Gayrimuslim hayatlar...(5) - Haber Arşivi 2001-2011
27 Nisan 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4516 / Ամիս : Ահեկան / Օր : Վահագն / Ժամ : Այգ

Haber Arşivi 2001-2011 :

30 Ocak 2003  

Gayrimuslim hayatlar...(5) -

Gayrimuslim hayatlar...(5)

6-7 Eylul olaylari ve Varlik Vergisi yasamini altust etti. Peki acilarini neden cocuklarina anlatmadi: O zaman ne onlar Turkleri severdi ne de Turkler onlari. Boyle seyler kusaktan kusaga gecmemeli Olanlari cocuklar bilmesin Calisma cercevesinde gorustugum bu kisi meslegi ve gorevi nedeniyle adini gizli tutmami istedi. Varlik Vergisi nedeniyle satilan evlerinde kirada oturduklarini anlatan bu kisi 6-7 Eylul olaylarinda Milli Emniyet in parmaginin oldugunu ileri surdu. 1942 de Istanbul da dogdum. Dedem sarayda mabeyinciymis. Ortakoy de bir kosku varmis. Babam o koskun bahcesinde kus avlarmis. Yani o kadar buyukmus. Varlik Vergisi nin cikarildigi yil dogmussunuz. Aileniz Varlik Vergisi uygulamasinda neler yasamis? Bizim uzerimizde buyuk etkisi olan Varlik Vergisi ni ben yasamadim ama izlerini yasadim. Benim ilk hatirladigim evimiz Talimhane deydi. Kiradaydik. Biraz buyuyunce ogrendim ki o ev bizim Varlik Vergisi nde sattigimiz evlerdenmis. Bir binbasi satin almis ve biz kira odemeye baslamisiz adama. Yani kendi evimizde kiraci olarak oturduk. Evde calisan kisi babam oldugu icin vergi babama cikarilmis. Dedemin yedi evi varmis ve babamin Askale ye gitmemesi icin bu evlerin hepsi satilmis. Ama yine de babama cikarilan verginin tamami odenememis ve 3 bin lira bakiye kalmis. Babam da bu borc nedeniyle Askale ye gonderilmis. Babam TBMM ye borcun geri kalaninin affedilmesi icin dilekce vermis. Yanit matbu evrakla gelmis: Verginin affi mumkun gorulmemistir odenmesi... Babam Askale ye gitmis. Orada kirec ocaklarinda calismis ve saci dokuluyor. Bizim ailede sac dokulmesi yok ama babamin basi keldi. Ben daha sonra babama Ben senin yerinde olsam o yedi evi vermezdim dedigimde Bildigin gibi degildi o zaman derdi. Oyle bir korkuyla satip vermisler ki... O korkusu halen suruyor. Benim kucuk bir ev aldigimi duyunca bana Kumdan saray insa ediyorsun demisti. Yani ilk dalga geldiginde yikilacak saray gibi benim evimi de elimden alacaklarina inaniyor. Babam 1965 senesinde Turkiye disina gitti. Hâlâ eskisi gibi saniyor simdiki durumu bilmiyor. Bana gore bir daha boyle hadiseler yani ne Varlik Vergisi ne 6-7 Eylul gibi hadiseler olmaz. Yasaminiz boyunca Rum oldugunuz icin kotu olay yasadiniz mi? Yillar once Istanbullu bir Rum arkadasimla Yunanistan a gittik. Gumulcine de bir kahvede mola verdik. Oradakilerle sohbete basladik ve Nasilsiniz rahat misiniz burada? diye sorduk. Bir ihtiyar Bati Trakya da Turk Istanbul da Urum (Rum) Amerika da da zenci olma da istersen Cingene ol dedi. Bizim durumumuz da boyle. Oyle uygulamalar var ki. Yasalar bize esit uygulanmiyor. Ornegin camilerin yakinlarinda icki icmek yasaktir. Benim bildigim Ibadethane ve okullarin 200 metre yakininda icki satilamaz diyor yasa. Oysa