Ortaköy Vakfı'nın Beşiktaş İlçesi sınırları içerisinde bulunan, mülkiyet hakkını aldığı yeni taşınmaz üzerinde gerçekleşmesi ön görülen büyük yeni inşaat seçimler öncesinde cemaat tarafından yoğurdun üflenerek yenmesinin en büyük nedenlerinden bir tanesi. Vakfın ve müteahitin ilişkileri büyüteç altındayken, Dikran Gülmezgil şu değerlendirmede bulunuyor:

"Vakfın çalıştığı müteahit doğru bir insan. Bugüne dek azınlık vakıfları içerisinde iş başarmış belki de tek örnektir. Ancak tabii ki müteahit profesyonel bir iş insanıdır ve bu süreçte kendi çıkarlarını gözetmektedir. Sorun müteahitten değil, vakıf yönetiminden kaynaklanmakta. Orada hiçbir vicdan yeni arsanın proje anlaşmasına bu haliyle onay veremez. Orada bir yönetim değişikliği olduğu anda, yeni gelecek yönetimin asla ve asla şimdikilerin yaptığı anlaşmaya razı olmayacağını bu sayın müteahit de biliyor. Mevcut yönetim, çalıştığı müteahit bakımından son derece ballı börekli bir anlaşma yapmış durumda. Cemaatin çıkarları açısından bunu kimse kabul edemez. Dolayısıyla müteahitin de, bu anlaşmanın devam etmesini sağlayabilmek için mevcut yönetimin devamı için çaba sarf ettiği cemaat çevrelerinde geniş yankı yaratmış durumda. Tüm bunlar kimsenin dikkatinden kaçmıyor ve doğal olarak cemaatimizin içerisinde gerçekten de son derece rahatsızlık ve üzüntü doğmasına neden oluyor."