Ermenistan Dışişleri Bakanlığı, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in son açıklamalarıyla nihayet sözde koridorla ilgili iddiaların 9 Kasım üçlüa açıklamayla hiçbir ilgisinin olmadığını açık yüreklilikle ifade ettiğini kaydediyor.

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Vahan Hunanyan, “Armenpress” ile yaptığı röportajda, açıklamada sadece bir aydan fazla bir süredir Azerbaycan tarafından yasadışı bir şekilde bloke edilen Laçin Koridoru’ndan söz edildiğini vurguladı.

Hunanyan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın son açıklamalarıyla, Azerbaycan’ın 9 Kasım üçlü açıklamayla öngörülen uluslararası yükümlülüklerini ağır şekilde ihlal ederek, 120 bin Artsakh Ermenisini bir ayı aşkın süredir kuşatma altında tuttuğunu farkında olmadan kabul ettiğini ve Dağlık Karabağ’ı kasıtlı olarak insani bir felakete sürüklediğini de kaydetti.

“Ermenistan, 9 Kasım duyurusu doğrultusunda bölgedeki tüm ulaşım ve ekonomik altyapıların açılmasıyla ilgilendiğini defalarca dile getirdi. Bunu ulusal mevzuat çerçevesinde, ülkelerin egemenliklerinin ve karayolları üzerindeki yetkilerinin korunması konusunda varılan anlaşmalar çerçevesinde en kısa sürede uygulamaya hazırız. Aynı zamanda Ermenistan, bölge dışı bir koridor sağlanmasını asla kabul etmeyecektir.

Azerbaycan’ın zorla koridor açma tehditleri, Azerbaycan’ın uluslararası hukukta kilit rolü olan kuvvet kullanmama ilkesini veya kuvvet tehdidini ihlal ettiğini ve uluslararası arabulucuların katılımıyla varılan anlaşmaları resmi Bakü’nün mutlak şekilde hor gördüğünü bir kez daha açıkça göstermektedir.

Azerbaycan liderliğinin eylemleri, saldırgan söylemleri ve aşırılık yanlısı yaklaşımlarının Güney Kafkasya’da barış ve istikrarın sağlanması olasılığını ciddi şekilde tehlikeye attığını bir kez daha kaydetmeliyiz.” ifadelerini kullandı.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Azerbaycan medyasına verdiği röportajda yaptığı açıklamada, Dağlık Karabağ’da Azerbaycan vatandaşı olarak yaşamak istemeyen herkesin gidebileceği, çünkü onlara giden yolun açık olduğu açıklamasına değinen Hunanyan, Azerbaycan’ın eylemlerinin nihai amacının Dağlık Karabağ’ı etnik temizliğe maruz bırakmak, Dağlık Karabağ Ermenilerini kendi anavatanlarında yaşama fırsatından mahrum etmek olduğunu kabul ettiğini kaydetti.