Kadikoy de carsi icinde bir Rum kilisesi var. 600 yillik tarihsel bir kilise. Yaninda birahane var. Ayinin ortasinda elinde bira bardagiyla biri kiliseye girebiliyor. Belki zarar vermek amaciyla degil ama neden bir sarhos elindeki bardakla kiliseye girsin ki? Ben Turkum. Dededen Turkum. Hiristiyan ve Ortodoksum. Benim agrima giden Turkiye de benim Turk olarak kabul edilmemem. Ben copcu olmak istesem olamiyorum. Devlet bana ayri bir gozle bakiyor ki devlet memurlugu hakki vermiyor. Benim elit kesimden munevver kesimden bir kaygim yok. Bir baski gormedik biz. Ama politikacilarin halt yemeleri ayri. Bu gerek Yunanistan da gerekse Turkiye de boyle. Ic politikada sorunlar basladiginda hemen bir neden bulunuyor ve bize yoneliyorlar. Bizi birakip baska bir neden bulsunlar artik. 6-7 Eylul de neler yasadiniz? Selanik te Ataturk un evi bombalandigi haberi gelince bu bir gazetenin ikinci baskisiyla duyuruldu. Haber yayildiktan sonra uc-dort saat icinde gayet organize sekilde halk kitlesi toplandi. Biz o sirada Kurtulus ta oturuyorduk. Evimiz tahrip edildi. Babamin kadin ve erkek terziligi yaptigi Parmakkapi Sokak taki dukkâna sik sik gelen Serafet Alyot adli bir arkadasi vardi. Bu kadin Milli Emniyet te calisiyordu. Agabeyi de Menderes in cevresindeydi. Bu kadin babamin dukkânina ugrar sohbet ederlerdi. Olaydan bir gun once de bu kadin ugramisti. Babama uzerinde THY yazili uc paket sigarayi hediye olarak verdi. Babam Nereden buldun bunlari? diye sordugunda Ufak bir seyahat yaptim geldim demisti. Sonra sohbet ederlerken babama Sana bir sey soyleyeyim. Karin ve cocuklarini al da yarin aksam benim evimde kalin dedi. Babam bunun nedenini sordu. Serafet Alyot Taksim de buyuk bir miting olacak. Kurtulus ta kalacaginiza bizim evimizde kalin cocuklar korkmasin dedi. Babam Mitingden bana ne. Hem Taksim de yapilan miting Kurtulus taki evimde cocuklarimi nasil korkutur ki diye sordu. Kadin da Bu bildigin mitinglerden degil demisti. Demek ki 6-7 Eylul olaylari programlanmisti. Babamin dukkâni da yagmalanmisti. Babam aylarca kendini toparlayamadi. Evimiz saldiriya ugradiginda bir komsumuz bizi korumaya calisti. Sofordu ve o zamanin soforleri uniforma giyerlerdi. Uzerinde uniformasiyla evlere saldiranlari durdurmaya calisiyor ve Gidin burada gâvur yok diyordu. Bir deniz subayi komsumuz vardi. Olaylardan utaniyordu ve aylarca utancindan bize selam veremedi. Annem Sizin sucunuz yok diye teselli ederdi komsularimizi. Boyle iyi iliskilerimiz vardi ve bir komsumuz bizi Hiristiyan bulunan iftar sofrasi daha cok sevap kazandirirmis diyerek iftara cagirirdi. Ben olanlari yasadiklarimi cocuguma anlatmadim. Cunku bunlar nesilden nesile gecerse hicbir zaman baris saglanamaz. Ben cocugumu bunlari anlatarak buyutursem ne cocugum Turkleri sever ne de Turkler cocugumu. Ben boyle seylerin nesiller boyunca goturulmesini dogru bulmuyorum. -------------------------------------------------------------------------------- Oglum burasi vatanimiz Cocuklari ogretmen Emelia Pandelara ya sormus: Neden gitmediniz? Pandelara yanitlamis: Burasi bizim vatanimiz. Bunlar tarihte her yerde olmus seyler. 