragip Bey in Guney Afrika daki altin madenlerinin hisse senetleri uzerinde yaptigi spekulatif alim- satimlardan sonra Abdulhamid in sahsi serveti 8 milyon altin duzeyine ulasti. Bu durum herkes tarafindan biliniyordu.
Kalem sahipleri elestiriyordu
Onlarca kalem sahibi dayanamayip alenen Abdulhamid in durumunu elestiriyordu. Ornegin sair Esref: Cihanda padisahim hayret efzadir futuhatin/Ahalinin elinden zaptolunmus ciftlikatin var/Ne mutlu memleket gittikce artar feyz u lutfunla/ Memalikte (memlekette) senin milyon kadar mustemlekatin (somurgen) var diyordu; Mizanci Murad in gozunde Agop Pasa ve yetistirmesi maliyeciler Yildiz cetesi ydi. Sadece Bagdat ve Musul vilayetlerindeki ciftliklerin yillik gelirinin 150 bin altina ulastiginin
bilinmesi ofke kabartiyordu.
Sonucta Abdulhamid tahttan indirildi ve on sene kadar sonra 1918 Subat inda oldu. Yerine gecen padisahlar (Sultan Resad ve Vahidettin) onun serveti konusunda bazi kararnameler yayimlayip mallarin Hazine ye intikali icin girisimde bulundu ama savas ortaminda kesin sonuca ulastiramadi.
Cumhuriyet donemi
Milli Mucadele sonrasi Ankara 1922 yilinin Kasim inda saltanati 1924 yilinin Mart ayinda hilafeti kaldirip hanedan mensuplarini hudut disi etme kararini alinca bu sorun yeniden gundeme geldi.
Gerci cikarilan kanunda padisahlarin Turkiye Cumhuriyeti sinirlari icindeki tapulu mallarinin millete intikal ettigi belirtiliyordu ama Abdulhamid in vârisleri onun olumuyle mallarin kendilerine gectigini dolayisiyla padisah mulku olmaktan ciktigi icin kanunun kapsami disinda kaldigini one surerek dava actilar.
Uzun bir hukuki surecin ardindan Yargitay da hakliliklarini tescil ettirdiler de. Ankara sorunu kokten cozmek icin 1949 da yeni bir kanun cikarmak zorunda kaldi. Varisler o ana dek tapuda adlarina tescil ettirip satabildikleri emlaktan (Toplam 10 bin 200 parca emlak soz konusuydu) sagladiklari kazancla yetinme durumuna geldiler.
Uluslararasi dava
Turkiye hudutlari disina cikarilan hanedan mensuplari yoksulluk icine dusunce (ornegin Vahidettin kendisine hediye edilen cok kiymetli bir yakutu unlu mucevheratci Cartier e rehin vermis ve aldigi borcu odeyemedigi icin bu tas acik artirmayla satilmisti) Turkiye disindaki mallar sorununa uluslararasi hukuk alaninda care aradilar. Bunun ilk sonucu Amerikali bir hukuk firmasinin vekil tayin edilerek Ingiliz hukumeti aleyhine dava acilmasi oldu.
Mandater ulke sifatiyla Musul petrolleri uzerindeki isletme imtiyazinin varislere devri isteniyordu. Ilk hesaplamalara gore bu imtiyazlarin yillik getirisi 20 milyon Ingiliz altiniydi. Isvicre Federal Mahkemesi nde kazandigi davalarla adini duyurmus Pelli adinda bir avukatin ozel
olarak kaleme aldigi hukuki mutalaadan destek alan varislerin hakliligi Lozan Universitesi Hukuk Fakultesi profesorleri tarafindan da kabul ediliyordu. Ote yandan hanedan mensuplarinin durumuna uzulen emekli bir Ingiliz subayi da onlarin isini takip ediyor kimi olumlu sonuclar elde edilmesini sagliyordu.
300 milyon altinlik servet
Oyle ki bu kisi soz konusu haklarin intikali sonucu elde edilecek kazanca dayali bir sirket kurup bazi firsatci yatirimcilarin ilgisini cekmeyi basardi. Ingiliz basini Abdulhamid in hayatta kalan dokuz esi ve 13 cocuguna kalan ve 300 milyon altinlik degere ulasan servete dair haberlerle calkalanir oldu. Ingiltere hukumeti kraliyet ailesinin uyarisiyla vârislerin miras hakkina aciktan tavir almak yerine uzlasma yanlisi bir tutum sergilemeye basladi Londra nin tutumunu degerlendiren Fransa da ne olur ne olmaz dusuncesiyle Lubnan Bankasi na bir miktar ihtiyat parasi yatirdi.
