Kurtce-Ermenice sarkili konser Turkiye deki buyuk degisimi ortaya cikardi. Bolunme kuskusu giderek azaliyor resmi yetkililerin cesareti artiyor provokasyonlar onlenmeli. Bunun icin de Sezen Istanbul konserini vermeli ve bu tartisma ortamini asker dahil hepimiz korumaliyiz. Sezen Aksu bir misyon insani degil. Ulkesini seven sagduluyu toplumun nabzini iyi tutan bir sanatci. Sarkilarinda veya konserlerinde ideoloji degil sanat on plana cikar. 30 Agustos gunku konserinde Turkce-Rumca-Ermenice-Ibranice sarkilar soyleyince herkes sasirdi. Aslinda son derece dogal bir olay Ege Komutani Org. Hursit Tolon tepki gosterince tamamen yon degistirdi. Tolon Pasa konserin kendine degil 30 Agustos Zafer Bayrami gununun secilmesine itiraz ettigini soylemisti. Turk Silahli Kuvvetlerinin en bilgili olgun olaylari sadece silah sayisina gore degerlendirmeyen bir komutani olan Tolon Pasa’nin bunu Turkiye’yi bolmek isteyenlerin bir tezgahi gibi gormedigine eminim. Benim tanidigim sagduyulu Tolon Pasa boyle dusunemez. Mutlaka baska birsey soylemek istemektedir. Acaba bu tepki uzerine yine hic beklemedigim kimi yazar siyasetci ve dusunur birden bire eski “Sevr Kampanyasini actilar. Artik bayatlamis bikkinlik veren “Turkiye’nin duyarliklari” edebiyati baslatildi. Sanki Kurtler bizim dusmanimizmis her an Turkiye’yi bolmek istiyorlamis (kucuk bir azinlik istiyor ancak cogunluk desteklemiyor) Ermeniler bu koskoca ulkeyi bolebilirlermis gibi davrananlar panik icinde on plana cikiverdiler. Ancak bu kampanya tutmadi. Eskiden olsa sokaklar dolar TV’lere telefonlar yagardi. Oysa bu defa tepkiler ciliz kaldi. Zira ileri surulen “duyarliklar” mantigi inandirici degildi. Toplum kaliplasmis eski kavramlarin eski dusunce tarzlarinin ilerisine gecmisti. KULTUR BAKANINA NE DEMELI? Kimselerin beklemedigi diger bir gelisme Kultur Bakani Suat Caglayan’in cesur cikisiydi.”Cesur” diyorum zira siyasetciler ozellikle de hukumet uyeleri hicbir zaman askerle ters dusmek istemezler. “ Ne olur ne olmaz” mantigi ile hareket ederler. Ya Komutan’in dediklerini desteklerler veya susarlar. Kultur Bakani bu defa ortaya cikti ve Efes konseri tarihinin 30 Agustos’a rastlatilmasina (bu tarih bakanligi tarafindan onaylanmisti) karsi tepkileri “anlamsiz” buldugunu acikladi. Avrupa Birligine girmek isteyen Turkiye’de bu tip dusuncelerin kompleks yarattigina dikkat cekti. Caglayan’in bu aciklamasi abartili boluculuk ve Sevr kampanyalari surdurenlerin fazla inandirici olamamalari toplumdaki degisimin son derece onemli isaretleridir. Toplum eski kaliplari kiriyor farkli dusunuyor bir bolumumuz ise hala bunu goremiyoruz. ASKER KORKUSU HALA VAR… Ancak farkli dusunmenin de sinirlari var. Ne kadar demokrat aydin ilerici de olsa kafalarimizda hala bir korku var. Siyasi kadrolara inanamadigimiz ulkede bir kargasa oldugu zaman bizleri kartaracaklarina guvenemedigimiz icin birbirine bagli iki korku ile yasiyoruz. Ilki ne kadar gercekci olmadigina inansak dahi yine de kafamizin kenarindaki bir “ bolunme-kargasaya dusme” korkusu. Ikincisi de boyle bir tehlikeden bizi ancak askerin kurtaracagi inancindan hareket edip onlara verdigimiz gucun sinirsizligi ve askere ters cikma korkusu… Zaman icinde bu korkularin oranlari azaliyor. Eskiden kimse agzini acamazdi. Simdi insanlarin hem kendilerine hem ulkelerine guvenleri artiyor. Bu sekilde giderek normallesecegiz. Cagdas ve Demokratik bir ulke olacagiz. Ancak dikkat ediyorum bu surec yavas isliyor. Baksaniza Sezen Aksu dahi Ertugrul Ozkok’e 19-20 Eylul gunlerindeki ayni konserleri iptal edip etmeme konusunda mutereddit oldugunu soylemis. “Acaba Hursit Pasa’nin soyledikleri Genelkurmay’in gorusu mu?” diye sormus. Hem asker tepkisinden hem de provokasyonlardan korkuyor. Ertugrul Ozkok dahi hem “konseri surdur” diyor ancak sorumluluk alamayacagini soyluyor. O da provakasyondan korkuyor. ASKER KONSERE KATILMALI Bu ulke’nin bu tipkorkulardan kurtulmasi sattir. Hele provakasyonlarin mutlaka onune gecilmelidir. Bu da Aksu’nun 19 Eylul’de Istanbul konserini mutlaka gerceklestirmesi ve konsere ister Genelkurmay ister 2 inci ordu’dan olsun bir komutan’in katilimiyla bertaraf edilebilir. Boylece belki 30 Agustos tarihi konusundaki duyarlik surdurulmus ancak askerin bir konserde Kurtce-Ermenice-Rumca-Ibranice sarki soylenmesine karsi cikmadigi somut bicimde gosterilmis olur. Turk Silahli Kuvvetleri bu ulke’nin guvencesidir. Belirsizlikler kusku ve kaygilarla degil net yaklasimlarla toplumun onunu acmalidir. Asker onu tepeden inmeci yasakci gostermek TSK aleyhine provokasyona girmek isteyenlere firsat vermemelidir. Tolon Pasa’nin goruslerini aciklama hakki olmalidir. MHP’li ve HADEP’lisi de konusabilmelidir. Herkes herkesin gorusunu dinleyebilmeli tartisma ortami korunmalidir. Bizim ustunde duyarli oldugumuz tek nokta budur. Avrupa’ya gitmek isteyen Turkiye’yi bu sekilde olusturabiliriz M. Ali Birand