1936 dogumluyum. Varlik Vergisi nin ciktigi 1943 e kadar Kadikoy de carsinin icindeki kilisenin sokaginda oturduk. Babamin orada buyukce bir bakkal dukkâni vardi. Babama cok buyuk bir miktarda Varlik Vergisi konulmus. Babam da odeyebilmek icin dukkânini ve evimizi satmisti. Babam Askale ye gitmedi. Sonradan maasli olarak calisti. Moda ya kiraladigimiz eve yerlestik. Kalabalik bir evimiz vardi. Orada en guzel yillarimi gecirdim. Simdi Moda Rum Ilkokulu nda ogrenime basladim. Oradan Zapyon a gittim. Liseden mezun olduktan sonra Merkez Rum Orta Okulu nda bir ogretmen okulu denilebilecek kursa katildim ve 1954-1955 te ogretmen olmaya hak kazandim. Akabinde Kandilli Rum Okulu nda ogretmenlige basladim. Egitimcilik hayatiniz boyunca neler yasadiginiz? Turkiye ile Yunanistan arasindaki politikalar bizi kotu etkiliyor. Egitimin kotu etkilenmesi ailelerin goc etmesine de yol aciyor. Turkiye den Bati Trakya ya gonderilen ogretmenler gibi Yunanistan dan da bize ogretmen gelmesi gerekiyor ama ne zaman gelecegi hic belli olmuyordu. 1963 ten sonra ogretmenlerin gelmesi gecikmeye basladi. Hatta bir sene 23 Nisan Bayrami ndan bir gun once 22 Nisan da geldi. Simdi bu ogretmen okulun kapanmasina bir ay kala ne verebilir? Bir mufettis vardi. cocuklarin cantalarini karistirirdi. Kitap bulacak da sorusturma acilmasini saglayacak. Veliler cocuklarini okutmak istiyordu. Boyle rahatsiz edildikleri icin de Yunanistan a gittiler. Yanlis bir dusunceydi. Kalsalardi bence bu hale gelmeyecekti. Bazi seyler daha bir duzelme gosterebilirdi. Ben gidise taraftar degildim. Yunanistan a sorarsaniz Turk hukumeti basliyor . Bizimkilere sorarsaniz onlar basliyor . Mutekabiliyet kurali cercevesinde yapildigi soyleniyor. Ama olan cocuklarin egitimine oluyor. Neden? Politika yuzunden egitime cocuklara boyle bir sey yapilir mi? Aranizda ne varsa mucadele edin ama cocuklarin egitimine engel olmayin. Egitimde baski neden? Bunu anlayamiyorum. Kac senedir kitapsizliktan neler cekiyoruz. Son uc-dort senedir bazi anlasmalar yapiliyor. Kitaplar geliyor ama eksik geliyor. Mesela 5. sinifin kitabi dort ciltse ilk ucu geliyor dorduncusu yok. Simdiye kadar altinci sinif kitabi hic gelmedi. Yunanistan a gitmeyi dusundun mu? O yillarda cocuklar kucuktu. Aklimiza gidis gelmiyordu. Hatta bugun bile ben istemiyorum. Emekli oldugumda da burada kalacagim. Senelerdir bu yorede yasiyorum. Herkes hocam diyerek taniyor. Esnaf apartman yoneticimiz beni cok seviyor. Hicbir sikâyetim yok. Cocuklariniz gidip gitmemeyi nasil degerlendiriyor? Biz 6-7 Eylul u anlatmadik. Buyuyunce kendileri gorur dedik. 