Bu arada hanedan mensuplarina gececegi dusunulen petrol imtiyazlarindan alinacak payi degerlendirme amaciyla 27 milyon Kanada Dolari sermayeli dort ayri sirket daha kurulmus Lubnan daki Beyrut Amerikan Universitesi Hukuk Fakultesi nin dekani Osmanli hanedani mensuplarinin vekâletini alip dava acmisti.
Avrupa nin cesitli ulkelerinde acilan davalar dolayisiyla bunlarin hepsini degerlendirip bir karar vermek uzere uc ozel mahkeme kuruldu. Turk-Fransiz Karma Mahkemesi Turk-Ingiliz Karma Mahkemesi ve Turk-Italyan Karma Mahkemesi. Avrupalilar alinacak kararin altinda Ankara nin imzasinin bulunmasini istiyorlardi.
Sinirlarimizin disinda kaldi
Ancak kurulan bu uc mahkemenin yargiclarinin ayri ayri toplanip
yetkisizlik karari verdikleri ilan edilecekti. Turkiye yi temsil eden hukukcular Bunlar sinirlarimiz disinda kalan yerlerdeki padisah mulkleri bizi ilgilendirmez demisler; Ingiliz Fransiz ve Italyan yargiclar islerine gelen bir yaklasimi karara donusturmuslerdi.
Vârislere bu hayal kirikliginin ardindan yeni kurulmus Ortadogu devletleri aleyhine dava acmaktan baska yol kalmiyordu.
Irak durumu ogrenir ogrenmez Ingiltere nin uyarisiyla bu yonde hak talebiyle dava acmaya tesebbusu suc sayan bir yasa cikardi. Londra ortalikta kendisi gorunmek istemiyor gorundugunde de vârisler lehine tavir acikliyordu. Bundan dolayi Filistin de acilan dava bir ara kazanilir gibi oldu.
Dava on yil surdu. Dosya Yafa dan Kudus e Kudus ten Londra ya gonderildi sonra tekrar Kudus te kaldi.
Fermanin hukmu kalmadi
Vârislere 1944 yilinda Yahudi gocune imkan saglayacak arazilerin mulkiyetini devir ve davadan Yahudi vakiflari lehine feragat belgesi karsiligi Irak petrollerinin isletmesinden payla birlikte para onerildi. Alinan ret cevabinin ardindan 1945 te Kudus Istinaf Mahkemesi davayi reddetti. Boylece Abdulhamid in 31 Kanunusani 1304 (1888) tarihinde imzaladigi Musul vilayeti dahilindeki emlak-i humayun derununda kesretle petrol madeni zuhur ettigi ve hususiyle Tuzzormano nam mahalde yirmi kadar gaz kuyusu mevcut olup bunlardan istifade edildigi cihetle vilayet-i mezkure dahilinde cikmis ve cikarilacak petrol imtiyazinin Hazine-i Hassa ya itasi... fermaninin hicbir hukmu kalmadi.
Hunkâr ailesi ve pasalari
Soldaki buyuk fotograf Abdulhamid in sehzadelik doneminde cekilmis. Sag ustte hanedan cocuklari goruluyor. Abdulhamid in 1925 te hayatta olan dokuz esi ve 13 cocugu onun sahip oldugu serveti ele gecirmek icin amansiz bir hukuk mucadelesi verdi ancak basariya ulasamadi. Fotograftaki uniformali kisi Abdulhamid in yaverleri arasinda yer alan ilk ve unlu Osmanli ressamlarindan Seker Ahmet Pasa. Kucagindaki de sehzade Abdulkadir Efendi.
Ohannes Pasa (altta solda) Abdulhamid in guvenini kazandi ve son Hazine-i Hassa Bakanligi ni yapti. Sakizli Ohannes Pasa adiyla da bilinir. Agop Pasa ise ilk Hazi- ne-i Hassa Bakani ydi. Padisahin hediye ettigi attan dusup oldu.
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com