1974 te Kibris meselesi olunca o zaman bir seyler anlatmamizi beklediler ama yine anlatmadik. Biri 1960 digeri 1964 dogumlu. Bazen soruyorlardi. Biz de bazi seyleri anlatiyorduk. Bir gun buyuk oglum Nicin gitmediniz? dedi. Oglum burasi bizim vatanimiz. Burada dogduk. Babalarimiz burali. Babanin benim isim var. Bunlar tarihte her yerde olmus olagan seyler. Biz de kaldik diye anlattik. Onlar da olanaklari oldugu halde Yunanistan a yerlesmediler. Gitselerdi ben ogretmenlik yaptigim icin aile bolunmus olacakti. O nedenle de gitmediler. Rum toplumunda kac ogretmen var? Liselerle birlikte 90-100 kisiyiz. Fazlasi var eksigi yok. Bunlar sadece ogretmen olanlar. Disaridan ders verenler de var. Bunlar eski ogretmenler okulu kapanmis ogretmenler. Yani 2 bin kisilik bir Rum toplumunun yuzde 5 i ogretmen. -------------------------------------------------------------------------------- Tarihi bir ayip: Varlik Vergisi Turkiye Cumhuriyeti nin henuz ayaklari uzerinde duramadigi yillarda Avrupa da patlayan 2. Dunya Savasi genc cumhuriyetin kucuk butcesinde aciklar vermesine yol acti. Katilmadigi savas nedeniyle yaklasik 1 milyon kisiyi silah altina alan devlet artan savunma masraflarini karsilayabilmek icin para basti. Ankara yonetimi giderek acilan gelir-gider makasini kapatmak icin olaganustu kazanclari vergilendirmek amaciyla calismalar yaparken basin da spekulatif kazanc elde ettigini one surdugu gayrimuslim tuccarlarin vergilendirilmesine iliskin haberler yayimliyordu. Maliye Bakani Fuat Agrali baskanliginda yurutulen vergi kanunu calismalari cercevesinde (ozellikle Istanbul Izmir gibi gayrimuslimlerin yogun yasadigi illerin) defterdarliklardan gayrimuslimlerin varlik ve gelirlerine iliskin bilgi istendi. Varlik Vergisi Kanunu bir devrim kanunu oldugu savunularak 11 Kasim 1942 gunu cikarildi. Kanuna gore her ilde valinin baskanliginda defterdar ve ticaret odalari ile belediyelerin gonderecegi temsilcilerden komisyon olusturulacakti. Bu komisyon yukumlulerin malvarliklarina gore bir defalik vergi saptayacak vergi aciklanmasindan sonraki 15 gun icinde odenecekti. Vergisini odemeyenlerin malvarliklarina el konulacak ve bunlarin satisiyla verginin odenmesi yoluna gidilecekti. Malvarliginin satilmasina ragmen vergisini karsilayamayanlarin borcu nedeniyle yakinlarinin malvarliklari da haczedilebilecekti. Buna ragmen vergi borcunu karsilayamayanlar calisma kampina gonderilecekler ve 2 lira yovmiye ile calistirilacakti. Kanunda komisyonun kararina karsi idari veya adli itiraz hakki taninmamisti. Kanunun cikarilmasindan 5 gun sonra (17 Kasim 1942) gayrimuslim nufusun en yogun oldugu kent olan Istanbul da kurulan uc komisyon calismalarina basladi ve bir ay sonra (18 Aralik 1942) odenmesi gereken listeler asildi. Buna gore Muslumanlar M gayrimuslimler G yabanci uyruklular (ecnebiler) E ve sonradan Musluman olanlar da (donme) D harfleriyle siniflandirildi. 15 gun icinde odenmesi gereken vergilerin odeme suresi gecikme faizi kosuluyla 1 aya uzatilabiliyordu. 20 Ocak 1943 gunu sure doldu. Vergisini odemeyenlerden 32 kisilik ilk grup 27 Ocak 1943 gunu Askale de olusturulan calisma kampina gonderildi. Askale ve daha sonra acilan Eskisehir Sivrihisar a 1229 u Istanbul dan olmak uzere toplam 2 bin 57 kisi gonderildi.




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+